Meriç Velidedeoğlu

‘Bir ziyaret!’

07 Nisan 2017 Cuma

“Çadır Toplantısı”, “Çadır Mahkemesi” derken şimdi şimdi bir de “Çadır Ziyareti” oluştu...
Bu “ziyaret”e değinmeden önce, yürürlükteki “TC Anayasası”na göre Cumhurbaşkanı’nın:
• “Tarafsız” olması,
• Bu ilkenin, “Cumhurbaşkanı Yemini”nin içinde yer alması,
• Yeminin de, “namus”, “şeref” üzerine yapılması,
• Bu yeminin, “Büyük Türk Milleti ile tarih huzurunda yapıldığının belirtilmesi”nin temel kural olduğunu anımsayalım.
Demek ki, “Cumhurbaşkanı” seçilen kişi, “tarafsız” olacağına, “namus ve şerefi” üzerine “yemin” etmiştir, böylece bu “tarafsız” durumunun dayanağı da, o kişinin “namus ve şerefi” olmaktadır, ister istemez.
Ve değerli dostlar, ülkemizde “16 Nisan”da bir “Referandum” yapılacak, “Anayasa” değişikliğine ya “Evet!” ya da “Hayır!” diyeceğiz, yapılan her referandum da olduğu gibi; öyle değil mi?
Kuşkusuz “Cumhurbaşkanı” da oyunu kullanacak, ya “Evet!” ya da “Hayır!” diyecek, bilemeyiz; bizler rahatlıkla açıklarız da, kendisi “namus” ve “şerefi” üzerine “tarafsız” kalacağına “yemin” ettiğinden, kesinlikle bilemeyiz...
Olması gereken bu; öyle de, Cumhurbaşkanı, “R. Tayyib Erdoğan” olunca, işler şaşılacak ölçüde karışıyor; öyle ki oyunun ne olacağı bir kenara, il, ilçe, bucak demeden “kazan-kepçe” örneği, “EVET!” için açıkça propaganda gezileriyle ülkeyi kepçeliyor...
Kendisinin -dört dörtlük- başka bir “tarafsızlık” örneği de, “HAYIR!” diyenleri, “terörist” olarak ilan etmesi...
Bu denli ileriye giderek, “tarafsızlık ilkesi”ni çiğnemesi, bu ilkenin dayanaklarından olan “namus ve şeref”i de gündeme getirir elbet; çünkü bunların da -ister istemez- çiğnenmesi söz konusu; en azından “yemin” edenler ve elbette bu “namus, şeref” konusunu “önemseyenler” için... Ne dersiniz?
Ve sıra geldi “Çadır Ziyareti”ne; geçen ay sonunda (28.3.2017) İstanbul Sarıyer’de, “AKP”nin şarkılarını çalan “EVET!” çadırını ziyaret etti Cumhurbaşkanı Erdoğan; görevli gençlerle söyleşip, “hatıra fotoğrafı” da çektirip başarılar dileyerek ayrıldığında, az ileride “HAYIR!” çadırındaki görevli “terörist gençler(!)”in daveti üzerine bu çadıra doğru yöneldi, memnuniyetini belirten bir görünümle...
Memnun olmakta haklıydı; bu bir fırsattı, ne denli “tarafsız (!)” bir “Cumhurbaşkanı” olduğunu göstermek için...
Ne var ki “Erdoğan”, hızla çıkmış bu çadırdan, soluğu ancak “Samsun”da almış; miting alanında bekleyen “Samsunlulara” anlatmış, “Hayır!” çadırındaki dakikalarını; gençlere “Niçin hayır diyorsunuz!” diye sorduğunu, onların da “Çağdaş bir Türkiye istiyoruz!” diyerek yanıtladıklarını söylemiş dertli dertli...
Doğrusunu isterseniz, bu “Hayır!” çadırının gençleri çok yerinde bir yanıtla, “tuzak” bir istekte bulunmuşlar, “çağdaşlık” diyerek, “Erdoğan” da yakalanıvermiş, “Neyiniz eksik?” diye sorduktan sonra başlamış saymaya: “Yollar, köprüler, hızlı tren, oto yolları ve ötekiler...”
Erdoğan’ın “çağdaşlık anlayışı” böylece ortaya dökülünce, ülke yönetiminin başındaki hele yönetimin bütün yapılanmasını avcunda tutan kişinin “kültürel yapısı”nın, dolaysiyle mayasının ne denli önemli olduğu bir kez daha belirdi.
Bu yapının tam anlamıyla “iç yakıcı” bir sonucu da, “yargı” kararıyla ortaya kondu bu hafta başında; suçlarının ne olduğunu bilmeden “5.5 aydır” tutuklu olan “on bir”, tutuksuzları da içeren-gazetemiz “Cumhuriyet”in, yazarları, bir çizeri, yöneticileri, savunmanları hakkında bir “iddianame” oluşturuldu.
Bildiğiniz gibi değerli dostlar, “Kumpas Davaları”yla, ilki olan “Ergenekon Davası”nın savcılığını üstlenmek isteyen “Başbakan Erdoğan”ın bu durumuyla, iyice “guguk” durumuna düşürülen “Hukuk”, bu dava ile, bu “iddianame”yle, “guguk” dönemini de geride bırakıp “mukuk”laşma dönemine girmiş olmuyor mu?
Yine her an “yanı başlarında” olacağız, tüm maskaralıklara karşı u231 çıkarak!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Erasmus 19 Mart 2021
‘12 Mart 1921’ 12 Mart 2021
‘Manifesto!’ 5 Mart 2021

Günün Köşe Yazıları