Olaylar Ve Görüşler

Sağlık Bakanlığı Halka Açıklamalı - Prof. Dr. Duran BÜLBÜL

06 Ocak 2021 Çarşamba

Son haftaların en popüler tartışma konusu kuşkusuz Çin aşısı. Aşının tıbbi boyutunu bir yana bırakıp, Sağlık Bakanlığının bu aşı ile ilgili yürüteceği süreç hakkındaki şüphelerimizi, bu şüphelerin doğması neden olan geçmiş tecrübeleri hatırlayarak dile getirmeye çalışalım.

BÜROKRAT İSTİFALARI

2020 yılının yaz aylarında Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanı ve Genel Sekreteri, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı, Uluslararası Sağlık Hizmetleri AŞ'nin (USHAŞ) Yönetim Kurulu Başkanı, Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Mikrobiyoloji Referans Laboratuvarları ve Biyolojik Ürünler Dairesi Başkan Vekili başta olmak üzere bir çok sağlık bürokratı görevden alındı, süresi dolan sözleşmesi uzatılmadı veya istifa etti. Ancak bunların gerekçesi maalesef açıklanmadı.

2020 yılı bütçe görüşmeleri sırasında Fahrettin Koca’nın yaptığı açıklamaları 18.11.2020 tarihli Plan ve Bütçe Komisyonu tutanaklarındaki (bu tutanaklar kamuoyuna açıktır, tbmm.gov.tr sitesinden ulaşılabilir) halleriyle tekrar hatırlamakta fayda var. Tutanakların 151’inci sayfasında bir firmaya ısrarla ruhsat vermek isteyen bir bürokratı görevden aldığından bahsediyor Bakan Koca.

Tutanakların 152’nci sayfasında ise, daha önce 32 liraya alınan kitin, ihale yapıldıktan sonra 9,8 liraya alındığından bahsediyor Bakan Koca. İzleyen sayfada da, bu ihaleden önce alınan ilaçların faturalarının, kendi talimatı ile 9,8 liradan kestirildiğini belirtiyor ve bununla da haklı olarak övünüyor.

Ama konuşmasının sonraki sayfalarında ihale ile 9,8 liradan alınan kiti ihalesiz olarak 32 liradan alan kişi veya kişiler ile ilgili olarak ne yapıldığı hakkında hiç bir açıklamada bulunmamış.

Bir hukuk devletinde, kanuna aykırı iş yapan hele hele devleti zarara uğratan bir bürokratın sadece görevden alınması, o bürokrat ve diğer bürokratları cesaretlendirmekten başka hiçbir sonuç doğurmaz.

Keza Bakan Koca konuşmasında, bir firmaya ruhsat vermeye çalıştığı için görevden aldığı bürokratın şu anda özel sektörde çalıştığını dile getirdi. Yani, bürokrat hesap vermediği, kamuya zarara uğratmasına rağmen yargılanmadığı gibi bir de üstüne özel sektöre transfer oldu.

Transfer olduğu firmanın ruhsat vermeye çalıştığı firma olup olmadığı ise şimdilik muamma. Umarız ilerde bir gün bu konu da aydınlığa kavuşturulur.

KAMU İÇİNDE KAMU: USHAŞ

Kamuoyunda USHAŞ adıyla bilinen Uluslararası Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketi, 663 sayılı KHK ile 2018 yılı Haziran’ında kurulmuş bir şirket. Bu KHK’nın ilk halinde USHAŞ’ın ilaç, cihaz ve tıbbi malzeme ticareti gibi bir faaliyet konusu yokken bu husus şirket kurulduktan beş ay sonra yapılan bir kanun değişikliği ile ekleniyor. 

Genel kurulda gelen bir önerge ile kanunlaşan ve muhalefet vekilleri dahil kimsenin dikkatini çekmeyen bu ifadeler 2020 yılında Sağlık Bakanı tarafından da itiraf edilen bir yağmaya kapı açmıştır.

Bakan Koca’nın 18.11.2020 tarihli plan ve bütçe komisyonu tutanaklarının 152’nci sayfasında yer alan, önce 32 TL’ye alınan ilacın daha sonra 9,8 TL’ye tedarik edilmesi esasen, savcıların ilgililer hakkında re’sen soruşturma açması gereken bir suçtur.

Bir malın rayicinin üzerinde bir bedelle alınması 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi Kanununun 71’nci maddesinde kamu zararının unsurlarından biri olarak sayılmıştır. Türk Ceza Kanununun görevi kötüye kullanma suçu ile ilgili 257’nci maddesi de bu satırların yazıldığı anda halen yürürlüktedir.

ÇİN AŞISININ TEDARİKİ

Yukarıda anlatılan olaylar, Sağlık Bakanlığının Kovid-19 test kitleri ile ilgili yaşanan pek çok olaydan sadece bir kısmıdır. Kamuoyuna yansımayan olaylar ve yukarıdaki görevden almalarla ilgili detaylar gizemini hala korumaktadır.

Çin aşısı daha ülkemize girmeden yaşanan olaylar ise, aşılama sürecinin daha pek çok skandala gebe olduğunu ortaya koyuyor. Aşıların ülkemize giriş tarihinin birkaç defa ertelenmesi, doğrudan üreticiden alınacağı söylenen aşıların distribütör üzerinden alınması olayları şimdiden aşılama sürecinde yaşanacak skandalların ayak sesi niteliğindedir.

Kovid-19 test kitleri ile ilgili yukarıda anlatılan hususların her biri demokratik bir ülkede pek çok istifa getirecek nitelikte skandallardır. Bu skandallardaki sorumluların üstüne gidilmemesi artık her bir satın alım sürecini daha da riskli hale getirmektedir.

Bu nedenle, Sağlık Bakanlığı aşının ülkeye girişinin neden birkaç defa ertelendiğini, bu ertelemelerin bitip taşımanın başlaması için ne yapıldığını, aşının distribütör üzerinden alınmasının ülkeye olan maliyetini tüm vatandaşlar açıklamalı ve benzer olayların yaşanmaması için tedbirler almalıdır.

PROF. DR. DURAN BÜLBÜL



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları