Sen ne dersen de dünya yuvarlak!

03 Eylül 2017 Pazar

Müjde, nüfusunun yüzde 99.9’u Müslüman olan ülkemiz dünyada yoksullukta 10’uncu, hayvan tecavüzünde 1’inci, çocuk pornosunda 2’nciymiş. Demek ki, Kuran’daki ayetler ve Hz. Muhammed’in her olayı açıkladığı söylenen hadisleri pek bir işe yaramıyor. Neden acaba? Üstelik ülkemizi İslam referansıyla yönetmeye çalışan bir iktidarımız var. Soru bu?
Siz yanıtını verin!
“Şeytana uydum, ben suçsuzum hâkim bey” cümlesi neden çocuk ve kadın tecavüzünden hapse giren kişilerin, mahkemede en çok kullandıkları cümledir? Daha da ötesi var, bir çocuk tecavüzcüsünün şu sözlerini hiç unutmam: Kız 13 yaşında, adam kıza arkadan tecavüz etmiş, kıza şöyle söylüyor: “Kusura bakma kızım şeytana uydum, benim de senin yaşında kızım var. Ramazanda gel de karnını doyurayım.” İşte soru bu? Neden her yapılan kötülük şeytanın üstüne atılıyor? Şeytan kim? Ne? Neden? Bu arada ısrar ediyorum, lütfen üşenmeyin cami kapılarında sürekli geçen kırmızı yazıları okuyun. Birini hiç unutmadım, hep söylüyorum, “Kurban kesip kanını alnınıza sürerseniz, bütün günahlarınız bağışlanır.” Yani bunu Hz. Muhammed mi söylemiş? Ne zaman, hangi hadis? Bu arada bilmeyenler için kısa bir bilgi, kurban töreni antik çağlardan beri varolan bir olgu. Sümerliler ve Hititler ki, bizim Anadolu’nun en kadim kültürleri kabul edilir, onlar tanrılarına sadece hayvan ve yiyecek sunarlardı. Antik Yunan da öyle, Hindistan’da da; İnka ve Maya uygarlıklarında ise bakire kız kurban edilirdi. Oralara gittiğimde, kendimi kötü hissettim ve Anadolu’da kadın kurban eden tek bir topluluk olmadığı için çok mutlu oldum.
Bildiğiniz üzere, Kuran’da kadınların başlarının örtülmesine dair bilgi yok, kibarca edepli giyinmeleri gerektiği söyleniyor. Ayrıca Nijerya ve Kenya’da Müslüman kadınların başlarını örtmediğini gördüm. Şimdi nereden çıktı bu “kadının saçının tek teli bile görünmemeli” emri. Kim verdi? Dünyanın en eski ve kadim medeniyetlerinden biri olan Sümerlilerin tabletlerine bir bakalım: Her Sümer kentinde, asil kadınların tıpkı erkeklerin askerlik yaptığı gibi tapınaklarda fahişelik (özür dilerim, onlar bu kelimeyi kullanıyor, biz çağımızda onlara seks işçisi diyoruz) yapması mecburiyeti vardı. Kamu hizmeti gibi. Bu kadınların diğer yurttaş kadınlardan ayrılması için başlarını örtmeleri zorunlu kılınmıştı. İşte baş örtme buradan geliyor. Daha sonra Yahudilere, ardından da Hıristiyanlara geçti, rahibeler başlarını örtmeye başladılar. Peki bazı Müslüman topluluklar bunu neden kabullendi? İşte bir soru? Kadın neden şeytanla eş tutuldu. Malum şeytan kötülüklerin atasıdır. Kadını şeytanla özleştiren bir toplumda, kadınların öldürülmesi, taşlanması kendiliğinden gelişir. Yanlış mı?
Bu arada Türkiye’de gençler arasında “Deistzim” artmış, “Deistzm Yaradan’a inanan ama hiçbir kitaba inanmayan” anlamına geliyor. Yani gençler Tanrı’ya inanıp, kitaplarına inanmıyorlar. Bunu ben değil, Diyanet söylüyor. Neden acaba? Çünkü biz ülke insanı her şeyin suyunu çıkarmakta da ustayızdır. Elinde akıllı cep telefonları dünyadaki her şeyden haberdar olan genç insanları, hikâyelerle kandıramazsınız. Örneğin Nuh tufanı neden olmuştur? Tanrı Firavunlara kızmış ve Nil Nehri’nde balıkları öldürmüş, gökten kurbağalar yağmış ve Kızıl Denizi Musa asasıyla ikiye ayırmış. Şimdi bilgi çağında tüm bu felaketlerin Santorini adasında bir yanardağın harekete geçmesi sonucu olduğu biliniyor. Louvre müzesinde bu konuyu detaylarıyla anlatan papirüsler var, üstelik eski Mısır uygarlığında yaşayan bilim insanları tarafından yazılmış. Şimdiler de Santorini adasının altındaki yanardağ ve Bozburun açıklarında bir başka yanardağ patlamış durumda (elbette denizin milyonlarca kilometre altında) ve civardaki olayların bununla ilgili olduğu yabancı bilim adamları tarafından söyleniyor. Bu durumda kim inanır, Dünya’nın öküzün boynuzlarında döndüğüne ya da düz olduğuna. Bu arada Yaradan o kadar adaletsiz ki, dünyada her altı dakikada bir çocuk açlıktan ölüyor ve o buna izin veriyor. Bu da bir soru?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Alay ettiler... 7 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları