Ceylan Adanalı Kabadayıoğlu

Başardım çünkü beni Köy Enstitüleri mezunları yetiştirdi

17 Nisan 2018 Salı

“Başardım, çünkü beni Köy Enstitüleri mezunları yetiştirdi”

Bu sözler; Nobel Kimya Ödülü’nü ülkemize getirerek bilimde Nobel alan ilk Türk olan Aziz Sancar’a ait.

Bugün 17 Nisan 2018.

Geçmişimizde Dünya’da benzeri görülmemiş bir örnek oluşturarak Türkiye’nin 1940’lardaki kültür yaşamına damgasını vuran KÖY ENSTITÜLERI’nin 78. KURULUŞ YILDÖNÜMÜ.

 

EĞİTİM GEÇMİŞİMİZİN OLAĞANÜSTÜ BAŞARI HİKAYESİ

KÖY ENSTİTÜLERİ; Bundan ta 78 yıl önce; 2.Dünya Savaşı’nın, ekonomik sıkıntıların ve yetersiz endüstrinin Türkiye’yi dar bir kıskaca aldığı en zor dönemde IMKANSIZLIKLAR IÇINDE GERÇEKLEŞTİRİLEN BİR MUCİZE.

KÖY ENSTİTÜLERİ; Cumhuriyetin ilk yıllarında toplumun yapısını yönlendiren, eğitim ilkelerinin ustaca düzenlendiği, tam anlamıyla bir kişilik eğitiminden yana olan, en önemlisi de “tamamen Türkiye’ye özgü olan”, GEÇMİŞİMİZDEN OLAĞANÜSTÜ BİR BAŞARI HİKAYESİ.

KÖY ENSTİTÜLERİ; Köylüyü müzikle, tarımla, romanla tanıştıran, zeki ve yetenekli köy çocuklarından engin ve entellektüel aydınlar yetiştiren, en yüce değerin insan olarak kabul edildiği, insanları din, dil, cins, ırk ayrımı gözetmeksizin bir değer ve birey olarak kabul eden, üstlerin astları, büyüklerin küçükleri ezmediği, ast-üst ilişkisi yerine birlikte iş başarma anlayışını, “hesap sorma” yerine “hesaplaşma” anlayışını benimseyen EŞİTLİKÇİ YAKLAŞIM.

KÖY ENSTİTÜLERİ; Herkesin gücüne göre bir görevi olduğu, fonksiyonel bir örgütlenme üzerine kurulu olan, din hakkında bilgi verildiği halde din eğitiminden ve inanç aşılamaktan sakınılan, gerçek rehberin bilim olduğu, öğrenmenin merak, araştırma, ve sorgulamayla gerçekleştiği MODERN VE BİLİME DAYALI BIR EĞITIM ANLAYIŞI.




O YILLARIN EĞİTİM BAKANLARI LİDERLERİ ADETA HALK KAHRAMANI GİBİ

Atatürk Cumhurbaşkanı iken MEB Bakanı olan Saffet Arıkan, İsmet Paşa’nın Cumhurbaşkanlığı döneminde MEB Bakanı olan Hasan Ali Yücel, İlköğretimden Sorumlu isim İsmail Hakkı Tonguç. Bunlar muallim mekteplerinde önce öğretmenlik, sonra yöneticilik yapmış olan, bu çok özel döneme damgasını vurmuş olan çok özel kişiler.

Çok özel bir dönem….

Bu dönemi yöneten, kuran, yükselten çok özel insanlar…

Çok özel liderler…

Çok özel bakanlar.

Öyle ki; Ulu Önder Atatürk 1924’de 1934’de Amerika’dan Almanya’dan Belçika’dan yabancı eğitimciler getirterek ülkemizin ilköğretim eğitim sisteminin değerlendirilmesi ve iyileştirilesine dair detaylı bir rapor istediğinde dünyaca ünlü O eğitim bilimcilerin raporunu gerçekçi bulmuyor ve Saffet Arıkan’dan, Hasan Ali Yücel’den, İsmail Hakkı Tonguç’dan rapor istiyor… İçlerinden Tonguç Baba ilköğretimin düzenlenmesi ile ilgili öyle bir rapor yazıyor ki, “köy enstitüleri kuruluşu yasa tasarısı” bu raporun ışığında hazırlanıyor. Ve Tonguç Baba Türk ilköğretiminin reformcusu olarak tarihe geçiyor.

YABANCI DELEGASYONLAR  KÖY ENSTİTÜLERİNİN ARDINDAKİ FİLOZOFİYİ İNCELEMEK İÇİN ÜLKEMİZE AKIN EDİYOR

Bu isimler öylesi çağdaş bir eğitim devrimcisi ki ; Kurdukları Köy Enstitüleri ulusal ve ulusalar arası birçok akademik inceleme ve araştırmalara konu oluyor, yabancı delegasyonlar ülkemizi ziyaret edip KÖY ENSTİTÜLERİnin ardındaki filozofiyi bulmak için  incelemeler yapıyor.

Halk bu eğitim liderlerini öylesine otorite kabul ediyor öylesine güveniyor ve öylesine kucaklıyor ki, adlarına yazılan kitaplarda mektuplarda bile kendilerine BABA deniyor. Onlar MEB Bakanı, İlköğretimden sorumlu isim değil, adeta birer halk kahramanı !

12 yılda 14 kez eğitim sisteminin ve 10 yılda 5 kez Milli Eğitim Bakanı’nın değiştiği bugünlerden o günlere baktığımızda böylesi bir eğitim destanını, böylesi eğitim devrimcisi ve reformcusu liderleri kıskanmamak, iç geçirmemek elde değil.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Gölge Feslikannarı 10 Ekim 2023

Günün Köşe Yazıları