Meriç Velidedeoğlu

‘Utanma’nın kırıntısı bile kalmamış!..

30 Haziran 2017 Cuma

Günümüz “AKP” iktidarının dört yıl önce başında olanın hiç sıkılmadan, devletimizin “Kurucu Başkanı Mustafa Kemal Atatürk”e, “a.y.ş” diyerek başlattığı “bireysel saldırı”nın (28.5.2013) ardından, “kurumsal saldırı” sürecine de girildi.
Kuşkusuz, “bu saldırı hep yapıldı, yapılıyor, sonlanmadı ki” denilebilirse de, “kurumsal” bağlamda bu denli kapsamlı olanı, günümüz AKP iktidarının Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), Haziran ayında ortaya koyduğu boyutta, derinlikte olmamıştı değerli dostlar...
Bu sürece adım adım nasıl getirildiğimize, şöyle kısaca bir baksak diyorum; ilkin yıllardır öğrenci etkinliklerini düzenleyen, “Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlik Yönetmenliği”nin amaçlarına, “milli, manevi, ahlaki değerler kazandırma”yı eklediler.
Ne ki bunlar eklenince, bu “etkinlik yönetmenliği”nin de temelini oluşturan, “Atatürk ilke ve inkılaplarına, milliyetçiliğine bağlı yurttaşlar olarak yetişmeleri” ifadesini yönetmenlikten çıkarıvermişler.
Demek ki öğrencilerin etkinlikleri, “çağdaş, laik bir yaşam”ı sağlayan bu ilkeleri anma doğrultusunda olmayacak, hep “milli, manevi (dinsel) ve ahlaki” değerlerin kazandırılması temelinde yapılacak...
Bu yeni dinsel yapılanmaya göre yapılacak etkinlikleri de “•15 Temmuz Darbe Girişimi  Kutlu Doğum Haftası İstanbul’un Fethi Kut’ül Amare Zaferi” olarak belirlediler, bu çizelgede yer alıp yıllarca kutlanan Yunus Emre Haftası Mevlana Haftası”nın da üzerleri çizildi... Anadolu’nun bağrında doğmuş, Anadolu halkınca kucaklanan halk ozanı “Yunus Emre”ye, “Gel, gel, ne olursan ol yine gel!” diyerek insanlığa kucak açan “evrenselleşen” “Mevlana”ya yer yok, AKP iktidarının “MEB” dünyasında...
Ne duruma düştüklerinin ayrımında değiller mi? diye sormaktan insan kendini pek alamıyor.
Öte yanda, “MEB”in düzenlediği bu yeni “etkinlik yönetmenliği”nde yer alan bu dört etkinliğin ilkini oluşturan, AKP iktidarınca da önemsenen, dahası bu partinin, “AKP”nin Genel Başkanı R.T. Erdoğan’ca da -yani Cumhurbaşkanınca da (!)-çok önemsenen, “15 Temmuz Darbe Girişimi”ni anma, yaz tatiline rastladığından, yeni ders yılının ikinci haftasında görkemli etkinliklerle kutlanacakmış, muhalefetin “Kontrollü Darbe” dediği bu olay...
İkinci etkinlik olarak da, “Kutlu Doğum Haftası”na yer verilmiş; İslam dünyasında, tek bizde kutlanan bu hafta da, “14-20 Nisan” tarihleri arasında yapılacak türlü etkinliklerle, bir hafta boyunca, “MEB” e bağlı okullarda kutlanacak, dahası “Mekke, Medine” ziyaretlerine dek uzanan gezilerle de sürdürülecek!..
Ve böylece de değerli dostlar, bu kutlama, Atatürk’ün ilkokul çocuklarına armağan ettiği -ne ki AKP iktidarınca yasaklanan-“23 Nisan Bayramı” kutlamalarının yerine de geçecek; bundan böyle “Ankara Anıtkabir” ziyaretleri yerini, “Medine, Mekke, Kâbe” ziyaretlerine bırakacak büsbütün...
“MEB”in bu yeni “etkinlik yönetmenliği”nin üçüncü etkinliği olarak da, “29 Mayıs” günü için “İstanbul’un Fethi” kutlamalarında öğrencilerin de yer alması isteniyor, Atatürk’ün “gençliğe armağan ettiği”, ama yine “AKP” iktidarınca yasaklanan, “19 Mayıs Bayramı”nın gençlik etkinliklerinin yerine geçmek üzere...
“MEB”in bu yönetmenliğinin dördüncü maddesini de, Osmanlı’nın, Irak’ta Dicle Irmağı’nın kenarındaki “Kut’ül Amare”de, İngiltere’ye karşı kazandığı (29.4.1916) zaferi, öğrencilerin görkemli törenlerle, etkinliklerle kutlaması isteniyor.
Sakın “Sakarya Zaferi” ya da “30 Ağustos Zaferi” için, öğrencilerin böyle bir “kutlama yapması”, “MEB” yönetmenliğinde var mı? diye sormayalım değerli dostlar, çünkü okullarda yer alan, “Atatürk Köşesi” bile kaldırılıyor -bir bakıma-“yasak” kapsamına giriyor...
Ne dersiniz, başka “biri” için mi böyle bir köşe hazırlanacak? Ayracı açmadan kapatalım, konuyu sürdürelim; “MEB”in yeni “etkinlik yönetmenliği”nde yer alan bu etkinlikleri ve daha başkalarını, Cumhuriyet’te bir bir sıraladı “Ozan Çepni”. (9.6.2017)
“MEB”in yayımladığı bu “yönetmenlik”ten üç hafta sonra açıkladığı, yeni eğitim yılının yeni “Müfredatı”na da gelecek hafta değinelim diyorum değerli dostlar, “MEB”in “Atatürk” hakkındaki görüşlerini bir kez daha kamuoyuna anımsatmak, özellikle de eğitimleri süren çocukları olan ana-babalar için...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Erasmus 19 Mart 2021
‘12 Mart 1921’ 12 Mart 2021
‘Manifesto!’ 5 Mart 2021

Günün Köşe Yazıları