Brexit, önce emekçileri etkiledi

Brexit sürecinde özellikle yemek, nakliye ve inşaat sektöründe eleman sıkıntısı yaşanıyor...

Yayınlanma: 22.02.2019 - 21:19
Abone Ol google-news

Brexit, yani İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkış sürecinde belirsizlik sürüyor. İngiltere’de herkes biraz şaşkın ama geleneksel soğukkanlılığını muhafaza etmeyi başarıyor. İnsanlar hükümetin ne yaptığını anlamaya çalışıyor. Fırtına öncesi sessizlik yaşandığını düşünenlerin sayısı hiç de az değil.

İngiltere’ye 1996 yılında yerleştiğimde ülke 23 yıldır AB üyesiydi. Emekçi olarak hayatımı kazanmaya başladım. Daha sonra kafeterya işletmeciliğine soyundum. Bugün bir kafeterya ve ‘fast food’ dükkânı işletiyorum. Brexit sürecinin etkileri ilk olarak emek piyasasında hissedildi. Özellikle yemek, nakliye ve inşaat sektöründe eleman sıkıntısı yaşanıyor. İngilizlerin veya ikinci nesil göçmenlerin çalışmak istemediği bu sektörlerde Polonya Bulgaristan, Romanya gibi ülkelerden gelenler istihdam ediliyordu. Ama artık yoklar. Bu insanlar 300 pound haftalıkla çalışırken, şimdilerde 600 pounda bile çalışacak eleman bulunamıyor. Maaşlar yükselince işletmeler de mecburen personel çıkarma yoluna gidiyor. Ne yazık ki biz de bu durumdan kaçamadık ve çalışan sayımızı azalttık. Ancak işçi çıkarmak geçici bir çözüm ve önünde sonunda personel giderleri fiyatlara yansıyacak, bu da enflasyon demek.

Sadece siyasi gelişmeler değil, teknolojiyle gelen yıkıcı gelişmeler de İngiliz emek piyasasını alt-üst edecek. Örneğin iki yıl içinde insansız taksilerin etrafta dolaşacağı kesinleşti. Sektörde çalışan şoförler bir çıkış yolu arıyor. Londra’da sadece Uberde çalışan şoför sayısı 60 bin. Bir o kadar da taksi ve diğer Uber benzeri firmalarda çalışıyor. Bunların yüzde 80’e yakın bölümünün göçmenler olduğu düşünülüyor. Benim tanıdıklarım, İngiltere’de tutunma umutlarını yitirmiş durumda ve ülkelerine dönme planları yapıyor.

Brexit oylamasından sonra Londra ekonomisinin can damarı olan finans sektörünün akıbeti de merak konusu oldu. Londra’da Finans kuruluşlarının Frankfurt ya da Paris’e taşınacağı korkusu uzun süre hissedildi. Ancak finans merkezlerinde özel şirketlerin yeni bina yapımları hızlandı. Bu tür haberlerin basında duyulmasıyla Londralılar biraz rahatladı. Ayrıca “finans sanayi” en çok nitelikli eleman arayan, yüksek maaş ödeyen sektör olma özelliğini hâlâ koruyor. Öyle görülüyor ki, Brexit’en sonra da Londra finans merkezi olma özelliğini sürdürecek. Bu sektörün yüksek gelirli çalışanları da kentin refahına katkı yapmaya devam edecek.

Brexit sürecinde fırtına bekleyenlere karşın çoğu İngiliz, devletlerinin suyun akışına istediği şekilde yön verebileceğine inanıyor. Bu konuda devlete güveniyorlar. Ayrıca eğitim, sağlık, sosyal yardım gibi konularda İngiliz politikacıların kendi başarısızlıklarını Avrupa Birliği kurallarını mazeret göstererek örtme imkânları kalmayacağı için memnunlar.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler