Mehmet Faraç

Amanoslar'da Kaybolan Çanta!..

03 Aralık 2008 Çarşamba

DİYARBAKIR - Güvenlik güçleri Güneydoğu ve Kuzey Irak’taki PKK tehdidini yok etmek için mücadele ederken örgütün 26 Kasım’da İskenderun kent merkezine inerek 2 polisi şehit etmesi ne anlama geliyor? 17 yıldır Amanos Dağları’nı üs tutan örgüt, 40 civarındaki militanıyla Arap nüfusun yoğun olduğu Hatay bölgesinde ne yapmaya çalışıyor?

PKK, 1984 yılının Haziran ayında Siirt’in Eruh ilçesine baskın düzenledikten sonra terör eylemlerini yoğunlaştırdı. Ancak örgüt 1990’a gelindiğinde şiddet yorgunuydu! Suriye’de gizlenen Abdullah Öcalan dikkat çekmeyecek yeni bir barınma hatta tedavi merkezi arayışına girdi. Kısa bir süre sonra hem Suriye’ye yakınlığı, hem deniz bağlantısı, hem de metropollere iniş olanağı nedeniyle Hatay bölgesindeki Amanos Dağları PKK’nin batı üssüolarak belirlendi. Aslında bu plan kimilerine göre o dönemde Öcalan’ı barındıran Suriye’nin Hatay meselesine de hizmet ediyordu! Gerekçe ne olursa olsun terör göçü PKK’nin işine geliyordu!

Devlet, Güneydoğu’da PKK’yle mücadele ederken örgüt dikkat çekmeden ilk timlerini Suriye’nin Lazkiye bölgesinden Samandağ ve Arsuz kıyılarına çıkardı. Aralarında Güneydoğu’daki çatışmalarda yaralanmış ve ameliyat geçirmiş teröristler de vardı. İkinci bir tim ise Suriye sınırındaki Hassa, Yayladağı ve Reyhanlı ilçelerinin kırsalından Toros Dağları sisteminin güney noktasındaki Amanoslar’a sızdırıldı. Amanoslar, Asi Nehri’nin Akdeniz’e döküldüğü Samandağ deltasında, Suriye sınırındaki Keldağ’ın karşısında son bulduğu için sızma olanağı veriyordu! PKK önemli bölümü Hatay sınırlarında olan ve Amik Ovası ile Akdeniz’i birbirinden ayıran dağlara küçük gruplar halinde yerleşti. Arap kökenli yurttaşların nüfus yoğunluğu ve oluşabilecek toplumsal tepkiye rağmen bölge sarp yapısı nedeniyle teröristlere çekici geliyordu!

1991 yılının Haziran ayında Erzin ilçesi kırsalında dolaşan bir grup köylü bir sırt çantası buldu. Bunun bir avcıya ait olduğu düşünüldü. Oysa içinde el bombaları, dürbün, giyecek ve gıda maddeleri vardı. Olay jandarmaya iletildi. Çantada yapılan incelemede ceplere gizlenmiş bazı şifreli notlara ulaşıldı. Bu notlar PKK’nin bölgedeki varlığının ilk habercisiydi! Bu çanta bir unutkanlığın eseri de olabilirdi, şiddetin habercisi olarak kasıtlı atılmış bir imza da!.. PKK bu çantanın güvenlik güçlerinin eline geçmesi üzerine iki yıl boyunca eylemsellik açısından sessizliğe büründü.

PKK bu suskunluğu örgütlenmesini tamamlamak için bir kamuflaj olarak da kullanmıştı! Örgüt ilk eylemini 1993 yılında yaptı. İskenderun’da Feyazan kanalında bulunan cesedin PKK’nin dağ kadrosundan bir kadın militana ait olduğu saptandı. Çok sonraları örgütün bu militanı ajan-itirafçı olduğu gerekçesiyle öldürdüğü anlaşılacaktı. Güvenlik birimlerine göre bu infaz hem militanlar arasında sorunlar yaşandığını gösteriyor hem de PKK örgütlenmesinin boyutlarını anlatıyordu! Kimbilir belki de bu cinayet örgütün bölgedeki varlığından rahatsızlık duyanlara, militanlara yiyecek vermeyen, parasal destek sağlamayan çevrelere bir gözdağıydı!

İstihbarat birimleri 1990’ların başında Hatay bölgesinde 5’er kişilik timler halinde 35-40 civarında terörist bulunduğunu saptamıştı. Militanlar Erzin’in Karıncalı, Dörtyol’un Kozlu, Toftak, Mırır, Kapulu ve Çatlar yaylalarıyla Hassa’nın Akbez beldesi kırsalı ve İskenderun-Kırıkhan arasında, bin metre yüksekliğndeki Alan Yaylası’nda barınıyordu.

Örgüt ilk yıllarda ERNK makbuzlarıyla Hatay bölgesindeki yurttaşlardan zorla para toplayarak ayakta kalmaya çalıştı. Güvenlik güçlerine yönelmeden bazı kaçırma, kundaklama eylemlerine girişti. İlk başta Amanos Dağları’nı örgütün dinlenme merkezi olarak kullanmak istiyen Öcalan, ne olduysa 1996’da planın kapsamını genişletti. PKK’nin, Kürt kökenli yurttaşların yaşadığı Akdeniz illeri ile metopollerde örgütlenme kararı uygulamaya konuldu. Öcalan uydu telefonuyla Kuzey Irak’ta bulunan Şemdin Sakık’a Akdeniz bölge sorumluluğunu verdi. Sakık, 1996’da Suriye üzerinden Hatay bölgesine geçti ve Amanos Dağları’na yerleşti. PKK’nin bölgedeki gücü bu tarihlerde zirveye ulaştı. Dönemin yetkililerine göre Sakık’ın gelmesiyle birlikte PKK’nin Hatay bölgesindeki militan sayısı 150’ye kadar ulaştı.

Ancak örgütün bu kadar önemli bir isminin bölgeye sızması ve yaşanan hareketlilik güvenlik güçlerini teyakkuza geçirdi. Deşifre olan Sakık, 6 ay sonra Öcalan’ın talimatıyla Kuzey Irak’a geri çekildi.

PKK 1993’ten bugüne kadar bölgede çoğu kundaklama, şantiye basma, adam kaçırma olmak üzere 50 kadar eylem yaptı. Biri yüzbaşı 6 asker çatışmalarda şehit oldu, PKK’nin ise 20 civarında militanı öldürüldü. Bölgede 140 kadar örgüt militanı da yakalandı.

Örgüt son 10 yıldır Amanos Dağları’nın kesiştiği Hassa, İskenderun, Erzin ve Dörtyol ilçelerinin kırsalında varlığını korumaya çalışıyor. Militanlar hem bölgedeki milis yapılanmalarına moral vermek hem de Amanos’taki grubu canlı tutmak için aralıklarla eylemlere girişiyor. Teröristlerin Serinyol 121. Jandarma Er Eğitim Alay Komutanlığı’nın yakınındaki Bedirge Köprüsü’nün altına 11 Eylül 2006’da yerleştirdiği bombalar yapılan bir ihbar üzerine etkisiz hale getirildi.

2 Mayıs 2007’de Hassa ilçesi Amanos Dağları eteğindeki Söğüt beldesi kırsalında eylem yapmaya çalışan üç teröristten kadın olanı öldürüldü. 11 Temmuz 2007’de, Serinyol beldesi, Kisecik köyü yakınlarında özel bir şirkete ait maden ocağını basan teröristler 8 iş makinesini yaktı.

PKK’liler 2008 yılı başlarından itibaren eylemleri yeniden yoğunlaştırmak istedi. 7 Mart’ta Dörtyol ve Erzin ilçeleri arasındaki Çağlalı köyü Kocadüz Yaylası yakınlarında bulunan bir maden ocağını basan teröristler Mehmet Şimşek adlı şoförü öldürdü.

24 Mayıs’ta Hassa kırsalında güvenlik güçleriyle çatışmaya giren 4 PKK’liden 1’i yakalandı. Militanların Suriye’den sızacak arkadaşlarına kılavuzluk yapmak için bölgeye geldikleri saptandı.

18 Eylül’de Hassa ilçesinde, altyapı çalışması yürüten bir şirkete ait iş makinelerini yakan teröristler köy muhtarı ile bir şantiye görevlisini kaçırdı. Söz konusu grup 21 Eylül’de Dörtyol ilçesi Totak Yaylası’nda kıstırıldı. Çatışmada 2 uzman çavuş yaralandı.

Bir grup terörist ise 29 Ekim’de Hatay’ın Kisecik köyündeki hava radar üssüne roketatarlı saldırı düzenledi. Roket, üssün 200 metre yakınına düştü.

Teröristler son eylemlerini ise PKK’nin kuruluş yıldönümü nedeniyle 26 Kasım’da yaptı. Amanos Dağları’ndan İskenderun’a inerek bir bekçiyi rehin alan militanlar, otoyol turnikelerinde denetim yapan trafik ekibine uzun namlulu silahlarla saldırdı. İbrahim Darıcı ve Halil Aksak adlı özel harekât polislerini şehit eden PKK’liler Bitişik köyü kırsalında izlerini kaybettirdi.

Bu son eylem de gösterdi ki, Amanos Dağları PKK için stratejik önemini koruyor. 17 yıldır bölgede en az 35-40 militan barındıran örgüt bu teröristleri Kürt kökenli yurttaşların yoğun olarak bulunduğu Adana, Mersin, İskenderun ve çevresinde intifadagibi toplumsal eylemler için baskı gücü olarak kullanıyor. Amanos yapılanması Güneydoğu’dan batıya kaçan militanların gizlenmesi için mobil güç olarak da korunurken PKK’lilerin gerek kara gerekse deniz yoluyla metropollere sızdırılmasında rehber görevi üstleniyor! Amanoslar’ın sarp ve ormanlık yapısını, gizlenme ve kaçış kolaylığını önemli bir avantaj olarak gören PKK, yıllar önce Suriye’nin desteğiyle uygulamaya koyduğu Hatay planını şiddeti batıya taşıyabilme uğruna ayakta tutmaya çalışıyor!

[email protected]



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Rahat Uyu Paşam!.. 10 Kasım 2009

Günün Köşe Yazıları