Sanatın komşuluğu başlarken

13 Eylül 2017 Çarşamba

İstanbul Bienali ile birlikte sanat sezonu başlıyor. Contemporary Istanbul’un (CI) tarihini öne çekip bienalle aynı zamana alması ile birlikte sanat galerileri de yeni sergilerle kış sezonu için kapılarını açmaya başladılar.
Koç Holding sponsorluğundaki 15. İstanbul Bienali “İyi Bir Komşu” teması ile 32 ülkeden 56 sanatçının katılımı ile yapılıyor. Sanatçı ikili Elmgreen&Dragset küratörlüğünde 16 Eylül’de başlayacak olan bienal 12 Kasım’a kadar sürecek.
Önceki bienal tüm İstanbul’a yayılmış, zorlasanız bile ulaşılamayacak noktalarda sergilerle gerçekleştirilmişti. Bu kez kolayca ulaşılacak birbirine komşu mekânlarda yer alacak sanat eserleri. Azalan mekânla birlikte katılan sanatçı, sergilenecek iş sayısı da yarı yarıya azalmış. Küratörler hiçbir eserin atlanmamasını, bakılıp geçilmemesini, izleyicinin her eser üzerinde düşünecek vakti olmasını arzuladıklarını söylüyor (bkz. İstanbul Art News, Eylül 2017). İstanbul Modern, Pera Müzesi, Galata Rum Okulu ana mekânlar.
Contemporary Istanbul’un yeni direktörü Kamiar Maleki, CI’yı “butik bir sanat fuarı” diye tanımlamış. 14-17 Eylül arasında gerçekleştirilecek CI’a 73 galeri katılacak. Akbank’ın ana sponsorluğunda yapılan CI’ın mimari konsept tasarımını Tabanlıoğlu Mimarlık yapmış. Fuar önemli heykeltıraşların eserlerinin yer alacağı, Hasan Bülent Kahraman’ın küratörlüğünü yaptığı “Beşinci Element” sergisi ile Maçka Parkı’na doğru yayılıyor. Artık CI’nın diğer sanat fuarlarınınki gibi bir Sanatçılar Parkı da olacak. Yani butikleşme küçülme anlamına gelmiyor.
Geçen yıllardaki siyasi gelişmeler, geçen yılki darbe girişimi CI’yı olumsuz yönde etkilemişti. Bu yıl o olumsuz etkiden kurtulup tekrar uluslararası açıdan da eski değerini kazanmaya doğru gelişmeler olduğu görülüyor. Fuar katılımcı listesinde İngiltere, Fransa, Çin, İtalya, Romanya, İran, Gana, ABD, Macaristan, İspanya, Almanya gibi ülkelerden galeriler olduğunu görüyoruz. CI yöneticilerinin yıl boyu uluslararası koleksiyoncuların katılımını sağlamak için uğraştıklarını da biliyoruz. Dünya basınında Türkiye aleyhine sürekli olumsuz haberler çıkarken OHAL sürerken bir tane bile yabancı koleksiyoncu fuara gelse başarı sayılmalı. Bu sayının umulandan çok daha fazla olacağını öngörüyorum.
Sanat galerileri ise olumsuz gelişmelerden daha da derinden etkilendi. Çünkü tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sanat piyasası çok zor bir dönemi halen yaşıyor. Kapanan sanat galerinin sayısının çokluğu umutsuzluğu artırıyor.
Ali Artun, “Sanat Galerisinin Sonu” başlıklı yazısında (e-skop.com/skopbulten/sanat-galerisinin-sonu/ 3477) tarihsel bir bakışla “Galeriler modernizmin ve avangardın doğuşuyla ortaya çıkmıştır, batışıyla da ömürlerini dolduruyorlar” diyor. Global sanat piyasası postmodern çağda, güncel/çağdaş sanata müzelerin ve bienallerin alıcıyı hazırlaması ve müzayedeler ve fuarlarla zirveye ulaştı. Sanat galerileri bu gelişmeye pek ayak uyduramadılar. Belki de gelişmeler sanat galerilerini sergi açmayan, fuarlarda var olup online satışlarla işlerini yürüten işletmeler haline getirecek. Ama gelenekselleşmiş anlayışlardan kurtulmaları şart. Fuar katılımları, sezonun iyice öne, eylüle çekilmesi, yaz aylarında çalışmak üzere yazlıklarda şubeler açılması bunun göstergeleri. Büyük yaraya küçük önlemler çare olacak mı göreceğiz.
Sabancı Müzesi’nde Ai Weiwei, Arter’de Canan, Borusan’da Diana Thater, Akbank Sanat’ta “Siyah Ev” karma sergisi, Elgiz Müze’de 9. Teras Sergisi, Das Art’ta Halil Altındere, Galerist’te Tunca, Piramid Sanat’ta Tülin Onat, Pilevneli’de Johan Creten, Evin’de “İnsan ve Tabiatı” karma sergisi dikkat çekenler. Sezonu Anna Laudel’de Hüma Kabakçı ve Mine Küçük’ün küratörlüğündeki “Geçmiş Günümüzde Buluşuyor” karma sergisi ile yaptım. Aynı gün birçok yerde sergi açılışı olmasına rağmen sanatseverlerin yoğun ilgisi umut vericiydi. Umarım bu ilgi sezon boyunca devam eder ve sanat galerileri makus talihlerini yenerler.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Ara Güler Müzesi 5 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları