Cüneyt Arcayürek

İsteyenin Bir Yüzü

02 Mayıs 2015 Cumartesi

Devlet Bahçeli, adını söylemek istemiyor. Konuşmasında “malum kişi” diye söz ediyor Saraylı’dan.
Bendeniz de sayın veya cumhurbaşkanım diyemiyorum. Malum kişi yerine dünden bugüne edindiği sıfatların önüne bir sayın veya başbakanım, cumhurbaşkanım koyamadığım için Bay RTE diye yazmayı yeğliyorum.
Diyebilirler ki sen Saraylı’ya sayın veya cumhurbaşkanım demesen umurunda mı?
Olabilir.
Lakin yüzde 12 oyla seçilen gerideki yüzde 48’in bir bireyi olarak tarafsızım ve her partiye eşit mesafedeyim diye yüksekten palavralar atan ve aleyhime durmadan davalar açan Bay RTE de benim umurumda değil!

***

Dün bu kez şoför esnafına kime verirseniz verin ama 400 vekil verin bana diye yağ çeken bizzat Bay RTE; Cumhurbaşkanı seçildiği 16 Ağustos günü parlamenter rejimin çöktüğünü söyledi.
Şayet ne idüğü belirsiz başkanlığını halka yutturmak için söylediği bu yalan doğruysa, bu çöküşü sağlayan, 12 yıl başbakanlık yapan bizzat kendisidir.
Artık motorun kaportası dökülen bir araba (dediği parlamenter rejime) aleyhine ses gelsin diye karaladığı sistemi palavra niteliklerle bu hale getireni görmek istiyorsa, Saray’daki bilmem kaç bin dolara alınan aynalardan birine baksın! Gerçeği görür.
Parlamenter sistemde yargısından yürütmesine dek üç erki emrine aldı. Yargıçların bile verdikleri kararlar nedeniyle tutuklandığı bir ülkeye dönüştüren, bugün hasetle saldırdığı CHP ve MHP liderleri değil herhalde.
Başbakanlığında dilediği gibi at oynatıyordu. Ülkeyi babasından miras çiftlik sanısıyla tümüyle eline geçirmenin peşinde.
Söz sahibi kurumların, örneğin askerin, üniversitelerin, sussun diye gırtlağına çöktüğü devletin her türlü yasalyasadışı olanağını kullanarak suspus ettiği medyanın, RTE’ye dik duramayan kurumların yokluğundan yararlanarak meydanı boş buldu...
...Hemen bütün konuşmalarında 12 yıllık iktidarındaki, ona göre başarılarını sıralayıp duruyor.
Milletin her kesimi ile konuşuyor, konuşacakmış.
Kendini övmek, kendi dışında söz sahibi kim varsa karalamak, dışlamak, kötülemek ve böylece başkanlık sistemi getirmek için ne olur kırmayın beni gibi söylemlerle 400 milletvekili istiyor.

***

Bay RTE’nin de Bay AD’nin de son bütün konuşmalarında bir amaç sırıtıyor.
Konuşmalarında barajı aşmamasını temenni ettikleri HDP’nin oyları üstüne yatarak Meclis’te diledikleri bir iktidar düzeni kurabilmek için bu parti aleyhine zaten provokasyon yapmaya can atan grupları kışkırtıyorlar.
Bu nedenle HDP’ye yönelik bu konuşmalara bakarak bu partinin bürolarına saldırıları kimin ve hangi örgütlerin becerdiğini aramaya da gerek yok.
Bay RTE’nin, örneğin HDP ile masaya oturmayacağını, oturursa devletin çökeceğini içeren son açıklaması provokasyona hazır insanları kışkırtan özde değil mi?
Aylarca HDP’yle bir masada oturup uzlaştıklarını birlikte kabul ve ilan ettikleri son Dolmabahçe mutabakat metnini de unutmuş görünüyor.

***

Hiçbir partinin değil, halkın yanında olduğunu vurgulayarak başkanlık sistemini halk için diye yutturmaya çalışıyor ve başkanlığı kendi için istemediğini söylerken inandırıcı olabilmek için...
...neredeyse “Başkanlığı kendim için istiyorsam namerdim” demediği kaldı.
Başkaları ne düşünür bilmiyorum ama bir kişinin isteği ile rejim değişikliğinin bu kadar ayağa düştüğü hiçbir dönem gelmedi, geçmedi bu ülke tarihinden.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları