En az üç çocuk

21 Şubat 2020 Cuma

Siyasi davaların kritik sonuçlarından...

Sigaranın kronik zararlarına kadar her türlü meseleyle yakından ilgilenen ve anayasa ne derse desin taraflı olmaktan gocunmayan bir cumhurbaşkanının...

Aklına geldikçe herkesten “en az üç çocuk” istediği bu ülkede...

Ne yapın edin etrafınızdaki, ailenize ait olmayan, sizin imkânlarınızdan uzak yaşayan ve hayatı karartılan en az üç çocuğu kurtarın.

İmkânlarınız dahilinde.

Bir şekilde. 

Mesela;

En yakınınızdaki imkânı kısıtlı üç çocuğa adaletten, özgürlüklerden, devrimlerden, bilimden, felsefeden, tarihten bahseden kitaplar alın.

Ki dinle devlet işlerini karman çorman eden politikacıların ne kadar tehlikeli olabileceğini anlayabilecek iradeye erkenden sahip olabilsinler.

Devlet okullarında aldıkları kasıtlı eğitimin onları nasıl bir insan olmaya zorladığının ayrımına varabilsinler. 

Bu zorlamanın karşısında durmanın farklı yolları olabileceğini görsünler.

Düşünsünler... 

Okudukları şeyler üzerine ve yaşadıkları şeyler üzerine. 

Derinlemesine. 

Kindar ve dindar” bir nesil yetiştirmenin peşinde olan iktidarın kendileri üzerlerinden oynadığı büyük oyunu, kendi bilinçli tercihleriyle bozabilecek gücü içlerinde hissetsinler.

Mesela;

En yakınınızdaki imkânı kısıtlı üç çocuğa önce aşktan, vicdandan, hayallerden ve umutlardan bahseden muhteşem filmler seyrettirin. 

Sonra da onları savaşın kötülüklerini anlatan, insanın insana yapabildiklerini gösteren, insanı kendi gafleti ve kötücül halleriyle yüzleştiren en sert filmlere götürün.

Sinemanın aynasında hem insanlığın hikâyesini görsünler hem de kendi başlarına gelenleri, gelebilecekleri sezsinler. 

Hayatın iktidarlar tarafından perdelenen gerçek yüzüyle sinema perdesinde erkenden yüzleşsinler. 

Bu yüzleşmelerden yola çıkarak başka bir dünyanın da mümkün olabileceğini cesurca düşlesinler. 

Mesela;

En yakınınızdaki imkânı kısıtlı üç çocuğu doğup büyüdükleri yerden çok farklı yerlere tatillere gönderin. 

Yol nedir erkenden öğrensinler. 

Gidebilmenin cesaretini içlerinde hissetsinler. 

Başka yerler, başka insanlar, başka hayatlar olduğunu görsünler. 

Kendi dünyalarına uzaktan bakabilme şansına erkenden erişsinler. 

Yolculuklardan öğrenilebilecek ne varsa öğretin o üç çocuğa.

Hapsoldukları yoksunluklarla dolu dünyalarda içlerine dönerek küçülmesinler;

Özgürce aşabildikleri uçsuz bucaksız yollarda zenginleşerek büyüsünler. 

Hiçbirini yapamıyorsanız...

En yakınınızdaki imkânı kısıtlı üç çocuğu alın karşınıza oturtun. 

Tercihlerden bahsedin onlara. 

Seçimlerden. 

Kendi neslinizin bugüne kadar yaptığı doğru ve yanlış şeylerden.

Yanılgılarınızı ve zaaflarınızı anlatın onlara. 

Katlandıklarınızı ve görmezden geldiklerinizi. 

Bunların sonuçlarını anlatın. 

Her şeyi dürüstçe anlatın en yakınınızdaki imkânı kısıtlı üç çocuğa...

Ki;

Kader diye bir şey olmadığını erkenden fark etsinler.

Neye ne zaman isyan etmeleri gerektiğini sezsinler.

Sizin düştüğünüz tuzaklara düşmesinler. 

***

Cumhurbaşkanının dediklerine hiç kulak asmayın.

Parmak hesabıyla çocuk doğurmayın.

Halihazırda doğmuş, ailenizden olmayan, imkânı kısıtlı en az üç çocuğun karartılmış yoluna ışık olun. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları