FETÖ’den daha tehlikeli!

04 Ocak 2018 Perşembe

Karar vermiştim... 2017’den 2018’e sıçrarken, en azından şu ilk hafta, çirkinliklere, acılara, yozluklara hiç ama hiç yer vermeyecektim!
Ama nerede Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun yayımladığı raporu okuyup susmak mümkün mü!
2017 yılında 409 kadın erkekler tarafından öldürüldü.
2017 yılında 387 çocuk cinsel istismara uğradı.
2017 yılında 332 kadına cinsel şiddet uygulandı.
Bu sayılar, bilinenler, ortaya çıkan, kayda geçenler... Bir de bilmediklerimiz, kayda geçmeyenler, gizlenenler var!
Kadınların 88’i kendi hayatına dair karar almak, 30’u boşanmak istediği için öldürülürken; 134 şüpheli ölüm ve 110 tespit edilemeyen kadın cinayeti gerçekleşti.
Bir yıl içerisinde en çok kadın cinayetinin gerçekleştiği iller; İstanbul’da 57, İzmir’de 32, Antalya’da 25, Bursa’da 18, Adana’da 17, Gaziantep’te 15, Konya’da 12.

Vurun, kırın, yok edin kadınları!
Durum çok vahim! Yönetimdeki zihniyetle bu katliam her yıl çoğalıyor!
FETÖ’den önce bu ülkeyi, kadını öldüren, çocukların ırzına geçen, kadınları, çocukları, hayvanları taciz eden sapıklardan kurtarmak gerek... Aksi halde vurun, kırın, yok edin kadınları demiş oluyorsunuz!
Hazır OHAL var, kadınlara ve çocuklara şiddet uygulayanları yakalayıp içeri atın! Önce hapsedin, sonra iddianameyi hazırlar, delil toplamaya çalışır, daha sonra mahkemeye çıkarırsınız... Herif masumsa, bir yıl sonra yanılmışız der salıverirsiniz!
Derhal yeni bir KHK çıkarın! Ülke artık KHK’lerle yönetildiğine göre, önce kadın ve çocukları taciz edeni, tecavüzcüleri, yok boşanmak istedi, yok barışmadı, yok kısa giydi diye kasap kesilenlere en büyük cezayı isteyin. Ağırlaştırılmış müebbet hapsi gazetecilere değil bu ahlaksızlara isteyin!
OHAL’i ne KHK’yi toplumun yarısını öldüren, yok sayan uygulamalara karşı kullanmak aklınıza gelmedi mi hiç? Gelmez elbet!

Meclis’teki zihniyet
Çünkü erkek egemen yargınız, şu anda ben bu yazıyı yazarken, Yalvaç’ta 3 yıl boyunca tecavüze uğrayan, istemediği çocuğunu devlet kararıyla doğurmak zorunda kalan Nevin Yıldırım’ı o ahlaksız sapığı öldürdüğü için yargılamakla meşgul...
Çünkü erkek egemen Meclisiniz çocuk yaşta evliliklerin önünü açacak olan “Müftülüklere resmi nikâh yetkisinin” verilmesini bir gecede apar topar “isteseniz de istemeseniz de geçecek” diyerek yürürlüğe soktu... Önceden resmi nikâh yapılmadan dini nikâh yapılırsa hem imama hem o çifte ceza vardı, bu kalkınca çocuk evliliği ve çok evliliğin de önü açıldı.
Kadın örgütlerinin çabası üzerine CHP’nin “müftü nikâhı” yasasının iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurduğunu belirteyim. HDP destek verdi, MHP son anda caydı!
Kadın şeytan mıdır, yüzde kaç şeytandır, fıtratında ne vardır tartışmalarından kadını koruma uygulamalarını işletmeye fırsat bulamadınız! Onun yerine şiddete yeter diyen kadına, arabuluculuk, uzlaşma gibi hukuk dışı uygulamalar getirmeye çalıştınız!
Siz bu kararları alırken, koruma altındaki, devlet güvencesindeki kadınlar bile öldürüldü. Kadına yönelik şiddette en büyük çözüm olan ve kadın örgütlerinin yıllarca süren mücadelesi sonucu yürürlüğe giren 6284 sayılı Koruma Kanunu etkin uygulanmadığı için bu kadınlar öldürüldü!

Eğitimdeki zihniyet ve çocuklar
2017 yılında laik eğitim yok sayılmaya çalışıldı, müfredata cinsiyetçi söylemler eklendi. Bunlar her zamankinden daha çok ve daha yaygındı!
Kız çocuklarının “kocaya itaat etmesi” gerektiği, “evliliklerin fıtratında” olduğu, çocukların “evliliğe kadar iffetini muhafaza etmesi” gerektiği gibi konular müfredata eklendi.
Kimi okulda “müsamerede” 3-6 yaş arasındaki kız çocuklarının başları kapatıldı, ardından erkek çocuklarının ayakları yıkatıldı.
Felsefe Hocası eşofmanın çıplaklık, beden eğitimi dersinin “kızları soyma” dersi olduğunu söyledi...
Çocuklara saldırılar sürerken RTÜK çocuk istismarını meşrulaştıracak açıklamada bulundu. Şortla dans eden çocukların gösterisini kınadı!
Kızların 9, erkeklerin 12 yaşında ana baba olabileceğini öneren Diyanet, bunu sonradan yalanlasa da, geri adım kimseyi ikna etmedi! Nasıl da afaki bir genel geçer yalanlama!
Evet, ülkemiz bir uçurumdan döndü, 15 Temmuz’a direndi, büyük tehlike atlattık. Ancak anayasamızdaki laiklik ilkesiyle ters düşen her uygulamanın en az FETÖ darbesi kadar tehlikeli olduğunu da unutmamak gerek!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları