Adnan Dinçer

Futbol ve iş

10 Haziran 2020 Çarşamba

Futbol oyun mu, sanat mı, yoksa iş mi? Zoraki iş oldu artık. UEFA Başkanı Aleksander Ceferin, futbolun iş tarafını kullanarak adeta ortamı manipüle ediyor! Ülkemizde 18 ile 50 yaş arasındaki 5 milyon kişi 50 milyon TL bahis oynuyor. 40 milyon TL de yasa dışı (Bilgiler Tuğrul Akşar’dan alınmıştır). Yani daha açık deyimle futbol artık oynanmak zorunda kalmıştır. Rakamlara dayalı parasal yanı, futbolu sadece medya adına oynatmak ve negatif olanlarla sürdürmek zorunda bırakıyor. Beni ürküten taraf dünyada ve ülkemizde bu kadar çıkara dayalı pastanın bu kadar büyük olması ve en az payı futbolun alması. O zaman da tribün için değil sözde endüstriyel olarak adlandırılan ama içinde olmadığım sektörün kendi özkaynağımıza ihtiyacı olan sürecidir. Futbolun moral ve itici gücü olan bağışıklık, rekabet gücü, artık kişiler ve toplumsal olarak bize haz vermemektedir! Öyle ki, uluslararası müsabakalarda dahi rekabet eski gücünü kaybetmiştir. Bunu en çok para, reklam adına giyilen farklı renkli formalardan anlamak mümkündür. Geliri 324 milyon olan ve sadece yılda yüzde 5 artan pay ile Spor Toto Teşkilatı’nın 88 milyonunu kulüplere veren bir sistemde, “Korona neyin yolunu kesti” diye düşünmek lazım!

Eski heyecan yok

Korona ile liglerde artık eski heyecanın yaşanması olanaksızdır. Almanya ortada. Oynanan lig heyecan vermemekte ve kulüpler zorlu ekonomik koşullarda geçmişin rekabet heyecanına dahi ulaşamamaktadır! Bahis sektörü futbolu kucaklamaya hazırdır, yoksa yapılan baskının ne olduğunu bilsek de, futbol oynanacaktır yanlış olarak, eksik olarak, yoksa battık!

İş yanı böyle olsa da, oyun yanı bize yetiştirme ve eğitim açısından oyun olma  şansını vermektedir. Aylardır futbol heyecanını yaşamayan, kuru sözler ve yazılarla gündemi tutmaya çalışanlar, daha çok geçmişin yanlışlarına takılsalar da tatmin olmuş değiliz toplum olarak! Felsefi anlamda üç büyükler efsanesine dönmeye vakit bulanlar, gençlere yaşanmışlıklar aktarımı yaparlarken endüstriyel yapının futbolumuzu nasıl yozlaştırdığını da hissetirmektedirler kısmen olsa da. 

Yeni bir futbol gençliği

Doğanın neleri yitirdiğini ve buna karşın sıranın insana gelen düzenlere, yasaklara ve korona bahanesiyle 65 yaşın futbol yıldızı olanlarına dahi gelen veteranlar yokluğuna sebep olan geri viteslerin dağıtacağı şanzıman günlerindeyiz. Ben sadece kendi dünyamı savunuyorum ve görev kabul ediyorum. Bu acı hareketsizliğe dayanacak pestil ruhlara ilgisiz kalanlara şunu hatırlatayım. Zaten kilitlenen bir futbol dünyamız var. Bırakın 65’liklerin sağlıklı olanları sizi yeni eserleri ile futbol eğitimi verip, yeni bir futbol gençliği üretsinler. Bu gençlerin aslında yaratıcılığının önünü açmaktır. Bazı fırsatlar değerlendirilirse eser olur.

Borç içinde gelir bulamayan batık kulüpler ile futbol eğitimi yeni bir zorlama şans olarak önümüzde duruyor. Suyun boğduğunu, ateşin yaktığını yaşamadan öğrenemezsiniz. Filozof ne demiş? Hayatta yediğiniz kazıkların toplamına bileşke denir! O kazığı da ancak 65’likler yaşadı! Sizlere bileşke fırsatı ile futbol bir oyundur diyerek yaratıcılığınıza, heyecanınıza geri dönün diye bir kez daha hatırlatır!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Nihayet 20 Nisan 2024
Beşiktaş’a benzemek! 14 Nisan 2024
Bilen yönetsin! 13 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları