Olaylar Ve Görüşler

Sağlıkta Şiddet: Nedenleri için çözüm yolları üretilmeli

16 Ekim 2018 Salı

Şiddet bir halk sağlığı sorunudur. Sadece sağlık çalışanlarını değil toplumu da etkilemektedir. Bu amaçla, Sağlık Bakanlığı, sendikalar ve Türk Tabipleri Birliği ve diğer sağlık meslek kuruluşları bir araya gelerek uzun vadeli bir şiddet önleme programı hazırlamalıdır.

Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımına göre şiddet kişinin kendisine, bir başkasına veya bir gruba karşı yaralama, ölüm, psikolojik zarar, gelişme geriliği ya da ihmal ile sonuçlanan (ya da sonuçlanma olasılığı yüksek olan) kasıtlı güç kullanımı tehdididir (WHO, World Report on Violence and Health).
Her yıl 25 milyon kişinin iş ortamında şiddete maruz kaldığından söz edilmektedir (Elliot, 1997). “Sağlık Sektöründe Mesleksel S¸iddet” (2002) raporuna göre tüm şiddet olaylarının yüzde 25’i sağlık sektöründe gerçekleşmektedir (ILO, 2002).
Eğer bir şiddet eylemi toplumda kabul görüyor ise meşrulaşmış bir eyleme dönüşebilmektedir. Bu tür toplumlarda şiddete başvurmak sorun olarak görülmenin aksine, sorunları çözmek için ilk başvurulan eylem biçimi olarak kabul görmektedir. (Ergil, 2001).

S¸iddetin sıklıgˆı ve özellikleri
Türkiye’de sağlık çalışanlarına yönelik Alçelik ve arkadaşlarının (2005) yaptığı çalışmada, hemşirelerin yüzde 60.3’ünün şiddetten etkilendiği belirtilmektedir.
Bunlar; 24 saat kesintisiz hizmet verilmesi, stresli aile üyelerinin varlığı, aşırı kalabalık/rahatsız ortamlarda çalışılması, ilaç, alkol ya da şiddet öyküsü olan psikiyatrik hastalık tanısı almış kişilerle çalışma, vardiya halinde veya tek çalışma, sağlık bakım endüstrisinde maliyeti azaltma girişimleri nedeniyle hizmet sunumuna yansıyan eksiklikler, saldırgan davranışla baş etme konularında sağlık bakım personelinde eğitim ve deneyim yetersizliği, çevresel ortamın kötü olması (koridor/odalar/park yerleri/servisler/diğer ilgili alanların kötü ışıklandırılmış olması), toplumun şiddet içeren davranışlarının yasalarla sınırlanmamış olması vb. şiddet riskini arttıran faktörler arasında yer almaktadır (Yeşildal, 2005; Altıntaş, 2006).

S¸iddetin önlenmesi
S¸iddete karşı alınacak önlemlere ilişkin birincil korunmada, öncelikle şiddetin hoş görülmediği bir ortamın oluşturulması, işyerinde meydana gelen şiddet olaylarının, şiddet türüne bakılmaksızın suç sayılma- sı, bunun için gerekli yasal altyapının oluşturulması gerekmektedir (Dursun, 2012).
Özellikle hekimlerin itibarını sarsan ve hedef haline getiren bu ülkenin en yetkili ağızlarından gelen açıklamalar unutulmuyor:
“Mecburi hizmete gelen doktorları ağaca bağlayın, kaçmasınlar” (Kenan Evren)
“Ne verirseniz verin bu doktorların gözü doymaz.” (Dr. İmren Aykut)
“Doktorların eli hastaların cebinde.” (Recep Akdağ)
“Doktor efendi zamanları bitti.” (Recep Tayyip Erdoğan)

Güvenlik önlemleri
- S¸iddet anında güvenliğe haber verebilmek için “Acil C¸ağrı Butonları” olmalı.
C¸alışma S¸artlarının Düzeltilmesi
- Fiziki ortamın düzenlenmesi.
- İş yoğunluğunun azaltılması.
- Personel sayısının artırılması.
Özlem Duğan, sağlıkta şiddet haberlerinin basına yansıması konulu doktora tezinde; sağlıkta şiddet haberleri sosyal sorumluluk kuramı çerçevesinde değerlendirdiğimizde haberlerin etik ve sosyal sorumluluk kuralları gözetilerek hazırlanmadığı, gazetelerin sosyal sorumluluktan uzak bir biçimde habercilik yaptığı sonucuna varmıştır.
Sonuç olarak şiddet bir halk sağlığı sorunudur. Aynı zamanda sadece sağlık çalışanlarını değil toplumu da etkilemektedir. S¸iddetin yok olması beklenemez. Ancak oranı düşürülebilir. Bu amaçla, Sağlık Bakanlığı, sendikalar ve Türk Tabipleri Birliği ve diğer sağlık meslek kuruluşları bir araya gelerek uzun vadeli bir şiddet önleme programı hazırlamalıdır.

Ali Özyurt
Türk Tabipleri Birligˆi yüksek
Onur Kurulu üyesi



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları