Millet İttifakı’nın hayvan hakları politikası

03 Şubat 2023 Cuma

Millet İttifakı’nın Ortak Politikalar Mutabakat Metni (OPMM) açıklandığında ilk baktığım başlıklardan biri hayvan hakları oldu. 

“Hayvanlara haklarını teslim eden, yaşama haklarını teminat altına alan, mevcut hakları daha ileri götüren bir yasa çıkarılacağı” vaat edilmiş. Yürürlükteki 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ve 7332 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un yeterli olmadığı ve yeniden düzenlenme yapılması gerektiği açıktır. 

Tekrar vurguluyorum; 5199 sayılı yasanın 6. maddesine dokunulamaz. Belediyeler sokak hayvanlarını aşılatır, kısırlaştırır ve bulduğu yere bırakır diyen bu madde, sokak hayvanlarının yaşam hakkı açısından büyük önem taşıyor.

TBMM’de 6. maddeyi değiştiremeyen iktidar, son iki yıldır AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yasaya aykırı talimatı ile bir operasyon sürdürüyor. Bu operasyon kapsamında sokak hayvanlarına ve gönüllülere yönelik şiddeti tırmandıran oluşumlar dağıtılarak suçlular yargılanmalıdır. 

ORMAN İÇİNDEKİ BARINAK PROJELERİ İPTAL EDİLMELİ

7332 sayılı yasada düzenleme yapılarak hayvana karşı şiddet ve tecavüz olaylarında, suçlulara, para cezasına dönüşmeyecek ve ertelenmeyecek hapis cezası verilmesi mutlaka sağlanmalıdır.

OPMM’de “Uygun alanlarda yerel yönetimlerin kontrolünde beslenme noktaları kurarak, sokakları güvenli hale getireceğiz” denilmiş. Bunlar gönüllülerin ulaşamayacağı merkezden uzak alanlar olursa, toplu hayvan ölümleri yaşanır.

Metinde yer alan “Uygunsuz şartlarda kafesler içinde bakım veren barınak anlayışını değiştireceğiz” ifadesinde geçen “barınak”, aslında yaralı, güçten düşmüş ya da engelli hayvanların rehabilitasyonu için “geçici bakımevi”dir. AKP’nin ormanların içine devasa barınaklar yaptırıp sokak hayvanlarının tümünü o binalara hapsetme projesinin kaldırıldığı açıklanmalıdır.

Belediye bakımevlerine, hem belediyelere hem de demokratik toplum örgütlerine ait olanlara, kamera takılıp 7/24 gözetlenmeleri sağlanmalıdır. 

Belediyelerin hayvan bakımevlerinde yaşanan hayvana yönelik şiddet ve kötü muamele nedeniyle sadece şahıslar değil, belediye yönetimi de sorumlu tutulmalı ve cezai yaptırıma tabi olmalıdır. Bu kurumlarda çalışanlar yargılandıklarında ödemeleri gereken para cezaları belediyenin bütçesinden değil, şahıstan bireysel olarak alınmalıdır. 

AVCILIK TÜMÜYLE YASAKLANMALI!

OPMM’deki en büyük yanlışlardan birisi, sadece “koruma altında olan ve nesli tükenmekte olan hayvanların avlanmasının önüne geçileceğinin” belirtilmesi, “kanunsuz avlanma” ifadesinin kullanılması. Demek ki “yasal avlanma” yaklaşımını benimsiyorlar! Oysa hayvan hakları savunucularının yıllardır anlattığı gibi, bir insanın elinde tüfekle ormana dalıp hayvan katletmesi cinayettir. Avcılığın hayvan sayısında denge sağlamak için yapıldığı iddiası safsatadır!

Bunlara ek olarak...

Merdiven altı hayvan üretim ve satışının yasaklanması, 

İnternet üzerinden hayvan satışının yasaklanması, 

Yuvalandırmanın sadece bakımevlerinden yapılması, 

Petshop’larda hiçbir hayvan türünün satılmaması, 

Hayvanat bahçeleri ve yunus parklarının kapatılarak hayvanların uzmanlar yardımıyla doğal ortama alışmasının sağlanması,

Hayvan kullanılan tüm dövüş, yarış ve güreşlerin yasaklanması, 

Hayvanlar üzerinde yapılan deneylerin yerine alternatif yöntemlerin desteklenmesi, 

Eğitimi sırasında hayvan deneylerini yapmak istemeyen öğrenciler için vicdani ret hakkının tanınması, 

Canlı hayvan ticaretinin sona erdirilmesi, 

Atlı faytonların yasaklanması, 

Havai fişeğin yasaklanması taleplerimizdir. 

OPMM’nin eğitim başlığında, ilkokuldan itibaren hayvan hakları dersi konulacağı belirtilmiş. Bu çok olumlu. Aynı zamanda bitkisel beslenme de desteklenmeli.

Başka ayrıntılar da var ancak Türkiye’nin hayvan hakları konusundaki utancını sonlandırmak için OPMM’deki başlıca hataları ve eksikleri şimdiden ilgililere duyuruyorum.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Istakoz 19 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları