Çiğdem Toker

Hazine ve kamuoyu

13 Haziran 2017 Salı

Hazine Müsteşarlığı, önceki gün Haftanın Dem’i’nde “Hazine hibelerinde kuşku” başlıklı yazıma “Düzeltme ve Cevap” metni gönderdi. Basın Kanunu’na göre bu yola, “kişilerin şeref ve haysiyetini ihlal edici veya kişilerle ilgili gerçeğe aykırı yayın yapılması” halinde başvuruluyor.
Yazımda ne Hazine’nin “şeref ve haysiyetini ihlal edici” bir ibare vardı, ne de “gerçeğe aykırı” bir husus. Yeni yönetmelik ile eskisinin karşılaştırıldığı o yazıda, yeni metinden somut olarak çıkarılmış iki konuya dair eleştiri vardı. Bu, benim kişisel görüşüm tabii. Yasaya saygı gereği, Hazine’nin “Kamuoyunun doğru bilgilenmesini teminen” diye vurguladığı metni aktarıyorum:
Öncelikle, Sn. Toker “Yönetmelik değiştirilirken Sayıştay’ın görüşünün alınmamış olduğunu” ifade etmektedir. Ancak bu doğru değildir. Mevzuat gereği tüm Bakanlıklar ile Hazine Müsteşarlığı gibi tüm hesapları Sayıştay’ın denetimine tâbi diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca malî konularda düzenlenecek yönetmelik taslakları hakkında Sayıştay’ın görüşünün alınması mevzuat uyarınca zorunludur. Bu hüküm uyarınca Müsteşarlığımız Yönetmelik değişikliği öncesinde hem Sayıştay Başkanlığı’nın hem de Maliye Bakanlığı’nın görüşlerini almıştır.
Yazar tarafından yapılan bir diğer yanlış tespit ise “Yönetmelik değişikliği ile alınan hibelerin artık bütçeye gider kaydedilmeyeceği ve hibelerin Merkez Bankası hesabında tutulmayacağı” yönündedir. Yönetmelik değişikliğinin teknik bir konu olması nedeniyle yazarın Hazine Müsteşarlığı’nın yurtdışından aldığı ve yurtdışına verdiği hibe ayrımını karıştırmış olması doğaldır. Yazarın eleştiri konusu yaptığı değişiklik, Müsteşarlıkça yurtdışından alınan hibelere ilişkin değil Müsteşarlıkça yurtdışına verilen hibelerle ilgili bir değişikliktir. Yurtdışından alınan hibelerden yapılan kullanımların bütçe ile ilişkilendirilmesi hususu 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un Hibe başlıklı 9’uncu maddesinin 4’üncü fıkrasında düzenlenmiştir. Diğer taraftan, “Savunma amaçlı olarak yurtdışına verilen hibeler”, Yönetmeliğin kapsamında yer almamaktadır. Dolayısıyla, savunma amaçlı olarak yurtdışına verilen hibelere ilişkin hükümler (bütçeye gider kaydedilmesi ve T.C Merkez Bankası hesaplarında tutulması) Yönetmelikten çıkartılmıştır. Söz konusu hükümler 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 9’uncu maddesinin 3’üncü fıkrasında aynen yer almaktadır.

Doğru bilginin önemi
Evet, “Kamuoyunun doğru bilgilenmesi” önemli. Özellikle kitlesel konularda. Sağlık mesela. Düzeltmeye konu yazının ana başlığı sağlığa dairdi. Üç ay önce açılan Isparta Şehir Hastanesi’nde doktorların döner sermaye ücretlerini alamadığına dair. Gelen mesajlara bakılırsa, benzer sıkıntı, Yozgat Şehir Hastanesi’nde de mevcut.
Anımsatalım; Şehir Hastaneleri, Hazine Müsteşarlığı’nın 19 Nisan 2014 tarihli yönetmelikle şirketlerin kredi borcunu üstlendiği projeler. Ve bilen biliyor, Hazine arazileri üzerine kurulan bu hastanelerde müteahhit şirket; görüntüleme, güvenlik ve temizlik hizmetlerini sağlayıp devlete fatura ediyor.
Haliyle doktorlara hak ettikleri ücretlerin ödenemeyişi, ödeme güçlüğünün şirkete taahhüt edilmiş yükümlülüklere öncelik tanınmasından mı kaynaklandığı, bu konularda şirket borcunu üstlenmiş Hazine Müsteşarlığı’nın ya da bağlı bakanlığın ne düşündüğü, projeksiyon yapılıp yapılmadığı soruları da gazeteciliğe dahildir.
Kamuoyunun doğru bilgilenmesini teminen.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hoşça kalın 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları