Neredeeeeen Nereye...

21 Temmuz 2014 Pazartesi

AKP’nin 12 yıl sonunda geldiği iflas noktasını, büyük bir zaferin ifası gibi göstermesi Aziz Nesin’lik bir başarı öyküsü.
Başbakan özellikle partisinin grup toplantılarında zaman zaman “Neredeeeeen nereye” konuşmaları yapar. Bu konuşmalarda ana hedef Cumhuriyetin AKP’den önceki durumudur. Sözüm ona Türkiye AKP iktidarıyla birlikte Cumhuriyet tarihinin bütün kazanımlarının toplamından çok daha ileriye gitmiştir ve Türkiye nerelerden nerelere gelmiştir.
AKP’nin son birkaç gündür gazetelere verdiği ilanlarda buna benzer bir anlatım var. Bu ilanlara göre, Türkiye geçmişiyle ve coğrafyasıyla barışmış memleketin içinde herkes birbiriyle uyumlu yaşar hale gelmiş. Bütün bunları da AKP iktidarı başarmış. Büyümede de Türkiye’nin değil bölgesinde, tüm dünyada örnek gösterileceği bir ivme yakalanmış. Özgürlükler gelişmiş. Bütün bunların devamında Türkiye geleceğine güvenle bakan bir ülke haline gelmiş.
Yazılı ve görsel medyanın çok büyük bir dilimini doğrudan kontrol altında tutan AKP, bu iletişim olanağını kullanarak her türlü iflası başarı gibi göstermekle yetinmeyip bir de ilanen duyuruyor.
Buna Anadolu’da şöyle derler:
Yalandan kim ölmüş!

***

Oysa gerçek şu ki; Türkiye uluslararası alanda tarihinin en başarısız iktidarı tarafından yönetiliyor.
AKP iktidarının ilk yıllarında bugün bütün Türkiye’ye anlatılmaya çalışılan büyüyoruz, gelişiyoruz yalanları bütün dünyayla da paylaşılmış ve kabul etmek gerekir ki yankı uyandırmıştı. Türkiye’de reformcu bir hükümet vardı. Statükocu muhalefet ayak bağı oluyordu. O günlerde yine dünyayı cezbetmek için şu başlıkta bir uluslararası toplantılar serisi yapıldı:
Medeniyetler Buluşması!
Bizler bunun gerçekçi bir proje olmadığını, AKP’nin fıtratında medeniyetler buluşması değil, medeniyetleri kendine benzetip onları anlamsızlaştırmak olduğunu vurgulamaya çalıştık. Bugün gelinen noktada, medeniyetler buluşması diye bağıran Başbakan’ın yerini şu aldı:
Haçlı seferleri...
Neredeeeeen nereye...
Başbakan’ın haçlı değerlendirmesine neden olan İsrail’in Gazze saldırısı Türkiye’de hemen herkesin ortak kaygısı. Ancak böyle bir vahşeti durdurmanın yöntemi tarihteki çelişkileri bugüne taşıyıp bundan siyasal kazanım elde etmek değil ki.
Yeri geldikçe vurguladığımız gibi AKP iktidarının ilk yıllarında yine AB’ye giriş modası vardı. Önceki iktidarlarının hiçbirinin yapamadığını AKP birkaç yılda başaracak ve en geç 2013’te AB’ye üye olacaktık.
Hele o 2003 - 2005 yılları... Yılda ortalama iki defa AB’ye giriyorduk!
Şimdi AB’ye girmek bir yana, girsek girsek sadece birbirimize girebiliyoruz!
Neredeeeeen nereye...

***

İçerdeki gidiş ise frensiz bir aracın gaz pedalını tuğla koyup yokuş aşağı salınması gibi. Bu hıza kim yetişebilir?
Normal bir ülkede vahim karşılanacak pek çok olay Türkiye’de sıradan, olağan gelişme gibi kabul ediliyor. Geçen hafta yargı sistemimizin tepe noktasını oluşturan Yargıtay’da seçimler yapıldı. Medya bunu şöyle duyurdu:
AKP’liler yasa değişikliğine rağmen kazanamadı!
İktidar partisi yargıya artık kadro yerleştiriyor. Kendi içindeki çatışma sonucu yaşanan olumsuzluk medyaya böyle yansıyor.
AKP’nin geçmiş iktidarları katlayan en büyük icraatı kabul etmek gerekir ki; Atatürk Orman Çiftliği talanı. Atatürk’ün tüm halka armağan ettiği bu çiftlik, geçmişteki iktidarlar döneminde usul usul tırtıklanmıştı. Ama AKP sözcüğün tam anlamıyla kıyım yaptı, katletti. Üstüne de saray kondurdu.
Türkiye’ye bir işgal gücü gelse bu ülkenin tarihine böylesine büyük zarar vermeye cüret edemezdi.
Nereeeeeden nereye...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Istakozgiller! 23 Nisan 2024
İYİ Parti çıkmazı! 18 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları