Gülengül Altınsay

Kasabaya kupa geldi

17 Mayıs 2018 Perşembe

Hem hep aynı ‘büyük’ takımların başarılı olmasından, kupaları kazanmasından yakınıyoruz, hem de kırk yılda bir -gerçekten 40 yılda birmütevazı bir kasaba takımının aldığı kupaya yeterince alkış tutmuyor, sadece bir günlük tebriklerle geçiştiriveriyoruz. Yasak savarcasına.Yani hiç samimi değiliz bu konuda da.
Akhisar gibi bir ilçe takımı ilk kez böylesine büyük bir başarıya imza atıyor oysa ki. Göğsünde de öyle büyük büyük firmaların değil yerel bir yemek -hem de faydalı ve nefis bir yemek- firmasının reklamını taşıyarak.
Üstelik hiç de tesadüfi gelmiyor bu başarı. Akıllı bir kulüp yönetimi var demek ki en başta. Şöyle ki; Akhisar Süper Lig’e çıktıktan sonra pek çok takımın yaptığının aksine kadrosunu büyük ölçüde değiştirmedi. Hocasını da. Ardından da hep benzer özelliklere sahip teknik direktörlerle çalıştı. Yani mütevazı kimliğini de, onları başarıya götüren etkenleri de terk etmedi. ‘Büyük’lerin kötü ve müflis kopyası olmadı. Kendi gibi oldu. İşte en önemli nokta da bu zaten.
Bir de bu günleri yaratan teknik direktörlere bakıyorum; Hamza Hamzaoğlu gibi Okan Buruk gibi hem Galatasaray’la hem de milli takımla uluslararası alanda büyük başarılar elde etmiş, kazanma alışkanlığını ve hırsını futbolculuk sırasında edinmiş isimler bunlar.
Akhisar her ne kadar bu sezon Süper Lig’de son haftalara kadar kümeden düşme riskini taşısa da hiçbir zaman kolay lokma olmadı. Ve sonunda voleyi çaktı; Kupa’da yarı finalde Galatasaray’ı, finalde Fenerbahçe’yi yenerek mutlu sona erişti. Bu hiç de küçümsenecek ya da tesadüfi bulunacak bir durum değil. Hele de reyting uğruna büyük, en büyük takımların yardakçılığını yapan medyanın önemli bir bölümüne ve tabii sponsorlara, reklamcılara rağmen.

Birleştirici güç
Akhisar’ın kupayı kaldırması ayrıca çok da birleştirici bir etken oldu tüm yurtta. Siyasette de futbolda da düşman yaratarak, ayrımcılık yaparak hedefe ulaşma alışkanlığı almış yürümüştü malumunuz. İşte bu alışkanlığı bir gün için de olsa yıkan, tamamıyla ters bir durum yaşadık kupa finaliyle. Hatırlarsanız tüm Türkiye, tabii doğal olarak Fenerbahçe taraftarları dışında, Akhisar için tek yürek oldu. Ve sonra da kupayı kendileri kazanmış gibi sevindi. Bu gruba Aziz Yıldırım yönetimlerinin yaklaşımlarını benimsemeyen bir kısım Fenerbahçeliler de dahildir büyük olasılıkla. Böylesi bir tablonun oluşumunda Aziz Yıldırım ve Aykut Kocaman’ın tepeden bakan ve kendine biat etmeyenleri düşman gören tavrı ne kadar etkili olmuştur bilemiyorum.

Paylaşalım
Akhisarspor’un Türkiye Kupası, hayatı ötekilerle paylaşarak zenginleştirebileceğimizi gösterdi bize. Futbolun ancak yerel takımların ve kulüplerin güçlenmesiyle gelişebileceğini gösterdi. Ülkede herkes kendi ilinin, ilçesinin, semtinin takımının taraftarı olursa toplum da o kadar sağlıklı, demokratik, paylaşımcı olur. Çocuklarımız spor yapma olanağı bulur. Bizden de Mesut’lar, İlkay’lar, Emre Can’lar çıkar. Akhisar’ın Türkiye Kupası’nı kazanma başarısı göstermesi, Türkiye’de yerelin, yani tabanın uyanışına da bir vesile olur umarım.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Süper kriz 11 Nisan 2024
Semih vakası 28 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları