Tahribat sessizliği

Karadeniz’de 8 ilin yaylalarını birbirine bağlayacak Yeşil Yol Projesi’ne karşı açılan davada iş makinelerinin Samistal Yaylası’na ulaşmasına karşın yine karar çıkmadı.

Yayınlanma: 20.09.2018 - 22:26
Abone Ol google-news

 

Karadeniz Bölgesi’nde 8 ilin yaylalarını birbirine bağlayacak 2 bin 600 kilometre uzunluğundaki Yeşil Yol Projesi’ne karşı doğal yapıyı korumak amacıyla bölge sakinleri aylardır mücadele ediyor. Projeye karşı açılan davanın dün karar duruşması görüldü. Avukatlar dozerlerin Samistal Yaylası’na ulaştığını, bu yol yapımının hukuksuz olduğunu ve bir an önce yürütmeyi durdurma kararı verilmesi gerektiğine dikkat çekti ancak mahkeme sessiz kaldı. Mahkemenin nihai kararını 1 ay içinde açıklaması bekleniyor. Bu duruşmadan çıkan bölge sakinleri ve avukatlar proje kapsamında Yukarı Kavron ve Samistal yaylaları arasındaki 8 kilometrelik bağlantı yoluna karşı çıktıkları için yargılandıkları davanın duruşmasına girdi.

‘Çocuklarımıza miras’

Rize İdare Mahkemesi’nde görülen davanın dün sabah erken saatlerde karar duruşması görüldü. Duruşma sırasında konuşan avukat Yakup Okumuşoğlu yol çalışmalarının hukuksuz olduğuna, projeye ilişkin ortada bir Çevresel Etki Değerlendirmesi’nin ve koruma bölge planının olmadığına dikkat çekerek “Dosyamız hakkında bir an önce karar verilmeli. Çalışmalar hâlâ devam ediyor. Dozerler önceki gün Samistal’a çıktı. 2 bin 500 metrede mahkemeden karar bekleniyor” dedi. Avukat Özkan Yücel de siyasi kararların yargıya müdahale ettiğini belirterek, “Yol mahkeme kararını beklemeden devam ediyor. Doğayı ranta teslim edenlere karşı açıldı bu dava. Bu doğa çocuklarınıza bırakacağımız bir miras. Siz de bu mirası çocuklarınıza bırakmak istiyorsanız bir an önce yürütmeyi durdurma kararı vermeniz gerekiyor. Asıl duruşma Samistal’da” diye konuştu.

Avukat İbrahim Demirci de ortada bir koruma imar planının bulunmadığına dikkat çekerek bir an önce karar verilmesi gerektiğini vurguladı. Çevre ve Şehircilik Bakalığı yetkilileri ise bilirkişi raporunun ciddiyetsizlikle hazırlandığını öne sürerek davanın reddedilmesi gerektiğini savundu. Mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermeyerek duruşmayı sonlandırdı. Duruşmayı izleyen bölge sakinleri “dozerler çalışıyor” diyerek tepki gösterdi. Mahkemenin nihai kararını 1 ay içinde açıklaması bekleniyor.

Diğer davaya gittiler

Bölge sakinleri ve avukatlar Yeşil Yol duruşmasının ardından öğleden sonra haklarında 9 Eylül 2015 tarihinde Yukarı Kavron Yaylası’nda tepkilerini dile getirerek iş makinelerini durdurmaya çalıştıkları için “iş ve çalışma hürriyetini engel” suçundan açılan davanın duruşmasına katıldı. Bu davada 65 yaşındaki Halit Müftüoğlu ve Yeliz Ertanç da yargılanıyor. Duruşma geçici hâkim bulunması nedeniyle aralık ayına ertelendi.

Çıkışta gazetemize konuşan Çamlıhemşinli Müftüoğlu, yasadışı hiçbir şey yapmadığını söyleyerek “İnsanların hakkını araması ve dozerlere elinde çalışma izni olup olmadığını sorması suç mudur” diye sordu. Ertanç da “Yayla ve sit alanına sahip çıktığımız için yargılanıyoruz” dedi. Aynı davada yargılanan Tayfun Bekar ise şöyle konuştu: “Kötü bir gündü, haklı olduğumuz bir davada yargılanıyoruz. Bitmek bilmeyen bir dava. Yargıya da bir baskı var belli. 2015’ten beri sürüyor dava. Sadece Milli Park alanındaki dozerlere çalışma iznini sorduk. Burada kazı yapılmaması gerekiyor.”

 

'Yeşil değil adı gri yol olmalı'

Yeşil Yol projesinin iptaline yönelik açılan davanın karar duruşmasını CHP’li milletvekilleri de izledi. Duruşma sonrası açıklama yapan CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu “Benim hayatım insan hakları ve çevre mücadelesi ile geçti. Hukukun bu kadar ayak altına alındığı, yargıçlar üzerinde bu kadar yoğun baskı olduğu, insan hakları ve çevre mücadelesi verenlerin bu kadar karamsar olduğu bir dönem görmedim. Böyle bir ortamda Yeşil Yol davası görülüyor. İnşallah yürütmeyi durdurma kararı çıkar. Ancak yaşadıklarımız gösteriyor ki adliye kapılarında adalet bulamayanlar dozerlerin önüne çıkarak haklarını arayacaklar” diye konuştu.

CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya ise “Arkasında tonlarca kaya, toprak, hafriyat bırakıp ilerleyen, doğayı tahrip, insanların yaşam alanlarına müdahale eden bu yolun adı yeşil yol olamaz, bana göre gri yol olmalı. Derhal o yolun çalışmaları durdurulmalı, haksız hukuksuz biçimde yol devam ediyor. Yaylalarını, meralarını korumak için orada mücadele verenler yargılanıyor. Bu hepimiz için utanç meselesidir. Bütün yaylalarımızın yolu, amaç yol yapmaksa mevcut yolları iyileştirsinler. Belli ki amaç yol yapmak değil. Amaç insanları yaşam alanlarından uzaklaştırmak, ranta açmak, yapılaşmaya açmak, belki de ilerde madencilik faaliyetlerine uygun altyapı oluşturmak” ifadesini kullandı.

 Çalışmalar tekrar başladı

Bölge sakinleri Rize Çamlıhemşin’de Ayder Yaylası, Aşağı Kavron, Yukarı Kavron, Samistal Yaylası arasında ve Kış Sporları Merkezi’ne yeni yol ve yol genişletme projesine izin verilmesine ve Doğu Karadeniz Turizm Master Planı kapsamında belirlenen “Turizm Yolu Güzergâhı’na Samistal Yaylası-Yukarı Kavron 8 buçuk kilometre uzunluğundaki turizm yolu bağlantısı yapılmasına karşı dava açmıştı. Bölge sakinleri söz konusu yaylaların hem doğal sit alanı hem de Kaçkar Dağları Milli Parkı içinde yer aldığını anımsatarak yol çalışmalarının tamamlanmasıyla artacak turizm talebi karşısında yaylalarda doğal yaşam alanlarını tahrip edeceğini ve çevrenin kirleneceğini belirtmişti. Önerilen yol güzergâhıyla mera alanlarının 2’ye bölündüğünü belirten bölge sakinleri, bu yüzden yaban hayatın zarar göreceğine de dikkat çekmişti. Dava dosyasına bilirkişi raporu girmişti. Orman sınırı üzerindeki çayır ve meraların ekolojik açıdan büyük öneminin olduğunu vurgulayan bilirkişi, sağlıklı mera ekositemininin dağ alanlarındaki toprak ve su kaynaklarının sigortası olduğuna dikkat çekti ve yol yapımının durdurulması gerektiğini belirtmişti. Ancak Yeşil Yol projesi çalışmaları 1 Haziran’da tekrar başlamıştı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler