Arif Kızılyalın

Madalya gibi taşınan yaralar

06 Temmuz 2017 Perşembe

Serin bir haziran sabahı Ankara Güvenpark’ta başlayan ‘Adalet’ Yürüyüşü’nün artık sonu geliyor. Sert rüzgâr, fırtına, yakıcı güneş, sis, pus derken neredeyse 400 kilometre geride kaldı. Ayaklar su topladı, topuklar patladı, güneş yanıkları ayyuka çıktı, solunum ve ses telleri hastalıkları tavan yaptı, kimsenin gıkı çıkmıyor; “Eğer 69 yaşındaki genel başkanımız, her sabah Meclis’e gider ciddiyette bu yürüyüşe başlıyor ve güneş batarken, hedeflenen parkuru tamamlıyorsa, bizim ayağımız yara oldu diye ses etme hakkımız yok diyor” CHP’li bir milletvekili dostumuz.

Kendi tıraş oluyor, 6 ayakkabı eskitti

Gerçekten de adalet yürüyüşünün ağır yükünü Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, 30 civarı milletvekili, İstanbul ve Ankara’nın ilçe belediye başkanları çekiyor. Özellikle Kılıçdaroğlu, neredeyse Gebze’ye yaklaşan yürüşüşte tam 6 ayakkabı eskitmiş. İstanbul’a girişte 7. ayakkabısını giymeye hazırlanıyor CHP Genel Başkanı. 2 ortopedistin önerileri sayesinde ayakları yara olmamış, sabahları sakal tıraşını kendi oluyor, kuaför çağırtmıyor karavana. Verdiği kilo ise 3 civarı. Kendi ifadesiyle, “kemerinde bir delik geriye” gitmiş, ancak eşi Selvi Kılıçdaroğlu, Kemal Bey kadar şanslı değil. Hem diz, hem ayak bileğindeki rahatsızlık nedeniyle kafileye ara ara katılabiliyor.

Peki ya vekiller?

Ankara-İstanbul yolunda en büyük yarayı Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl aldı. Etabın yarısında kalp rahatsızlığı ile ara vermek zorunda kaldı Adalet Yürüyüşü’ne. Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın kalp damarlarına 3 stent takıldı. Hüseyin Yıldız ise açık kalp ameliyatı olmaktan kurtulamadı. Bu üçlü dışında en ağır yaralanmaları yaşayanlar ise Özgür Özel ve Veli Ağbaba. Özgür Özel, önce üst solunum yolları rahatsızlıkları geçirdi, ardından ses telleri iltihabı nedeniyle sesini kaybetme noktasına geldiği halde anons işini bırakmamakta ısrarlı. Topuğuna basıldığı için aşil tendonundan sakatlığı var, aksayarak yürüyor. Keza Veli Ağbaba da Özel gibi, sadece 8 saat ara verip (cenaze için) 21’de 21 yapanlardan. Saç sakal tıraşı olmayı unutmuş günlerdir, bir ara güneş çarpmış, itiş kakışta kaburgası çatlamış, ayakları yanmış sıcak asfalttan.

21’de 21 yapanlardan Mahmut Tanal, Bolu’da kafasını çarpıp yarmıştı. İzi geçmemiş: “Madalyam o benim.” derken güneş yanığını gösteriyor ve “Biz Urfalıyız, güneşe alışığız, ama yine de çarpılıyoruz” diyor. Güneşten mustarip olanlardan biri de Dr. Sibel Özdemir, aşırı kilo kaybı yaşamış. Kafilenin yan bariyerini tutuyor, itiş kakışta defalarca düşmüş, vücudunda çeşitli yara bere izleri var. Keza Eren Erdem de elinde megafon, Kemal Bey’in arkasındaki ilk grubun ön tarafa fazla yaklaşıp, olası ezilme olaylarına engel oluyor. Onun da ayakbileklerine basan basana. Kafilenin en arkasındaki sorumlu ise Musa Çam. Pazar günü, 2. etapta, Kemal Bey mola alanına vardığında Musa Bey yeni yürümeye başlamış çünkü o gün 35 bin kişi ve 7 kilometrelik kafile ile rekor kırılmış.

Eski Spor Bakanı Erdoğan Toprak, Genel Başkan’ın hemen arkasındaki grupta, sporcu geçmişi ve spor giyimi ile vekil arkadaşlarına göre biraz daha dinç, keza Barış Yarkadaş da öyle. Yarkadaş, Maçka-Maltepe-yürüyüş arasında git gel yapanlardan. Yasemin Cankurtaran Öney, soluk ve cilt problemi yaşamış, ancak şimdi durumu iyi. Bülent Tezcan’ın adaleleri iflas etmek üzere..

Hilmi Yarayıcı, akciğerlerindeki rahatsızlık ve doktor uyarısına rağmen elde megafon kafilenin önünde. Onun 2 görevi var, katılımcıları uyarıp düzeni sağlamak ve zaman zaman “Geliyoruz zincirleri kıra kıra hey..” şarkısını çıplak sesle söylemek. Bilinen türküleri de seslendiriyor, kafileyi coşturuyor, güler yüzünü hiç eksik etmiyor. Yasemin Cankurtaran’ın ifadesine göre, CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca’nın seslendirdiği ve sloganlaşan “zincirleri kıra kıra geliyoruz” şarkısı, “Adalet arayanların ortak sesi ve halkı coşturuyor...”

Su toplayan yere bant!

Saçı sakalına karışan, haziran ortasından bu yana 8 kilo veren Ali Şeker, hem kafile güvenliği, hem de “ŞekerTV medya” sorumlusu. Milyonlarca kişinin öyle ya da böyle yer aldığı yürüyüşü, TV kanalları görmezden gelirken, iletişimi Ali Şeker sağlıyor. Onursal Adıgüzel su toplayan ayaklarına bant yapıştırıp devam ediyor yola. Gülay Yedekçi, Mustafa Balbay, yürüyüşe kızı Turna’yı kucağına alıp katılan Gamze Akkuş İlgezdi, özellikle mola alanlarında halkla yan yana geliyorlar, tıpkı Selin Sayek Böke gibi. Böke’nin bir görevi ise yabancı medyayı bilgilendirmek. Aykut Erdoğdu ise yürüyüşün en üzüntülüsü, çünkü 20. gün annesini kaybetti ve aralıksız katıldığı Adalet Yürüyüşü’ne bu büyük acı ile ara verdi.

Başkanlardan destek

Elbette, yürüyüşün en önemli destekçileri İstanbul CHP İl Örgütü Başkanı Cemal Canpolat ile 39 ilçenin yönetimleri. Canpolat, “Hem yürüyüşteyiz, hem mitinge hazırlanıyoruz, bu hakları elinden alınanların onurlu başkaldırışıdır” diyor. Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, Sarıyer’den Şükrü Genç, Beylikdüzü’nden Ekrem İmamoğlu, Avcılar’dan Handan Toprak, Kartal’dan Altunok Öz, Maltepe’den Ali Kılıç, Şişli’den Hayri İnönü, Beşiktaş’tan Murat Hazinedar, Bakırköy’den Bülent Kerimoğlu, Ankara Çankaya’dan Alper Taşdelen ile Ayvalık’tan Rahmi Gencer ise hem lojistik destek, hem de bireysel katılımlarla sürekli ‘Adalet’ Yürüyüşü’nün içindeler.

Sözün özü, parti içi muhalefeti bırakan CHP’li vekillerin 30’u sürekli, 50’si ara ara Adalet Yürüyüşü’nün en önemli paydaşları, çoğu ayak jeli ve koruyucu güneş kremi ile ilk kez tanışmış, çoğunun ayağı ilk kez yara olmuş ama bu başkaldırışın CHP için en önemli noktası, parti içi muhalefetin bir yana bırakılıp vekillerin elde megafon sahaya inmeleri, kol kola girmeleri ve halka dokunmaları.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 Nisan! 24 Nisan 2024
Yeni TFF Başkanı! 20 Nisan 2024
Ekmek yoksa ıstakoz ye! 17 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları