Yazgülü Aldoğan

Önce adalet ve özgürlük

02 Şubat 2023 Perşembe

Binlerce maddelik yol haritasını dinlerken nasıl da umutlandık, nasıl da karabulutlar dağılıverdi sanki, 15 Mayıs’ı düşündükçe! YETER ARTIK, gerçekten SÖZ MİLLETİN! Zulüm, baskı, enflasyon, yolsuzluk, israf bitsin, adalet, demokrasi, özgürlük, refah gelsin. Çocuklar aç yatmasın, emekliler soğukta oturmasın, işçiler emeklerinin karşılığını alsın. Sadık okurlarım bilir, uzun listeler yapardım, iktidar değişince ilk yapılacaklar diye. En büyük başarısı, birbirine hiç benzemeyen altı siyasi hareketin aynı amaçla buluşup çalışabilmesi ve ortak noktalarda anlaşabilmesinin sonucu olan yol haritası açıklandı. Her bir madde alkışlarla karşılandı, Saray’da da aynı oranda yürek titretmiştir. Değişecek olan kadrolarda da. Bu, başkanlık sisteminin gereğidir. Yeni başkan ve adamları gelir, eski başkan ve adamları gider. Parlamenter demokraside ise bürokrasi devletin temel direğidir. Keşke valiler, özerk kurumların başkanları devleti temsil etseydi. En çok heyecan uyandıran maddeler Saray’ın boşaltılacak olması gibi insanların hayatına değil, algılarına dokunacak maddeler olması şaşırtıcı mı? Saray’daki zevat, uçaklar ve şaşalı yaşam tarzıyla pazarda çürük meyve toplayan yoksullarla dalga geçer gibiydi.

‘ÇÜNKÜ GARİBANIM’

31 Ocak’ta, Yargıtay’da bozulmuş, Silivri Mahkemesi’nde yeniden görülen askeri öğrencilerin davası vardı. Mahkeme hiç tahliye kararı vermedi; gençler yine tutuklu yargılanıyor. 7 yıldır hapiste olan, cezaevinde büyümüş öğrencilerden birinin savunması şöyleydi: “Hakkımda iddialar var, hiçbiri tutarlı ve gerçek değil, askeri okullara girişimiz için sorular verildiği iddia ediliyor. Diyelim ki öyle, 6.5 yıldır cezaevinde girdiğim sınavda 2.5 milyon kişi içinde 974. olup ilk bine girdim. YDS’de 97 puan aldım. 45 kişilik koğuşta çalışmama rağmen okuduğum bölümün birincisiyim. Bunları övünmek için değil, askeri okulları kendi zekâm ile kazandığımı anlatmak için söylüyorum. 7. yıla girdik, neden içerideyim diye düşünüyorum, mantıklı gelen tek şey, ben garibandım ve yoksuldum, ondan içerideyim, başka sebep yok, suç yok.”

Evet çünkü gariban olmayanlar dışarıda! Sizi FETÖ’cü olmakla suçluyorlar ama asıl FETÖ’cüler milyon dolarları bastırıp serbest kaldılar. Sen garibandın, yoksuldun, askeri okula girip devletin olanaklarıyla okuyacaktın, bir işin, hayatın olacaktı. Ama emir komuta zinciri içinde sokağa saldılar, bir kumpasın içinde kaybolup gittin ve hayatın mahvoldu! 7 yıldır erden, askeri öğrenciden, stajyer teğmenden darbeci olmaz diye yanlarında durmamın nedeni bu. Bana karşı çıkanların hep yakıştırdığı suçun cezası da müebbet hapis ve hücre değildir! O gençlerin bir kısmının cezası onandı, tek tek hücrelere konuluyorlar! Tıpkı 80’li yaşlarını hücrede ölmek üzere geçiren 28 Şubat davası komutanları gibi bir nefret objesi haline getirildiler. Tıpkı Osman Kavala’nın iş insanlarına örnek olsun diye rehin tutulduğu gibi. Tıpkı Selahattin Demirtaş’ın Kürtleri ezmek için Edirne Cezaevi’nde rehin tutulduğu gibi.

Pazartesi günü sanki seçimi kazanmışlar, iktidara gelmişler de hemen icraata başlayacaklar gibi hepimizin yüreği umut ve heyecan doldu. Önümüzde, şaibeli olması için her türlü kumpasın yapılacağı seçimleri kazanmak gibi bir sınav var. Ondan sonra benim en büyük beklentim ADALET olacaktır. Bu ülkede HERKES için adalet. Hiç kimse hak etmediği cezayla içeri girmemeli. Hiçbir belediye başkanı, uyduruk suçlarla görevden alınıp yerine kayyum atanmamalı! Gerçek suçlular dışarıda, rehin alınanlar, intikam alınanlar içeride olmamalı. Yol haritasının beni en çok hayata bağlayan hedefi bu olacaktır. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları