Kaftancıoğlu neden hedefte?

13 Mayıs 2022 Cuma

Kazan fokur fokur kaynıyor. Eylem ve yürüyüş yasakları, Gezi davası cezaları derken bu kez de CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu için istenen 4 yıl 11 aylık ceza onandı, ayrıca siyasi yasak kararı verildi. Belli ki devamı da gelecek. Ana muhalefet partisinin il başkanını yıllar önce yaptığı bir sosyal medya paylaşımı nedeniyle hapis ile cezalandırma kararı en basit tanımıyla gerilimi bilinçli olarak olarak artırmaktır. İktidar ülkeyi 2023 seçimlerine fiili OHAL rejimi altında sokmaya hazırlanıyor. Bunu yaparken de ekonomik olarak enkaza çevirmeyi de ihmal etmiyor.

Kaftancıoğlu neden hedefte? Yanıtı basit. Çünkü yerel seçimlerde önemli bir rol oynadı ve İstanbul’un CHP’ye geçmesindeki payı çok büyük. Asla dar kafalı, sığ vizyonlu değil. Dolambaçlı yollara sapmadan, açık ve net konuşan, demokratik duruşundan asla vazgeçmeyen biri. Çalışkan, üretken.. AKP’nin o “din ve yoksulluk sömürüsü” odaklı mahalle örgütlülüğüne büyük tehdit. Karar açıklanmadan önceki son tweet’i şöyleydi: “80 Günde Devr-i Âlem diyerek İstanbul’da yaklaşık 4 milyon 481 bin 125 haneye girecek ve bir kez daha umudu örgütleyeceğiz hep birlikte… Nasıl mı olacak? Bizi izlemeye devam edin:) Kötülüğün iktidarı umudun örgütlenmesiyle son bulacak!” 

Siyasi yasağın nasıl olacağı henüz bilinmiyor. Ama konuştuğum çalışma arkadaşları “Fiziki olarak il başkanlığı görevini sürdürmese bile ruhen görevde olacak; yeri başkası ile doldurulmamalı” diyor. 

Şurası artık anlaşılmalı: Yasaklarla insanları susturamazsınız, yasaklarla değişime engel olamazsınız...

Seçim güvenliği...

OY VE ÖTESİ 8 YAŞINDA 

Önümüzde şimdiden başlayan ülke için son derece yaşamsal bir seçim süreci var. Ekonomik sıkıntılar ve siyasi baskıların yanı sıra giderek artan bir de kutuplaşma... Tüm bunların sandığa nasıl yansıyacağı kadar seçimin güvenliği de önemli.  “Sandığına sahip çık” sloganını Türkiye’ye kazandıran Oy ve Ötesi Yönetim Kurulu Başkanı Ertim Orkun ile dün Zoom üzerinden uzun bir sohbet gerçekleştirdik. Oy ve Ötesi, 2013 yılındaki Gezi olaylarının ardından onun, “hep birlikte topluma nasıl faydalı oluruz?” felsefesinden hareketle 2014 yılında kuruldu. Hiçbir partiye bağlı olmadan ve demokrasi adına hareket eden gönüllü insanların bir araya gelerek oluşturduğu dernek sekiz yılı ardında bıraktı. Sekiz yılda sekiz seçim... Seçim öncesi sandık eğitimleri gerçekten son derece önemli. Oy ve Ötesi bu konuda çığır açmıştı. Orkun, “En büyük artımız verdiğimiz eğitimler. Eğitmenlerimizi iyi seçiyoruz. Seçim günü sahada olan gönüllülerimiz aynı zamanda gerginliklerin doğru yönetilmesi konusunda da çok başarılı oluyorlar” diyor.  

2023 seçimlerine bir yıldan fazla var ama Oy ve Ötesi, çağrısını şimdiden yapıyor “Gelin sandıklara beraber sahip çıkalım” diyerek. Hedef bu kez 100 bin gönüllüye ulaşmak ve tüm ülke sathına yayılmak. Yeni bir yazılım programı üzerinde çalışılıyor. Partilerden eğitim verin diye talepler şimdiden geliyor. Ama bir yandan da derneğin yeni bir hedefi daha var. Orkun bunu “Seçim haricinde de akademi gibi çalışan bir kurum haline gelmek istiyoruz. Türkiye’nin daha demokratik bir ülke olması için bu konuda projeler üreten bir yapı oluşturmaya çalışıyoruz. Demokrasi kültürünün özel şirketlerde de, akademide de kurumlar da yaygınlaştıracak eğitim programları planlıyoruz” diye anlatıyor ve ekliyor: “İnsanların birbirlerine saygı duydukları ortamların verimlilik üzerinde de artı etkisi var.” Oy ve Ötesi Genel Sekreteri Ahu Sun da “Gurur duyduğumuz bir konu da sahada görev yapan gönüllülerimizin kimilerinin daha sonra görüşleri doğrultusunda parti teşkilatlarına katılmaları oldu” diyor. 

Şurası bir gerçek. Oy ve Ötesi Derneği, melez demokrasi bile olmaktan uzaklaşan bu ülke için önemli. En azından birlikte hareket edersek, örgütlü olursak, başarabildiğimizin en güzel örneklerinden biri. Gezi ruhunun belki de en somut kazanımı... 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Biz modern insanlar... 12 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları