2020 acılarla başladı. Yeni yılın ilk gününde babamı kaybetmiştim. Sona ererken de büyük acılar bırakıyor lanetli yıl. Umarım bu olumsuzlukları gelecekte bir daha yaşamayız. Fenerbahçe TV’de çalışan meslektaşım Dilay Kemer’in ölümüne çok üzüldüm. Sonra bir haber de mahallemiz Kuzguncuk’tan geldi. Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu üyesi Halit Toprakoğlu’nu kaybettik. Halit ağabeyim çok iyi bir Beşiktaşlıydı. Maçları, toplantıları kaçırmaz, kongre zamanlarında ise bana “Sen gazetecisin, kim kazanacak bilirsin. Söyle ona atayım” diye sorardı. Önceki gün Yalçın Granit’in öldüğü haberini aldım. Cumhuriyet ailesi içinde Sevgili Granit’le güzel günlerimiz olmuştu. Basketbolun efsane ismiydi. 

İzmir’deki deprem faciası koronavirüsü bir süreliğine unutturdu bizlere. Günlerdir televizyon başında kaldım. Gözümü kırpmadan haberleri takip ettim. 3 yaşındaki Elif’in kurtarılışında gözyaşlarıma hâkim olamadım. Aramıza yeniden hoş geldin mucize bebek. 14 yaşındaki İdil’i de unutmadım. Bir hoş geldin de İdil’e. Bölgede sevinç çığlıkları, üzüntüler birlikte yaşanırken bir yanda da depremi fırsata çeviren, çalan, yağmalayan utanmazlar vardı. Bu fırsatçılar afet bölgesine birkaç otobüsle gelirlermiş. Yuh olsun! Hepsi yakalanmış. En fazla iki gün ceza alırlar. Maç eleştirisine geçeceğim ama nasıl? Zor günlerde zordur yazmak. 3-4 gündür sporla hiç ilgilenmedim. Bir maç dahi izlemedim. Dün sabah itibarıyla gazetelere göz attım. Spor sayfalarına bakarken uzak kalmakla pek bir şey kaybetmediğimi gördüm. Yine yenilen taraf konuşmuş, yine hakem hataları yaşanmış. Bir de dört teknik direktörün işine son verilmiş. Tamer Tuna, Newton, Bayram Bektaş, Mehmet Altıparmak. Hocaların yazgısı hep aynı. Sabır yok. Liste ilerleyen haftalarla daha da kabarır. Mücadele öncesi Fenerbahçe 90 dakikanın büyük favorisiydi. Antalya’nın başına Abdullah Avcı geçecekmiş. Takımı dün gece sahaya antrenör Tahsin Tan çıkarmış.

Bu kadar gol kaçmaz

Taraflar arasında belirgin güç farkı olunca F.Bahçe topla istediği gibi haşır neşir oldu. Tek eksik gol vuruşlarındaki beceriksizlikti. Samatta mı, Vedat Muriç mi? Israrla Vedat diyorum. Valencia iyi kumaş. Sahanın yıldızıydı. Antalya ilk şutunu 40. dakikada atabildi. Jahovic golcü isim ancak ikili mücadelelerinde rakiplerine müdahaleleri acımasızca. Unutmasın ki bu işten sadece o ekmek yemiyor. Kırmızı kart doğru. Gecikmeli gol Ozan’la geldi. Sonra Podolski usta bir vuruşla beraberliği sağladı. Penaltıyı alan, golü atan ve F.Bahçe’ye 3 puanı getiren Perotti’ye de buradan bir “Hoş geldin” diyelim.