Hikmet Çetinkaya

Kapitalist önder...

21 Ocak 2018 Pazar

Tarihe not düşmek için - 19

Bu işin sonu nereye varacak? Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının kanlarıyla, canlarıyla kurduğu laik demokratik cumhuriyet; sarıklı, cüppeli, sakallı, kara çarşaflı yobazlara mı ya da Said-i Nursi öğretisinin “kapitalist önderi” tarikat şeyhine mi teslim edilecek?
Tarikat şeyhi, uzun süreli bir yürüyüşün içindedir ve ABD güdümlü yeni bir “siyasal İslam ideolojisi”nin Türkiye’ye yerleşmesi için çalışmaktadır. İsrail’in de desteğini alan Said-i Nursi öğretisinin “kapitalist önderi”, iki kişinin ölümünde ağlamamak için “dilini ısırdığını” bir televizyon kanalında açıklamıştır:
Ben Kasım Gülek ve Alparslan Türkeşten en etkilenen adamdım...”
Şeriatın Türkiye’yi kuşatıp kuşatmadığını tartıştığımız şu günlerde “devlet adamına yakışmayacak” bir tavır içinde olan Necmettin Erbakan’ın REFAH’ına karşı bir koz olarak ortaya çıkanları tarikat şeyhi, “çok tirajlı medya patronları”nın kimi köşe yazarlarının da kurtarıcısı konumundadır...
Said-i Nursi öğretisinin “kapitalist önderi”, tarikat şeyhi her ne kadar “Ben fakirim, emekli maaşımla geçiniyorum” dese bile trilyonlarla oynamaktadır. Orta Asya Türk cumhuriyetlerinde ekonomik olarak örgütlenmesi, ABD ve İsrail’le olan sıkı ilişkileri tarikat şeyhinin “siyasi İslam projesi” içindedir...
Amacı çok açıktır, İslamı hem siyasal hem de ekonomik araç olarak gören tarikat şeyhinin: “Türk İslam sentezini oluşturan, ancak İran, Suudi Arabistan’dan farklı bir şeriat devletini kurmak...
Bu nasıl gerçekleşecektir, zaman ayarı nedir?
İlk aşamada devlet içinde örgütlenmek, özellikle Türk Silahlı Kuvvetleri’nde ve güvenlik güçlerinin belli kademelerinde kadrolaşmak...
Milli Eğitim’de ve yargıda “önemli mesafe alan” tarikat şeyhi, medyayı da yanına almış, Necmettin Erbakan’a karşı çıkarak “laik kesim”in bir bölümüne de hoşgörüyle yaklaşmıştır...
Tarikat şeyhi ekonomik olarak çok güçlüdür ve şeriatçı basın Hocaefendi’ye karşı koyamamaktadır. Ne Akit, ne Şafak ne de Milli Gazete tarikat şeyhinin ABD’deki Moon tarikatıyla bağlantısını, İsrail’le ilişkilerini yazabilmektedir. Hatta Kanal 7, masonların üzerine giderken Hocaefendi’nin kimi mason işadamları ve sanayicilerle olan “ticari çıkarlarını” görmezlikten gelmektedirler...
Hocaefendi’nin çok sevdiği Kasım Gülek hem ABD’deki Moon tarikatının Türkiye temsilcisi hem de mason değil miydi?

***

Tarikat şeyhinin kimi sözleri, amacını ortaya koymaktadır...
Örneğin şöyle der:
Devleti değiştirmek isteyenlere dedik ki: Alternatif devletiniz var mı? Devlet istikrarsızlık yaşayacaksa alternatifi hazırlamadan devleti yıkmayın...
Laik demokratik cumhuriyet nasıl yıkılır?
Karşı kadroları hazırlayarak...
Bu kadroları hazırlamak için de eğitime ağırlık vereceksiniz...
Türk Silahlı Kuvvetleri’nde örgütlenmek, Said-i Nursi öğretisinin “kapitalist önderi”nin birincil görevi olmuştur öteden beri...
Dikkat edin, tarikat şeyhi bugün Türk Silahlı Kuvvetleri için şöyle konuşur:
Ordumuz demokrasinin güvencesidir...
Halkımızın belleği zayıf...
Bir buçuk iki yıl önce kendisine yakın üç beş gazeteciye şöyle diyordu “kapitalist önder”:
Bazı duyumlar aldım, askerler darbe yapacak...
O tarihte Orgeneral Ahmet Çörekçi’nin Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na atanması gündemdeydi ve tarikat şeyhi bu durumdan sıkıntı duyuyordu....
Sıkıntı nereden kaynaklanıyordu?
Orgeneral Çörekçi’nin Atatürkçü, yurtsever kimliğinden...
Yani Hocaefendi, aklınca Ahmet Çörekçi’nin Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na getirilmesini engellemek istiyordu...
Ona göre Orgeneral Çörekçi, darbeciydi...

***

Refah Partililer ve şeriatçı medya, Said-i Nursi öğretisinin “kapilatist önderi”ne karşı çıkamıyorlar...
Aslında “kapitalist önderin” foyalarını ortaya dökseler, hocanın “amacının ne olduğunu” açıklasalar, Türkiye’de siyasi gündem birden değişecek...
Bu toplumda kapitalist önderin hışmına uğrayan, onun gerçek kimliğini çok iyi bilen o denli insan var ki!
Hem hocanın gücü ne?

Bu yazı 9 Mayıs 1997 tarihinde yayımlanmıştır.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018
Hoşça kal hüzün... 6 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları