Orta sınıf çökerken...

05 Ocak 2022 Çarşamba

Ekonomi gündemi her şeyin önüne geçti. Görünür gelecekte işlerin iyi gideceğini söyleyen sadece Saray ve şahsım düzeninden beslenen mutlu azınlık.

Önceki gün açıkladığı “müjdelerin” milletin cüzdanında karşılığı yok. 

Emekliye verdikleri yüzde 30’uk zammın yüzde 23’ü geçen yıldan alacak. 1 Ocak 2022’deki zamlar şubat ayı başında açıklanacak enflasyona yansıdığında, zararın daha da derinleşeceği aşikâr.

4 bin 253 lira 40 kuruşluk asgari ücretin da kaderi aynı. Ocakta üreticinin maliyetlerini oluşturan tüm ürünlere yapılan zam, şubat ve mart ayının tüketici fiyatlarına yansıyacak. Bir başka deyişle ocak zamlarının yaratacağı artçı depremin şiddeti henüz belli değil.

Kesin olan bir şey var; düşük olmayacak!

***

Bütün bu tartışmaların ortasında öne çıkmayan derin bir konu var.

Orta sınıf çöküyor!

Genel bir tanımlama ile doktor, diş hekimi, mühendis, öğretmen, akademisyen gibi meslek kollarını içeren orta sınıf, bir toplumun motor gücüdür. Sanayinin gelişmesini sağlamaktan eğitimin kalitesini yükseltmeye, toplumun sağlığından bilim-sanatın yankılanmasına kadar bir ülkenin toplam gücünü oluşturan her şeyin başında orta sınıf vardır.

Orta sınıf, alın teri ve beyin teriyle kazandığı paranın önemli bir bölümünü asgari ücretli kesimle paylaşır. Yaşam standardını yükseltmek için aldığı hizmetlerle asgari ücretlinin de daha iyi kazanmasını sağlar. 

Orta sınıf adı üstünde, alt sınıftan biraz daha fazla kazanır, en üstteki dilimin de altındadır. Afrika ülkelerinde orta sınıf diye adlandırılan kesim günde 10-20 dolar kazanıyor. Gelişmiş ülkelerde günlük gelir 50-100 dolar civarında...

Türkiye’de asgari ücret, ortalama ücret haline geldi. Sadece gelişmiş değil azgelişmiş ülkelerde de asgari ücret, çalışanların yüzde 10-15’ten daha azının aldığı ücrettir. Orta sınıfa doğru yükselir. 2021’de tüm çalışanların yüzde 45-50’si asgari ücretliydi. 2022’de bu oran yüzde 70’e kadar çıkmış görünüyor. Dil bilen nitelikli elemanlar için bile başlangıçta asgari ücret öneriliyor.

Önceki gün verilen “müjdelerle” en üst kademedeki (1/4) bir uzman doktorun en yüksek maaşı 13 bin 123 lira oldu. Bir mühendisin 11 bin 357 lira, bir avukatın 10 bin 844 lira, bir öğretmenin 8 bin 594 lira.

Yeniden altını çizelim, bunlar en yüksek! 

Eminiz bu satırları okuyan pek çok meslek sahibi, “Bu maaşlar neredeyse biz de çalışalım” diyecektir.

Bu maaşlar bin doların üzerindeydi, şimdi artık dört değil üç haneli rakamlar düzeyinde...

***

Her alanda uçurum yaratan iktidar, toplumu fakirlikte eşitliyor.

Halk diliyle mürekkep yalamanın, dirsek çürütmenin iktidar katında kıymeti yok.

Sadece maddi açıdan değil, manevi olarak da kıymeti yok.

Gelinen nokta bilinçsiz ise cehalet, bilinçli ise ihanet. 

Zira ülkeyi terk eden nitelikli insan gücünün tek gerekçesi para değil. Geleceğini güvende hissetmeme, kurumda liyakatin kaybolması, ülkenin genel siyasi iklimi de önemli etmenler arasında.

Toplumun, devletin taşıyıcı sütunları olan orta sınıf zayıfladıkça...

Toplum da zayıflar devlet de...

Bu alanda da çöküşün eşiğindeyiz!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İYİ Parti çıkmazı! 18 Nisan 2024
Zafer sorumluluğu... 17 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları