Köprüleri yıkıp attılar

İki lider ‘herkes kendi yoluna’ dedi. Büyükşehirler ve Güneydoğu’da hesaplar değişti.

Yayınlanma: 24.10.2018 - 06:13
Abone Ol google-news
<video:1119484>

 

“Cumhur İttifakı’nın yerel seçimlerde de devam etmesine” yönelik, 31 Ağustos’ta, AKP hükümetine çağrıda bulunan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bu kez köprüleri yıktı geçti. MHP olarak 31 Mart 2019’da gerçekleştirilecek mahalli idareler seçimlerine yönelik “herhangi bir ittifak beklentilerinin, gelinen bu aşama kalmadığını” söyleyen Bahçeli, “Kendi yolumuzu sadece kendimiz çizeceğiz” dedi. Bahçeli’nin grup toplantısı öncesi 24 Haziran seçimleri öncesindeki gibi bir durum yaşandı. 24 Haziran seçimlerine yönelik, “erken seçim” kararını açıkladığı grup toplantısındaki gibi yine basın mensuplarına Bahçeli’nin konuşma metni dağıtılmadı. Bah- çeli’nin dünkü grup toplantısında ise gerek ‘yerelde ittifaka’ gerekse ‘MHP’nin af yasa teklifine’ ilişkin sert sözleri dikkat çekti. Bahçeli, özetle şunları kaydetti: 

<haber-dikey:1119428>

'Arkasındayız’ 

-Cezaevleri boşalsın diye teklif vermedik: (Af teklifi) Bizim için verilmiş sözler gelip geçici değildir. Ne söylediysek arkasında dururuz. Hangi suçları istisna tutuğumuz da gayet açıktır. Teklifimizin arkasındayız. Özgürlük düşü kuran kader mahkûmlarının elinden tutulmasını bekliyor, Gazi Meclis’e kuşkusuz güveniyoruz. Kanun teklifimizi sadece cezaevleri boşalsın diye vermedik. Bizim cezaevlerini boşaltmak için böylesi bir teklifi yaptığımızı dile getirenler ya ne dediğimizi anlamıyorlar, ya da safa yatıp havayı bulandırmak, keçeyi suya atmakla oyalanıyorlar. 

 

<haber-dikey:1119197>

 

-Teklif metninden taviz vermeyeceğiz: Teklifimiz Adalet Komisyonu’nda görüşülmeyi beklemektedir. İster kabul ederler, ister reddederler. Kararlarına saygı duyarız. Ancak MHP teklif metninden asla taviz vermeyecektir. 

-Kendi göbek bağımızı keseriz: (Yerelde ittifak) MHP olarak bundan böyle kendi göbek bağımızı kendimiz kesmeye  hazırız, kararlıyız. Hiçbir ittifak bir tarafın reddedilmesiyle, geri adıma zorlanmasıyla, yok sayılmasıyla, tez ve önermelerinin görmezden gelinmesiyle ayakta kalamayacaktır. Hiçbir ittifak pozisyon hatırlatmasıyla, devamlı çatladı çatlıyor ihbarlarıyla, zamana oynamayla, şartların kollanmasıyla varlığını devam ve idame ettiremeyecektir. Samimiyet, safiyet, fedakârlık ve  dürüstlük olmadan eşitler arası ilişki sürdürülemeyecektir. AK Parti içinde ittifak çabalarını dinamitlemek için sürekli faaliyet içinde olanlar sevinç taklaları atabilirler, heyetler görüştü görüşmedi, oldu olmadı, yasal zemin vardı yoktu tartışmalarına son vermenin vakti gelmiştir. Bu kronikleşmiş süreci uzatmanın anlamı ve âlemi yoktur. Parti olarak 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimleri’ne yönelik herhangi bir ittifak beklentimiz, ittifak arayışımız, ittifak niyetimiz geldiğimiz bu aşamada artık kalmamıştır. Oyalanmaya, milleti aldatmaya, sabırları sınamaya, umutlarla oynamaya lüzum da yoktur. Mahalli İdareler Seçimleri’ne kendi adaylarımızla, kendi amblemimizle katılıp, Türkiye’nin her seçim bölgesinde demokratik mücadelemizi Allah’ın izniyle yapacağız.

Danıştay’a destek      

-Milli kimlikten ne anladıkları şaibeli: (Andımız tartışması) Danıştay 8. Dairesi çözülme sürecinin kötü bir hatırasını söküp atmıştır. Takdir ve tasvip ediyoruz. Çözülme sürecinin kamburlarından kurtuluşun parlak bir müjdesi ortaya çıkmıştır. Malum şahıslar diyor ki, “Öğrenci Andı’nın okutulması veya okutulmaması yasama veya yürütmenin işidir.” Tamam da yargıya intikal etmiş bir konunun vuzuha erdirilmesi yanlış mıdır? Diyorlar ki, Danıştay, anayasa ve yasalara aykırı karar vermiştir. Bu nasıl bir saptırmadır? Papaz kararına ses çıkaramayanlar, ‘Andımız’ın okunacağını duyunca ayağa kalkmışlardır. Bu tespiti yapanların milli kimlikten ne anladıkları şaibelidir. Andımız etnik bir ifade değildir. 

-Ne faşist ne de kafatasçıyız: Bize kırmızı çizgi hatırlatması yapan, içindeki MHP husumetini saklayamayan gafiller, unutmasınlar ki, MHP’nin kıpkırmızı çizgisi Türklüğün varlığı ve bekasıdır. Türkçülüğe karşı çıkıp Kürtçülüğü özendirenler kime ne anlatıyorlar? Ninni diye “Ne mutlu Türküm diyene”yi dinledik. Biz ne faşist, ne kafatasçı, ne de ırkçıyız, hiç de olmadık. Bir asır önce yapılan tartışmaların millet ve memleket muhaliflerince ısıtılıp tekrar gündeme getirilmesi tuzaktır, tertiptir, oyundur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk Türktür; “Ne mutlu Türküm diyene” sözünü bayraklaştıran Türk milletinin gür, güçlü ve kahraman sesidir. 

 

‘Cumhur İttifakı yerinde duruyor’

Bahçeli, grup toplantısının  ardından gazetecilerin  “Sözlerinizden Cumhur İttifakı’nın tümüyle bittiğini mi, yerelde ittifakın bittiğini mi anlamalıyız” sorusuna “Cumhur İttifakı yerinde duruyor, yerel seçimde ittifak yok” yanıtını verdi. Daha önce İstanbul’da aday çıkarmayacaklarını açıklayan Bahçeli, gelinen duruma ilişkin de “Her seçim bölgesinde kendi adayımızı açıklayacağız. İstanbul’da aday çıkaracağız” dedi.

‘Kaşıkçı alenen ve adice katledildi’


Cinayette tüm okların Veliaht Prens’i işaret ettiğini söyleyen Bahçeli, “kaşıkçı alenen ve adice katledilmiştir” dedi. Başkonsolos’un Viyana Sözleşmesi’ne sığınarak kaçması ve bunun seyredilmesini “skandal” olarak tanımlayan Bahçeli, “Suç mahali Türkiye’dir. Yargı sahası da Türkiye olacaktır. İslamı istismar eden hiçbir ülke zalimlerle kol kola girerek, petrodolarları peşkeş çekerek varlığını uzun süre devam ettiremez” dedi.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler