Trafik Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik teklifi görüşmelerinde 'RTÜK' tartışması

TBMM Genel Kurulunda, Karayolları Trafik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

MHP Grubu adına söz alan Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, teklifle, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ile Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden geçmeleri yasak olmasına rağmen 2 Kasım 2016'dan bu maddenin yürürlüğe gireceği tarihe kadar geçen araçlara verilen idari para cezalardan vazgeçildiğini anımsattı.

'GEÇİŞ İHLALLERİYLE İLGİLİ TÜM CEZALAR SİLİNSİN'

İhlallere ilişkin gerekli tedbirlerin alınması ve hakkaniyete uygun düzenleme yapılması gerektiğini ifade eden Kalaycı, köprülerden geçiş ihlalleriyle ilgili tüm cezaların silinmesi konusunda da yoğun talep bulunduğunu aktararak, "MHP olarak, özellikle yolcu ve yük taşımacılığı yapan kamyonlara ve otobüslere yönelik uygulanan cezaların bir defaya mahsus silinmesi görüşündeyiz." dedi.

BÜTÇE GÖRÜŞMELERİNE KATILIM AZLIĞI ELEŞTİRİSİ

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu da bütçe görüşmelerinin en üst düzeyde katılımla gerçekleşmesi gerekirken, geleneğin bu yıl bozulduğunu ve bu durumun, Türk milletine karşı bir saygısızlık olarak görüleceğini savundu. Nuhoğlu, "Yeni Türkiye' diyerek, partili Cumhurbaşkanlığı sistemini, başından beri söylediğimiz gibi, tek adam rejimine dönüştürmek ve TBMM'yi devre dışı bırakmaya çalışmak hiç kimseye bir fayda sağlamayacaktır." ifadelerini kullandı.

HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu, teklifin, seçim yatırımı amacı taşıdığını ve mali disipline aykırı maddeler bulunduğunu savundu.

'AKP 2010'DAN SONRA MÜTHİŞ BİR BECERİKSİZLİK İÇERİSİNE GİRDİ'

AKP dönemlerinde bir efsane yaratılmadığını iddia eden Katırcıoğlu, "AB ile ilişkilerin daha yakın olduğu dönemlerde, yüksek büyüme oranları yakalandınız ama 2009-2010'dan sonra Türkiye ekonomisini yönetmek konusunda affedersiniz müthiş bir beceriksizlik içerisine girdiniz." diye konuştu.

'PARTİ DEVLETİ TARTIŞMASI'

Her yetki Cumhurbaşkanına devredilerek parti devleti oluşturma yolunda ilerlendiğini belirten Katırcıoğlu, bu durumun çok tehlikeli olduğunu savundu.

Sataşma gerekçesiyle söz alan AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Katırcıoğlu'nun ifadelerini reddettiklerini belirterek, "Türkiye demokrasi tarihinde, biz bir parti devleti meselesi gördük. Böyle tanımlamanın bu ülkeye çok büyük bir haksızlık olduğunu düşünüyorum." dedi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, "Evet, 1950'ye kadar olan dönemde Türkiye'de bir tek parti vardı. Merhum Menderes, Celal Bayar dahil, şu anki Cumhurbaşkanı'nın dedesi dahil herkes o partinin içindeydi. Dolayısıyla şu an AK Parti Grubuna mensup ve diğer partilere mensup arkadaşlarımızın da büyükbabaları ya da onların babaları bu partinin içindeydi. O parti devlet partisiydi, parti devleti değildi Türkiye." ifadelerini kullandı.

Bir ülkede seçimlerin yapılıyor olmasının o ülkede demokrasinin tıkır tıkır işlediği anlamına gelmeyeceğini söyleyen Altay, "Burada buz gibi, bal gibi parti devleti vardır ve millet bundan rahatsızdır." diye konuştu.

Yeniden söz alan AKP Grup Başkanvekili Zengin, Türkiye'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın varlığının en birleştirici unsur olduğunu ifade ederek, "Bu ülkede hiç kimse tek parti hükümetleri ile AK Parti'yi özdeş hale getiremez, bunu söyleyemez." dedi. 

Tartışmanın devam etmesi üzerine TBMM Başkanvekili Şentop birleşime ara verdi.

'TÜRKİYE ÇOK GERGİN'

CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, Cumhurbaşkanı'nın, özellikle 2010'dan sonra toplumu gererek, kutuplaştırarak, neredeyse sinir uçlarına dokunarak Türkiye'yi seçime götürdüğünü belirtti.

"Türkiye çok gergin." diyen Bekaroğlu, "(Bizden birisi konuştuğu zaman ne derse doğrudur, öbür taraftan birisi konuştuğu zaman ne derse yanlıştır) Böyle gidiyor. Herhangi bir insan bunu derse sorun değil ama Sayın Cumhurbaşkanı'nın demesi çok ciddi problem." dedi.

Teklifin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanarak, birinci bölümünde yer alan maddelerin görüşmelerine geçildi.

FOX TV VE HALK TV'YE VERİLEN CEZALAR

<haber-dikey:1182647,1182604>

HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, görüşmeler sırasında yerinden söz alarak, RTÜK tarafından, Fox Tv'ye 1 milyon, Halk Tv'ye 80 bin lira para cezası; Fox Tv'deki akşam haberlerine üç kez, Halk Tv'deki programa beş kez yayın durdurma cezası verildiğini hatırlattı.

Bilgen, "Bu tablo, doğrudan muhalefeti engelleme, medyayı baskı altına alma olarak yorumlanabilecek bir uygulamadır." dedi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, RTÜK'ün bir yıl öncesinden şikayet edilmiş programlarla ilgili karar vermediğini ifade ederek, "RTÜK'ün böyle apar topar bir karar vermesi Cumhurbaşkanının talimatına uymak değil de nedir? RTÜK üyelerini iş ahlakına davet ediyorum." diye konuştu.

RTÜK üyelerinin TBMM tarafından seçildiğini, bir kimsenin "kapı kulu" olmadığını dile getiren Altay, "Bana da bunun için dava açabilir. Hatta RTÜK, 'Hiçbir televizyonda Engin Altay'ın Mecliste yaptığı konuşmalar gösterilmeyecek.' de diyebilir. Demezlerse Allah belalarını versin. Böyle bir şey kabul edilemez. Burası muz cumhuriyeti değil." değerlendirmesinde bulundu.

'DÜN YİNE HAZRET TÜKÜRÜYOR'

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile yaşadığı tartışmayı anımsatan Altay, "Dün yine hazret kükrüyor, 'Bunun hem tazminatı olacak hem cezası olacak.' diyor. Bir Cumhurbaşkanı bu lafları edecek ve burada arkadaşlar, 'Türkiye'de tıkır tıkır demokrasi var.' diyecek. Siz bizim aklımızla alay mı ediyorsunuz?" dedi.

<haber-dikey:1182375>

"Ne Özgür Özel'i ne de bir başkasını susturmaya Tayyip Erdoğan'ın gücü yetmez, yetmeyecek." diyen Altay, şöyle konuştu:

'VALLAHİ DE SİNMEYECEĞİZ, BİLLAHİ DE SİNMEYECEĞİZ'

"Milli Savunma Bakanının, bir milletvekiliyle polemiğe girmesi yanlış. Sayın Özel hakaret etmemiş, doğruları söylemiş. Hal böyleyken Özgür Özel'e 500 bin liralık tazminat davası açmakla, Halk TV'ye ve Fox Tv'ye böyle cezalar, yayın durdurmalarla Türkiye'nin susturulacağı zannediliyorsa, tek tük kalmış yandaş olmayan medyanın bu şekilde susturulacağı, muhalefetin bu şekilde sindirileceği zannediliyorsa vallahi de sinmeyeceğiz billahi de sinmeyeceğiz. Bedeli ne olursa olsun Türkiye'de olup biteni milletle paylaşmaya, haksızlıklara karşı durmaya, eğriye eğri demeye devam edeceğiz. Öyle tazminatla, kapanma cezasıyla, para cezasıyla Erdoğan'dan korkacak bir tek CHP'li yok."

RTÜK'ün, kanunların kendisine imkan verdiği yaptırımları uyguladığını söyleyen AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, "Bence kimse korkmasın, bu ülkede korkarak siyaset yapan da bu Mecliste kalmasın. Biz de hiçbir şeyden korkmuyoruz. Korkanlara zaten bu millet asla prim vermez. Ancak madem korkmaktan bahsediyorsunuz, bence dönüp kendi içinize bakın; kendi içinizde korktuğunuz için doğru adamları aday yapmaktan korkuyorsunuz, konuşturmaktan korkuyorsunuz'' dedi.

Zengin'in bu sözlerine Altay, "Bizim adaylarımızdan çok erken korkmaya başladınız, bizim kimi aday göstereceğimize de karışın da tam olsun." karşılığını verdi. 

'ERDOĞAN KORKACAKSA SUSAN TÜRKİYE'DEN KORKSUN'

Zengin'in ''Biz korkularla hayatımızı yönetmiyoruz. Siyaseti korkuyla değil cesaretle yapıyoruz; size de tavsiyemdir." sözlerine karşılık Altay, şu ifadeleri kullandı:

"Konuşan Türkiye'den korkmasına gerek yok. Tayyip Erdoğan korkacaksa susan Türkiye'den korksun, millet susuyor şimdi. Biz hiçbir şeyden korkmuyoruz. Türkiye'de bir korkan var; sokağa 3 bin kişiyle çıkan, 3 bin polissiz bir yere adım atmayan... Meclise bin polis, 5 helikopterle gelen Erdoğan'dır korkan."

Zengin ise, "Sayın Cumhurbaşkanımız sadece ve sadece Allah'tan korkar, bu kadar." karşılığını verdi.