Toplumlar büyük insanlarıyla, büyük önderleriyle var olurlar. İnsanlık, tüm toplumların birikiminden yararlanarak ona yeni yöntemler, hedefler, örgütlenmeler katarak kendisine yönelik dayatmalara karşı direnerek büyür.
Dünyayı egemenliğine alma iştahıyla tüm toplumlara ve değerlere saldıran küresel emperyalizmin dayatmaları karşısında toplumların direnişleri, kendi değerlerine, önderlerine sahip çıkamadıkları için başarılı olamıyor.
Ulusumuzun ve yurdumuzun yeniden yaratıcısı, 20. yüzyılın büyük devrimcisi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetine sahip çıkmak insan olanın boynunun borcudur.
Bugün 10 Kasım, “Biz, Batı emperyalistlerine karşı yalnız kurtuluş ve bağımsızlığımızı korumakla yetinmiyoruz. Aynı zamanda, Batı emperyalistlerinin, güçleri ve bilinen araçlarıyla, Türk milletini, emperyalizme araç olarak kullanmak istemelerine engel oluyoruz. Bununla, bütün insanlığa hizmet ettiğimize inanıyoruz,” diyen Atatürk’ün dünyaya veda ettiği gün...
Düşüncesini yaşama geçirmek için halkın bilinçlendirilmesi ve örgütlendirilmesi eylemi... Dünyanın başka ülkelerinde yaşananlardan çıkarılan derslerin, deneylerin aktarımı olan kuramsal birikim... Dinsel dogmaların bataklığında miskinleştirilmeye karşı, bilinçli, örgütlenmiş ulusun egemenliği... Katıksız, kararlı bir yurtseverlik... İşte o!..
Bizim kuşağın Atatürk’ü öğrendiği kitaplar deyince Tek Adam (Şevket Süreyya Aydemir), Çankaya (Falih Rıfkı Atay), Atatürk (Yakup Kadri Karaosmanoğlu) ve Atatürk: Bir Milletin Yeniden Doğuşu (Lord Kinross) geliyor aklıma. Bu başucu kitaplarıyla 68’in gençleri, küllerinden doğan bir ulusun tam bağımsızlık temelinde laik bir toplum yaratılması kavgasına sahip çıktı.
Daha sonraki yıllarda onu anlama, anlatma kaygısıyla aydınlarımız, Ceyhun Atuf Kansu (Halk Önderi Atatürk), Attilâ İlhan (Hangi Atatürk?, O Sarışın Kurt), Metin Aydoğan (Mustafa Kemal ve Kurtuluş Savaşı, Atatürk ve Türk Devrimi) kitaplarıyla buluşturdu bizi.
Yakın zamanlarda Atatürk hazinemize Orhan Karaveli (Atatürk Babam ve Ben), Hıfzı Topuz (Bana Atatürk’ü Anlattılar), Emre Kongar (Devrim Tarihi ve Toplum Bilinci Açısından Atatürk), Şerafettin Turan (Kendine Özgü Bir Yaşam ve Kişilik Mustafa Kemal Atatürk), Bilal N. Şimşir (Doğunun Kahramanı Atatürk), İlker Başbuğ (Mustafa Kemal), Erol Mütercimler (Fikrimizin Rehberi), Mustafa Balbay (Dünya Lideri Atatürk) değerli katkılar yaptı. Yılmaz Gürbüz, Mustafa Kemal’in Romanı’nda (5 cilt) onu anlattı. Birçok yazarımız (Adnan Binyazar, Hüseyin Yurttaş, Sevgi Özel, Hidayet Karakuş...) Atatürk’ü çocuklarımız için yazdı.
Yazıp söylediği tüm belgelerin sunulduğu Atatürk’ün Bütün Eserleri (30 cilt) onu kendisinden anlamaya çalışanlar için bir hazine olurken Nutuk (Söylev) şimdiki kuşakların anlayacağı biçimde birçok yayınevince sunuluyor.
Yılmaz Özdil’in Mustafa Kemal adlı yapıtı, onu her kuşaktan insana olanca gerçeğiyle, sevimli bir dille tanıtırken müthiş ilgi çeken içeriğiyle Atatürk adını “mücevher taş”a yazdırmayı amaçlıyor.
Ulusal tarihimize damgasını vuran, insanlık tarihine unutulmaz katkısı olan, Erdal Atabek’in deyişiyle “dünyayı değiştiren” Atatürk’ü kendi sözüyle analım:
“Ulusun bağımsızlığını gene ulusun kesin ve dirençli kararı kurtaracaktır.”

*

Bugün açılan “TÜYAP 37. İstanbul Kitap Fuarı”nda üç yeni kitabım var:
Nazi Kampları (Akılçelen Kitaplar),
Tevfik Fikret (Telgrafhane Yayınları, 10. salon 101/C, 18 Kasım Pazar, saat 15-17),
Büyük Oğul Efsanesi (Bilgi Yayınevi, 3. salon 303, 16 Kasım Cuma saat 12-15).