Çocuklara tecavüz

19 Ocak 2018 Cuma

Bir insanlık suçu olan çocuklara tecavüz, niçin gizlenir?
Utanç verici bir suç olduğu için mi...
Yaygın olduğu için mi?

***

Sadece resmi makamlara yansıdığı için, medyadan öğrendiğimiz, yani buzdağının görünen küçük bölümündeki olaylar hakkında belleğimi şöyle bir yokluyorum:
Eğitim için dinci vakıflara emanet edilen çok sayıda erkek çocuğuna yapılan cinsel tecavüz...
Bir kız çocuğuna çok sayıda köylünün tecavüz ettiği bir kırsal yerleşim olayı...
Yine bir kız çocuğuna, çok sayıda devlet memurunun da içinde bulunduğu birçok suçlunun tecavüz ettiği olay...
Ve bütün bunların üzerine tuz biber eken, küçük çocuklara aile içinde tecavüz edilmesi...
Üstüne üstlük, vahşetin, ahlaksızlığın son perdesi olarak, bir de çocuk hamile kalınca, onu hamile bırakan “aile büyüğünün” başkanlığındaki “aile meclisinin”, “ailenin namusu” gerekçesiyle ölüm kararı vermesi ve çocuğun infazı!

***

Son günlerde medyaya korkunç bir iddia daha yansıdı:
İstanbul Küçükçekmece’de bir hastaneye 1 Ocak 2017 ile 9 Mayıs 2017 arasında 115 hamile çocuk gelmiş.
Çocukların hepsi 18’in altında, 38’i ise 15’ten de küçük. 39’u Suriyeli.
Bu çocukların hamile olduğuna dair kayıtlar, olayı örtbas etmek isteyen hastane yönetimi ve görevli olan bir Sosyal Hizmet Uzmanı tarafından polise bildirilmemiş...
Hastanedeki başka bir Sosyal Hizmet Uzmanı ile bir Psikolog olayı öğrenerek savcılığa başvurmuşlar...
Bunlardan biri hakkında hastane yönetimi tarafından soruşturma açılmış ve görev yeri iki kez değiştirilmiş.
Ve işin en korkunç tarafı:
İhbar üzerine, savcılık, başhekim yardımcısı ve Sosyal Hizmet Uzmanı için soruşturma izni istemiş...
İstanbul Valiliği, 4 Aralık 2017 tarihli yazısıyla iki görevli hakkında da soruşturmaya izin vermemiş!
Bunun üzerine “#115ÇocuğaİstismarıÖrtemezsin” etiketi ile sosyal medyada bir eylem başlatılmış.

***

Aile içindeki çocuk istismarı olaylarında en önleyici kurum, okullardaki “danışman” psikologluktur. Bu görevi yapanlara yanlış olarak “Rehber öğretmen” de deniliyor.
“Yanlış olarak” dedim, çünkü bunların görevi ders vermek, nöbet tutmak değil, çocukların “psikolojik sorunlarının çözümlerine” yardımcı olmak.
Danışmanlara koridor nöbeti tutturmak ise tam bir cinayet:
Çünkü çocukların onları, baskıcı bir otorite makamı olarak değil, içlerini açabilecekleri, sorunlarını paylaşabilecekleri güvenilir dostlar olarak görmeleri gerek!

***

Poliste çocuklara ilişkin bir şubenin bulunması elbette çok olumlu, ama her görevlinin konuya aynı duyarlılıkla yaklaştığını öne sürmek olanağı yok.
Daha da vahim bir durum, savcılıklardaki ilgisizliklerde ortaya çıkıyor...
Mahkemelere giden olaylardaki “iyi hal durumundan dolayı ceza indirimi” gibi maskaralıklara ise hiç girmeyeyim daha iyi!
Demokratik Hukuk Devleti, çocukları koruyan devlettir...
Onlara tecavüz edenleri (aile içinde de olsalar) kayıran değil!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları