ABD amaç değil, araç değiştiriyor!

20 Ocak 2021 Çarşamba

Son anda bir değişiklik olmazsa...

Trump’ın adamları tünel kazıp Washington’a girmezse...

ABD’deki güçler dengesi içinde bilinmeyen bir kırılma yaşanmazsa...

Biden bugün ABD Başkanı olarak görevine başlıyor.

Dünyanın öteki coğrafyalarında görülen, ABD’nin ne kadar müdahil olduğu tartışılan olaylar ABD’de yaşanıyor.

ABD yönetimi örnek göstererek anlattığı sistemini kendine benzetti!

Olayların ABD’nin içiyle ilgili yanı bu ülkede enine boyuna tartışılıyor. Biden yönetiminin nasıl bir “dünya düzeninden” yana olduğu ise sadece bu ülkenin değil bütün kıtaların konusu.

***

Yeri geldikçe vurguladığımız gibi emperyal ülkeler, bugünün diliyle küresel devletler amaç değil, araç değiştirir.

Bunu ABD’nin yakın tarihinde görmek mümkün. ABD’nin 2001 yılında Afganistan’ı işgalinden bu yana başkanlık Demokratlarla Cumhuriyetçiler arasında gitti geldi. Ancak Afganistan’dan Libya’ya Ameri-kan politikalarının özü değişmedi.

Bu bağlamda Trump ile Biden arasında hiç fark yok mu?

Var...

Sadece araçlarda var, amaçlarda değil.

Trump, dünya kurumlarını hiçe sayıyordu, kişisel ilişkilerle işi götürüyordu. Bu durum pek çok ülke liderinin de işine geldi, demokrasiyi bırakıp tek adamcılığa yöneldi.

Biden, söz konusu kurumları ABD’nin inşa ettiğini söylüyor, daha güçlü hale getireceğini vurguluyor.

Hangi amaçla daha güçlü?

Niçin daha güçlü?

Biden ne olursa olsun ABD çıkarlarına zerre zarar veren bir duruma karşı hukuklu hukuksuz her türlü müdahaleyi yapar mı? Yapar...

Biden, Trump’tan farklı olarak “kurumları ve kuralları işleteceğim” diyor.

Bu güzel ama vurguladığımız gibi bunların kimin çıkarına işleyeceği önemli.

Biden şubatta NATO zirvesi kapsamında AB ile bir araya gelecek.

AB, Trump sonrası oluşacak olası yeni dünya düzenini Biden’la kurmaktan u-mutlu görünüyor. Burada gündeme gelecek küresel konu NATO’nun geleceği, bölgesel konu Türkiye’nin konumu.

***

Erdoğan’la Trump iyi bir ilişki kurmuştu. Türk-Amerikan ilişkileri kötüydü ama Trump-Erdoğan ilişkileri gayet iyiydi. Birbirlerinin dilinden anlıyorlardı. Bu bizim iddiamız değil, Trump ilanen duyurdu.

Erdoğan şimdi yeni duruma göre hazırlık yapıyor. Trump yönetimi başta CAATSA yaptırımları olmak üzere Biden yönetiminin kucağına sorunlu bir “Türk-Amerikan” ilişkileri bırakıp gitti.

Keşke Erdoğan şöyle bakabilse:

Mademki, Biden yönetimi kurumlar ve kurallar diyor, biz de uluslararası ilişkilerin bu zeminde yürümesini istiyoruz. Başta terörün her türlüsüyle mücadele olmak üzere ABD yönetimini samimiyete davet ediyoruz!

Ne yazık ki bunu söylemek yerine şunu yapıyor:

ABD’nin kalbine giden yol İsrail’den geçer. Önce onlarla iyi olayım. Desteklerini alayım. ABD’ye bire bir benim temsilcim olacak bir büyükelçi göndereyim. Hatta onun aracılığıyla ABD’de aleyhime çalışan malum gruplarla da temas kurayım... Kişisel dostlarımı sumen altı ettireyim...

Uzayıp gidiyor!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İYİ Parti çıkmazı! 18 Nisan 2024
Zafer sorumluluğu... 17 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları