\n\n\n

5 puanlı son sıradaki A.Gücü ile 25 puanlı ilk sıradaki F.Bahçe oynayınca farklı bir skor beklemek yanlış olur. 25’lik F.Bahçe ne kadar kötü ve disiplinsiz oynasa da 5’lik A.Gücü ile arasındaki dağlar kadar tecrübe ve kalite farkı sayesinde öyle böyle kazanır. Aşağıda yazdıklarım 25’lik için eleştiri dolu olsa da bir başka noktayı göz ardı etmemeliyim. Gün içinde açıklanan iddianame üzerine son dakika haberleri ve yorumlar sonrası bu maça çıkmak da takımı bu maça kafa olarak çıkarabilmek de hiç kolay değil. Allah Aykut Hocaya yardım etsin. F.Bahçe bu kadro ile oynayınca kalite sorunu çok sırıtıyor. Takım oyunu adına disiplinden uzak futbolcular kaliteyi düşürüyor. Mesela Stoch. Gol atabilir ama çok dağınık ve yersiz çırpınışlarla gereksiz efor harcıyor. Kaleyi her gördüğü yerden şut atmak istemesi olgunlaşmadığının kanıtı. “Dün gece 2 attı haklı çıktı” değil durum. Özer için geçen hafta da yazdım hep yazacağım. Serbest oynamak istediği için takıma zarar veriyor. Disiplinden çok uzak. Alex varken; o olmaz. F.Bahçe camiası; kendi içinden yetişen, yetenek fışkıran G.Antep’in Alex’i Olcan’a bu kadar şans tanımadı. Onun suçu neydi ki ?

Bu arada, Alex’in bu kadar el-kol hareketiyle takımı organize etmeye çalıştığına çok sık rastlamayız. Herkes ne yaptığını bilince o işine bakar takımına pozisyon hazırlar. Ama dün gece bir ara çıldırmak üzere olduğunu fark ettim. Takım o kadar telaşlı oynuyor ve hücuma çıkmakta o kadar sabırsız davranıyordu ki Volkan’dan başladı sonra döndü Selçuk ve Baroni’ye “Sakin” dedi. Kontrollü hücum istedi. Sonra döndü Özer’e “Ne işin var yanımda git kanadına” dercesine el-kol hareketleri yaptı. Bir de Hürriyet’in baskısı sertleşince oldukça gerildi. Tüm bunların arkası şu aslında. Kaliteyi arttıracak isimler Dia, Emre ve Mehmet yok. Ayrıca Gökhan Gönül de geçen sezonki kalitesine yüzde 50 dahi yaklaşamadı. İşte bu tür nedenlerle Bienvenu’yü eleştirmek yanlış olur. Bakın ilkyarıya, çok koştu adam çekti ama top aldığında etrafı sarı formalılarla kaplıyken yalnızlıktan kayıplara karıştı. Bu kadar mesafe katettikten sonra ikinci yarıya sağ açık başladı, daha çok koşup iyi işler yaptı. Gecenin yıldızları tartışmasız Ziegler ve Yobo oldu. Sonuçta kazanılmış kazanılmıştır. Böylesine karışık günlerin yaşandığı ve sanki her şeyin üzerine yoğunlaşmış havası yaratıldığı bir camiada ne futbolcu ne taraftar ne de yönetici olmak kolay değil.

e-posta: aural6dsmart.com.tr