Ey mümin, sabırlı olacaksın...

12 Ekim 2020 Pazartesi

Emir’ül müminin böyle buyurdu:

Müminin görevi, varlıkta şımarmamak, yoklukta sabretmektir. 

Gerçek mümin, acıyı bal eyleyendir.

Siz Cumhurbaşkanı olarak biliyorsunuz.

Aslında müminlere hitap ederken (iman edenler demektir), dinsel nasihatlar bildiren bir mürşittir.

Ulus ya da millet, artık ümmettir.

Yurttaş, mümin olmuştur. (Mümin olmayana yer yoktur.)

Medrese, üniversitenin yerine geçmiştir.

Müderris, profesörün yerini almıştır.

Tedrisat, eğitim demektir.

Emir’ül müminin Saray’da oturur.

Mümin sabredecektir.

Varlıkta şımarıklık yapmayacak,

Yoklukta sabırlı olacaktır.

Bu dünyadaki hayat geçicidir, ahret için bir imtihandır.

Bu dünyada zorluklara sabredenler ahrette ebedi refaha kavuşacaklardır.

***

Bu söylem, uzun bir süredir, şeyhlerin, hocaların, imamların halka telkin ettikleri bir öğreti.

Yoksullara çektikleri sıkıntılara katlanmaları için yapılan teselli.

Onların çektikleri acılara dayanabilmeleri için verilen umut.

Varlıklılar elbette şımarmazlar.

Onlar yeni ihaleler alırlar.

Maden ihaleleri alırlar, ormanları keserler, siyanür ya da asit havuzları kazarlar, toprakları zehirlerler.

Dolarla borçlandıkları yollar yaparlar, tüneller yaparlar, köprüler yaparlar, hastaneler yaparlar.

Asla şımarmazlar. Ellerini ovuşturur, işlerine bakarlar.

Yoksullar, pek de farkına varmadan bu borçları vergileriyle öderler, et alamazlar, kira ödeyemezler ama sabrederler.

Yoksullar çok sabırlıdır.

Yoksullar çok ama pek çok sabırlıdır.

Eğer onlar böyle pek çok sabırlı olmasaydı saraylılar Saray’da oturabilir miydi?

Saray’da oturup da sabır fetvası vermek kolay.

Siz Saray hanedanı, neden lüks uçaklarınızdan vazgeçmiyorsunuz?

Siz saraylılar, lüks arabalarınızdan, şatafatınızdan neden feragat etmiyorsunuz?

Siz sabır mı ediyorsunuz? Saray üstüne saray yaparken harcanan milyar liralardan neden rahatsız olmuyorsunuz?

Hanedandan Bakan Damat, neden artık yükselen döviz kurlarına bakmıyor?

Dolar 8 liraya çıkınca doğalgaza zam yapmıyor musunuz?

Elektrik zammı ne oluyor? Benzine mazota, otogaza zamlar otomatiğe bağlı değil mi?

Halkın günlük yaşamının ne denli zorlaştığını bilmiyor musunuz?

Esnafın çöktüğünden haberiniz yok mu?

İşsizliğin ne boyutlara ulaştığını görmüyor musunuz?

Üniversite bitirmiş, KPSS sınavlarını vermiş gençler artık iş aramaktan vazgeçiyor.

Gençliğin yurtdışında gelecek arayan kesimi yüzde ellilerin üstüne çıkmış. 

Bütün bunlara ne öneriyorsunuz?

Sabır. (Sessizce beklemek.)

Tahammül. (Sakince dayanmak.)

Tevekkül. (Başına gelene razı olmak.)

Bu toplum, bu insanlar bunlarla bugünlerin çöküşüne tanık oldu.

Bu toplum, bu insanlar bunlarla bugünkü çilenin altında eziliyor.

Ama siz de sizler de artık görüyorsunuz ki bundan ötesi yok.

Bunlar artık bitti.

Şimdi, olan biteni sorgulama zamanı.

Varlıklı nasıl varlıklı oldu” diye sorma zamanı.

Yoksul neden yoksul kaldı” diye sorma zamanı.

Bu sorular sizin kâbusunuzdur.

Ama artık soruluyor, artık sorulacak.

Ve siz saraylılar, siz hanedan, siz onun eteklerini öpenler,

Siz bu soruları yanıtlayacaksınız.

‘Bunlar bizim yanlışlarımızdır’ diyeceksiniz

Bunu söyleyeceksiniz.

Bunlar sizin yanlışlarınızdır.

Bunlar sizin israfçılığınızdır.

Bunlar sizin yağmaya yol açmanızdır.

Bunlar sizin talana öncülük etmenizdir.

Bunlar sizin adam kayırmacı kadro inadınızdır.

Bunlar sizin yalanlara dayalı yönetiminizdir.

Bunlar sizin hukuku ayaklar altına almanızdır.

Bunlar sizin tek adam yönetiminizin sorumsuzluğudur.

Bunlar sizin ulufe dağıtmanızın sonuçlarıdır.

Bunların nedeni sizsiniz, sizlersiniz.

Sizin Saray’da oturup da yoksullara sabır öğütlemeye hakkınız yok.

Ama sizin bunları kabul etmeye niyetiniz yok.

Sizi o Saray’dan sabrı tükenen bu millet atacak, yerinize bu halkı seven, adaletli insanları getirecek.

Onlar da Saray’da oturmayacak, “Ulusun Evi”nde oturacaklar.

Saray, bir çöküş döneminin müzesi olacak.

Yakındır...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Özeleştiri?... 8 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları