Arif Kızılyalın

Kılıçdaroğlu'nun yürüyüş sırrı

03 Temmuz 2017 Pazartesi

Ankara’nın Bozkır ayazında başlayıp Bolu’nun yer yer sisli, yer yer doluyla karışık sağnak yağmuru altında geçilen ‘Adalet Yürüyüşü’nde gündem sıcak hava son günlerde.

Sıcak dediysek, öyle böyle bir sıcak değil. Her ne kadar akıllı telefonlardaki ısı ölçerler 35-36’ları gösterse de çay bahçelerinin babadan kalma termometreleri 40 bandını çoktan aşmış durumda. Hatta, Sakarya Sanayi Sitesi girişinde lafladığımız lastikçi Osman’a göre, “45’ten aşağı değil” bu hava: “Yumurta kır, 3 dakikada sahanda kıvamına gelir” dedi ikram ettiği soğuk suyu başımıza dikerken...

Gerçekten de soluk almanın bile zorlaştığı kilometreleri geçiyor Kemal Kılıçdaroğlu şu günlerde..

Ve yüzünde biraz yorgunluk belirtisi olsa da oldukça dinç ve kararlı. Anlaşılan o ki, istenci vücut değerlerinin çok önünde.

Hatta yarı yaşındaki siyasetçilerden Ali Şeker neredeyse 7-8 kilo vermiş, keza Eren Erdem’in avurtları çökmüş, Özgür Özel, bel bölgesindeki yağlanmayı yarı yarıya azaltırken ses tellerini kaybetmiş, Erdoğan Toprak’la Tekin Bingöl ara ara yürüdükleri halde bayılma sınırında, Yasemin Cankurtaran soluk soluğa, Barış Yarkadaş’ın saçları beyazlamış, Mahmut Tanal, her fırsatta ayaklarını dinlendirecek bir gölgelik peşinde.

Peki, CHP Genel Başkanı’nın sırrı ne?

Öncelikle şunu belirtelim ki, Kemal Bey, aktif spor yapan, her sabah kalkıp yürüyen, cimnastik meraklısı biri değil. Vakti olmamış, ilgi de duymamış. Sadece yediğine içtiğine dikkat ettiği için kilo almayan Tanrı vergisi bir bünyeye sahip. Peki, sporla hiç ilgisi olmayan bir lider 300 küsur kilometreyi nasıl geride bıraktı tek solukta?

Gerçi yandaş medyaya göre dublör kullanıp, akşam 5 yıldızlı otellerin Saray odalarında dinleniyor, ama bunların ucuz safsata olduğu gün gibi aşikâr. Çünkü, Kemal Kılıçdaroğlu, haziran sonudan bu yana yaşamını seyyar biçimde programlamış.

Yakınlarına, tanıyanlara sordum, “Kemal Bey’in sırrı ne” diye. Aslında, kendisinden izin almayı gerektiren özel bilgiler de var CHP liderinin ‘tempolu yürüyüşünün sırrında, ama artık bu yürüyüş Kemal Bey’in değil, ‘adalet’ arayan herkesin yürüyüşü. O yüzden de CHP liderinin yürüyüşündeki sır bilinmeli..

Efendim, Kemal Bey, Tunceli Nazımiye doğumlu, doğa şartlarının çetin geçtiği, dağlık, tepelik bir iklim. Çocukken futbol topu, tabancası, legosu olmadığı için, çelik çomak, uzun eşek, ipten salıncak tepesinde geçmiş günleri. Keza ilk ve ortaöğrenim sürecinde de Tunceli, Erciş, Elazığ arasında mekik dokumuş...

Çanta sırtta koşuyor

Yani, okula servisle giden, otobüse, dolmuşa binen jenerasyondan değil. Kimi zaman kilometrelerce yol kat edermiş, 5 saatlik müfredat için, kimi zaman çantasını sırtına heybe yapar koşarmış. Ortaokul ve lise de bu gelenek sürmüş. Vururmuş kitaplarını sırtına, bazen zaman normal tempo, bazen koşar adım varırmış hedefe. Üniversite yıllarında ise Ankara macerası başlamış. Öğrenci hali, bir otobüs bileti parasının hesaplandığı günler. Okul ile ev ve yurt arasındaki mesafeler eğer 2 aktarma gerektiriyorsa tek otobüse biner, geri kalan yolu yürürmüş ki, artan para ile tiyatroya, sinemaya gidebilsin, arkadaşları ile Sakarya Caddesi’nde bir çay içebilsin..

İşte Kemal Bey’in tempolu yürüyüşünün sırrı bu: “Koş Kemal, yürü Kemal...”

O yüzden sakın ola, yürüyüşün perde arkasında kilosu 4 bin 500 lira olan beyaz çay, köpekbalığı solungacı ya da anabolic streoid aranmasın...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 Nisan! 24 Nisan 2024
Yeni TFF Başkanı! 20 Nisan 2024
Ekmek yoksa ıstakoz ye! 17 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları