Arzu Süzmen

Kötü bir oyun

13 Haziran 2016 Pazartesi

Amerikalı müzisyen Chris Isaak, 1989 yılında yayınlanan “Heart Shaped World” albümünde özellikle bir şarkıyla 90’ların en çok konuşulan isimlerinden biri olur: "Wicked Game"

Tabiri caizse, "kötü bir oyun"...

Şarkı, 1991'de Billboard Hot 100 listesinde 6. sıraya yükselir. Müziği ve Isaak'in acı çeken kadife sesi bir yana, insanları özellikle şarkının sözleri etkiler. Kadifenin acı çektiği daha önce de olmuştur belki ama, bu kez bam teli fena yerden vurulmuştur.

"Beni böyle hissettirerek ne kötü bir oyun oynuyorsun
Rüyalara sürüklemen ne fena
Daha önce hiç böyle hissetmediğini söylemen, ne kötü
Hayır, sana aşık olmak istemiyorum..."

Fotoğrafçı Herb Ritts yönetmenliğinde, dönemin en popüler modellerinden Helena Christensen eşliğinde, siyah-beyaz bulutlardan yükselen melankolinin insana saf haliyle geçebildiği, bir rüya-kabus sahilinde çekilen klipte "sana aşık olmak istemiyorum” diye haykıran adamın acısı insanlara çok dokunur. Klibin hikayesi ve aşk dedikoduları da yıllarca magazin basınına malzeme olur.

Aradan geçen yıllar gizemi azaltmaya yetmeyince, Chris Isaak 2015'de şarkının gerçek hikayesini Rock Hall'a verdiği bir röportajda şöyle anlatır: "Saat sabahın 4'ünde aradı ve bana gelmek istediğini söyledi. Evet dediğimde hata yaptığımı biliyordum aslında... Telefonu kapattığım andan, o eve gelene kadar geçen sürede bu şarkı çıktı. Şarkı, aslında sizin için iyi olmayan birine aşık olduğunuzda hissettiğiniz duygu durumu ile ilgili... Sanırım tam da bu yüzden insanların bam teline dokundu."

Bu kötü oyun, tanıdık geliyor mu? 

Kötü oyunları, stratejileri hisseder insan. Belki de sadece aşk için olanları görmezden gelmek işimize gelir. Bile bile lades demek, ateşe koşan pervanenin vazgeçemediği bir durumdur. 
Lakin kötülüklere direnmek gerekir. Kimi zaman hainlik öyle aşar ki düşüncemizin sınırları, ne yapacağımızı bilmek zorlaşır. Sonra, birden bir yürekli bir güruh çıkıverir insanın karşısına, gün aydınlanır.

Misal, İstanbul Erkek Lisesi öğrencileri bir olup: “Artık ses ol, ışık ol, yumruk ol!” diye haykırır. "İEL öğrencileri olarak mezuniyet gecemizde tepkimizi müdürün konuşması sırasında sırtımızı dönerek gösterdik. Okul müdürü Hikmet Konar'la birlikte okula yerleşmekte olan baskı ortamı bu davranışlarımızın temel sebebidir, yaptığı konuşmayla bir ilgisi yoktur ve başka şekilde yorumlanmamalıdır"  diye yaparlar açıklamalarını. 

Cesaret bu; yayıldı mı, çığ gibi yayılır. Galatasaray, Cağaloğlu, Vefa, Bornova Anadolu Lisesi, Kadıköy Anadolu Lisesi, Notre Dame de Sion, Çiğli Fen, Gazi Anadolu Lisesi öğrencileri de bildirilerini yayınlarlar gericiliğe, baskıya, kötülüğe karşı.

Chris Isaak, şarkısını “kimse kimseyi sevmiyor” diye bitirir. Belki doğrudur, belki yanlış. Ben karanlığa karşı umut olan gençleri seviyorum.
 

 
 
 
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları