Saat 22.15’ti, F.Bahçe, internet sitesinden, uzun zamandır beklenen ayrılığı duyuruyordu. “Teknik direktörümüz Ersun Yanal ile...” başlayan açıklamada, dostane bir üslup kullanılmış, gönüller kırılıp dökülmeden vedalaşılmıştı ünlü hoca ile. Gerçi, iş akdi biten Yanal, son bir kez Trabzon deplasmanında sahaya çıkacaktı. Peki, Ersun Hoca ile niçin Antalya maçı sonrası yollar ayrıldı? Ya da çokça dillendirildiği gibi aslında G.Saray derbisi sonrası bu karar alınmış, sırf, “G.Saray’a yenilip hoca gönderdiler” denilmesin diye mi açıklama ertelenmişti? 

Camianın önde gelenlerine sorduk. Ersun Hoca’nın ayrılışı G.Saray derbisi ile ilintili değil, bir tür birikim sonucu. Ne var ki film Antalya maçındaki kargaşa futbolu sonrasında kopuyor! Kargaşa futbolu demişken, fazla ayrıntıya girmeyeceğim; sırf Ozan Tufan’ın maç içindeki pozisyonlarına bakın ne demek istediğimi anlarsınız. Bir sağ ön, bir ön libero, bir ara stoper, olmadı sağbek. F.Bahçe yönetimine yakın bir dostum, “Pozisyonu değişmeyen tek oyuncu kaleci Altay’dı.. Bu kargaşa da ancak teknik direktör değişikliği ile çözümlenir görüşü ağır bastı” dedi. Elbette geçen hafta koltuğundan olan Yanal değildi. 5 maçta 5 yenilgi alan Kemal Özdeş Malatya’dan, bir türlü istikrarı sağlayamayan İsmail Kartal da Rize’den ayrıldı. Üstelik ilk kez bir sezon içinde 4 büyük kulüpten 3’ü teknik adam değiştirdi. Maddi açıdan çöken Türk futbolu, istikrarda da sınıfta kalmış durumda! 

Futbolun hali demişken; Rize Başkanı Hasan Kartal’ın Trabzon yenilgisi sonrası Trabzon Havaalanı girişinde güvenlik görevlileriyle yaşadığı tartışmayı duymuşsunuzdur. “Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz?” diye söze girip verip, x-ray cihazından geçmesini isteyen görevlilere saydırdı ağzına gelenleri. Geçen yılki G.Saray maçı sonrası sarf ettiği “Silahım yanımda olsa, hakemi vururdum” sözleri unutulmamışken. 

Elbette Kartal’dan B.Münih Başkanı Rummenige gibi davranmasını bekleyemeyiz. En azından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden Yılın Spor Yöneticisi ödülünü almış bir yönetici daha sakin olmalı. Ya da TFF ile Spor Şube, Hasan Bey’in kartvizitinden çekinmeden sporda düzensizliği önleme yasası olarak bilinen 6222’yi işletmeli. Nasıl mı? Aynı hareketi bir hakem yapsa TFF veya 6222 soruşturma açar mıydı? O hakemin meslek hayatı biter miydi? O zaman Hasan Bey’in ayrıcalığı ne?