Maymundan gelmedik ama maymuna gidiyoruz

18 Ocak 2017 Çarşamba

Milli Eğitim Bakanlığı’nı doğrudan Dini Eğitim Bakanlığı yapın ve yakın tarihi baştan yazın.
Ders kitaplarından Cumhuriyeti temsil eden her şeyi tek tek çıkartın.
Devrimlerin alevini söndürün.
O karanlıkta Osmanlı’yı parlatarak intikamınızı alın.

Padişahlığı övün; hilafeti göklere çıkartın.
Bilimi, felsefeyi yasaklayın.
Çocuklar zinhar soru sormasınlar, şüphe etmesinler, fikir yürütmesinler, sadece inansınlar ve biat etsinler.
Rasyonel değil dogmatik düşünmeyi erdem bilsinler.
Satanizmle ateizmi bir anlasınlar, inanmayanı yoldan çıkmış sansınlar.
Onlara hep dinden ve peygamberden bahsedin.
Cihada hazırlayın çocukları, ibadetle oyalayın.
Cehennem tehdidiyle korkutun, cennet vaadiyle ödüllendirin.
Kafalarını kapatın. Bedenlerini kapatın. Gözlerini kapatın. Ağızlarını kapatın.
Bu sayede...
Mesela Yaşar Kemal gibi bir köylü çocuk bir daha Çukurova’dan büyük umutlarla şehre gelemesin.
Kendisini orada yüzünü dünyaya dönmüş, aklı açık, fikri hür, cesareti yüksek gazetecilerin, yazarların, sanatçıların, felsefecilerin arasında bulamasın.
O ortamda yetişip, bu dilin en güzel romanlarını, destanlarını yazamasın.
Ya da bir Latife Tekin daha olmasın bu ülkede.
Kendi köklerinden beslene beslene bize yoksulluğa dair büyülü ve muhteşem anarşist hikâyeler anlatamasın.
Nuri Bilge Ceylan gibi dünyanın en güzel filmlerini çeken ve aldığı uluslararası ödülleri tutkuyla sevdiği, yalnız ve güzel ülkesine armağan eden bir yönetmenin çocukluğuna yer bırakmayın.
Yeni Aziz Nesinler, yeni Nâzım Hikmet’ler, yeni Uğur Mumcu’lar, yeni Muazzez İlmiye Çığ’lar, yeni Fazıl Say’lar yetişemesin.
Bir Oğuz Aral’ın, bir Yiğit Özgür’ün belirme ihtimalini silin yeryüzünden.
Yeni Aslı Erdoğan’ları, yeni küçük İskender’leri hayal bile edemeyelim.
Hele bir Şebnem Ferah, bir Gonca Vuslateri bir daha hiç olamasın.
Kızlı erkekli rock gruplarını unutalım.
Giyimi uluslararası standartlara uygun profesyonel sporcu kızlarla vedalaşalım.
Sanat akademilerinde öğrenciler çıplak modellerle anatomi çalışmaktan bile utanır olsunlar.
Yasalarla engellenmese bile okullarda beyinleri yıkanan çocuklar artık geleceğe dair çağdaş hayaller kuramaz, çağdaş hedefler seçemez hale gelsinler.
...
Çocuklar.
Böyle giderse, bu ülkede bizim yaşadığımız çocukluktan bambaşka bir çocukluk yaşayacaklar.
Biz, tarlada karga kovalayan mavi gözlü küçük Mustafa’nın hikâyesini dinlerken, dramatize edilen bu pastoral sahneyi duygusal açıdan yüceltmekle onla haince şakalaşmak arasında özgürce gidip gelebilecek bir aklın özgüveniyle ve tercih bilinciyle büyüdük.
İktidar şu anda ele geçirdiği tüm çocukları kendi inanç kafesine kilitliyor.
Orada ne akla yer var ne özgüvene;
Ne tercihe ne bilince.
Çocuklar o kafeste mahkûm kuşlar gibi eksik hecelerle ötmeyi...
Ve uçmalarına asla izin verilmeyecek bir hayata doğru beyhude kanat çırpmayı öğreniyorlar.
Yeni eğitim sistemine göre maymundan gelmediler...
Ama hızla maymuna doğru gidiyorlar.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları