AKP Sözcüsü Ömer Çelik’ten MKYK sonrası açıklama

AKP Sözücü Ömer Çelik, İstanbul seçimleri ile igili "Birleştirme tutanakları ortaya çıktığı zaman o süreçten sonra itiraz hakkımızı kullanma hakkımız var. Belli bir sürenin geçmesi gerekiyor. YSK’nın o işlemi gerçekleştirmesine bağlı. İtiraz hakkımız vakit geçirilmeden kullanılacaktır" dedi.

Yayınlanma: 12.04.2019 - 18:10
Abone Ol google-news

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, parti MKYK'sının ardından açıklamalarda bulunuyor. Çelik'in açıklamalarından satır başları şu şekilde:

"ABD'den yapılan açıklamalar devam ediyor. S-400 konusunda adını vermeyen bir yetkiliden hemen ber gün bir açıklama geliyor. Bizim için tartışılması gereken meseler bir NATO müttefiğinin ulusal güvcenliğini tehdit eden bir oluşuma ABD'nin silah göndererek yardımcı olmasıdır. Bu konuşulmak yerine başka konular gündeme getiriliyor. Bu teröristlerin ABD askerleriyle fotoğraf çektirdiğini görüyoruz. FETÖ'nün yaşadığı ABD'de bir karakola bile çağrılmadığını görüyoruz. ABD'li yetkililer bu desteğin DEAŞ ile mücadele için verildiğini belirtiyor ancak aynı yetkililer DEAŞ'ın bittiğini söylüyor. Rusya ile anlaşma yapılana kadar Türkiye'ye bir teklif sormayan ABD'nin biz anlaşmayı yaptıktan sonra Patriot'ları öne sürmesi makul değil. Silah rekabeti başka bir şeydir. NATO müttefikliği başka bir şeydir. İlk önce onlara başvunulmuştu. Türkiye NATO'nun vazgeçilmez bir ortağıdır. Türkiye'yi tartışmak NATO'yu tartışmak demektir.

F-35 uçağı projesinde Türkiye'yi sorgulamaya getirmek doğru bir davranış değil. Türkiye ile ABD arasında güvene bağlı bir ilişki vardır. Her zaman için ortak çıkara dayalı anlayışlar üretmiştir. Müttefiklerden beklentimiz ekstra hassasiyet göstermelerine gerek yok, müttefiklik ilişkilerinin kısa vadeli ve tek taraflı değiştirmek kimsenin faydasında değildir.

SUDAN'DAKİ DARBE, LİBYA'DAKİ DURUM

Sudan'daki beklentimiz halkın demokratik taleplerinin yerine gelmesidir. Kısa dönemde demokratik sürecin çalışarak bunun geride bırakılmasını istiyoruz. Mısır'daki süreci yapanların Libya'da da çalışmalar gerçekleştirdiğini görüyoruz. BM Genel Sekreteri Libya'yken çatışmaların yaşanması üzücü bir durumdur. Çatışmaların durması elzem. Libya'daki meşru hükümeti desteklemeye devam ediyoruz.

İSTANBUL SEÇİMLERİ

CHP, YSK'ya baskı yapıldığını ifade ediyor. YSK bütün yargı camiasında olduğu gibi millet adına karar veriyor. Onlar bağlı oldukları kararlar çerçevisnde karar verecekler. YSK hiçbir partinin tüzüğüne karar vermeyecek. CHP'de hukuk devleti anlayışa saygı göstermiyor. Hukuk yoksa hiçbir kurum meşruiyetini icra edemez. Dolayısıyla YSK’ya baskı yapmak, hukuka dönük olarak meşruiyetle kavga etmek olduğu gibi, konuşanların kendi partilerinin meşruiyetini de tartışmak gerekiyor. Sürece saygısı olmayanın sonuca da saygısı yok.

CHP Genel Başkan(ının yapacağı çalışmaları görüyoruz ki CHP adayı yapmaya soyunmuş. CHP adayı birilerinin bedel ödeyeceğinden bahsediyor. Şu anda içi kaynayan yerin orası olduğu görülüyor. Genel başkanlarının yapacağı faaliyetler adayları tarafından yürütülüyor. Dillerinde sakıncalı bir şey var. Ne zaman bir tartışma olsa CHP geleneğidir rejim krizine çevirmeye çalışıyorlar. Demokrasi krizi diyorlar, ekonomik krize selam çakıyorlar. Doğrusunu söylemek gerekirse hiç yakışmıyor. Hukukun cevaz verdiği bir süreç rejim krizi olarak gösterilmez. Yine bir takım dışarıdan gelen seslere, esas duruşa geçerek Türkiye’nin rejimiyle ilgili, ekonomisiyle, dış politikasıyla ilgili kriz olacağını söylemek bir siyasi partiye yakışmamaktadır.

İTİRAZ HAKKI NE ZAMAN KULLANILACAK?

Birleştirme tutanakları ortaya çıktığı zaman o süreçten sonra itiraz hakkımızı kullanma hakkımız var. Belli bir sürenin geçmesi gerekiyor. YSK’nın o işlemi gerçekleştirmesine bağlı. İtiraz hakkımız vakit geçirilmeden kullanılacaktır.

Hepimiz siyaset yapıyoruz. Hepimizin her konuşması, hukuk karşısında devlet adamlığı yönünden bir testtir. Siyasetçinin görevi puslu havayı dağıtmak aydınlık ifadeler kullanmaktır. Büyükçekmece’de söylediği gibi, ‘duydum, rüyama girdi’ bu böyle olmaz. Varsa ellerinde bilgi-belge, bunun yargıya intikal etmesi lazım. Bu şekilde siyasi sorumluluk olmaz. Ellerinde bilgi-belge varsa hemen yargıya başvursunlar.

Biz olağanüstü itiraz yoluna başvuruyoruz. Bunlar yeni icat edilen işler değil. Niçin bu itiraz süreçleri açılmış? Kanun koyucu ön görmüş ve bunları icat etmiş.

AK Parti Genel Merkezi’nde Türkiye bülteni diye yayın organımız var. onun dışında herhangi bir yerde çıkanı bizimle alakası yok. AK Parti’yi AK Parti’nin görüşleri bağlar. Genel başkanımızın görevlendirdiği kişiler bağlar. İstediğiniz medya organını tehdit etmeden eleştirebilirsiniz. Eleştiriye gücünüz yetmiyorsa aileleri hedef gösterme yanlışına düşmemesi lazım. CHP hala bundan ısrar ediyorlar. Asıl hedef gösterme budur. Danıştay cinayetine örnek vermek büyük bir sorumsuzluktur. Bu yaklaşım eleştiri değildir maalesef yanlış şeylerin hatırlatılmasıdır."

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler