Sorunu derinleştiren bir yasa ile başbaşa: Hayvan hakları mı, o da ne?

Şiddet ve hak ihlalleri konuları dahil en temel dertler görmezden gelindi. Sorunları daha da derinleştiren yasa tüm itirazlara karşın kabul edildi ama hayvan hakları savunucuları ayakta. Mücadeleden vazgeçmeyecekler.

Yayınlanma: 09.08.2021 - 13:27
Abone Ol google-news

Beklenen yasa, adına hayvan hakları yasası bile denemeyerek “Hayvan Koruma Yasası” adıyla çıktı.

Koruyor mu? Hayır. Yunus parklarından, hayvanat bahçelerine, hayvan dövüşlerine, av ve deneye kadar hepsi bir şekilde yerinde duruyor.

Yasa, “kedi köpek yasası” olarak eleştiriliyordu. Gelin görün ki kedi, köpek için de hiçbir şey yok. Sokak hayvanlarının deneyde kullanılmasına dahi olanak sunan bir yasa nasıl koruyucu olabilir?

NE OLURSA OLSUN MU?

Hayvanlar mal kapsamından “sözde” çıkarılıyor. Kazanım gibi görünen noktaların başında bu geliyor. Bir diğeri ise hapis cezası ama bu cezaların da yatarı yok. HAYKURDER başkanı Erman Paçalı, bu cezalara en azından “ertelenemez” ibaresi eklenmesi konusunda mutabakata vardıklarını aktarıyor. Ancak kabul edilen yasaya bu da yansımamış. Hak ihlalleri ve şiddet eylemlerinde savcılığa başvuru hakkı sadece bakanlığa tanınıyor. HAYKURDER Anayasa Mahkemesi’ne gidecek.

Gelelim petshop satış yasağına. Kuşları, tavşanları kapsamıyor, sadece kedi ve köpeklerin petshoplarda yani dükkânlarda tutulmasını yasaklıyor. Katalogdan satış yapılacakmış. Peki o katalogdaki yavrunun, ses telleri kesilmiş bir annenin yanında, kutu içinde bir depoya tıkılı olmadığını nereden bileceğiz? Erman Paçalı, “Denetim yetkisi bakanlıkta, petshoplarda yapılmayan denetim, katalog satışta nasıl yapılsın?” diye soruyor. Anlaşılan bu madde, “Göz önünde olmasın da ne halde olursa olsun” maddesi. Terk etmeye ceza 2 bin TL. 20 bin TL’ye hayvan alıp atanlar için ne kadar caydırıcı olur? Çip taktırmayana da 1.200 TL ceza var. Belediyesi bu hizmeti vermeyen hatta sınırları dahilinde özel klinik dahi olmayan bölgelerde ne olacak?

KOMEDİ ANLAYIŞ

Biliyorsunuz, STK’ler ısrarla kısırlaştırma üzerinde duruyor. Yasaya göre problem evlerden terk edilen hayvanlar. Bakın bu komedidir! Popülasyonu oluşturan bilmem kaç kuşaktır sokakta doğan ve kısırlaştırılmayan hayvanlar. Kısırlaştırma merkezi olmayan 1200 belediyeye muhalefetin ısrarıyla üç buçuk yıl süre verilmiş. HAYKURDER bunu katliam maddesi olarak yorumluyor çünkü bu madde belediyelerin dört yıl boyunca köpeklerden kurtulmak için kısırlaştırma hariç her şeyi yapacağına delalet... Ki yasa belediyeleri ceza kapsamına da almıyor. Kısırlaştırma yapan derneklerden PADER’in başkanı Alper Karmış, nüfusu 25 bin altındaki yerlere bu zorunluluğun hiç getirilmediğini vurguluyor, oysaki hayvan popülasyonu daha çok bu bölgelerde...

SAYI SINIRI VAR MI?

S TK’ler, yok yere şikâyetlerle, evlerinden tahliye edilen hayvanlar ve mağdur aileleri için bir düzenleme beklerken yasanın üçüncü maddesinde “Önleyici tedbirler bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir” ifadesi var. Ankara Barosu’na göre bu durum hayvan sayısına karışmaya el veriyor. Ancak aynı zamanda da anayasaya aykırı.

STK’ler yasa görüşmeleri için Meclis’e çağrıldı, sosyal medyaya yansıyan görüntülerden birinde, bir vekil, “Sizi çağırdık ama dediklerinizi yapmak zorunda değiliz” dedi.

Sonuç olarak problemin kaynağını ve çözümünü sunan bilirkişilere karşı bu yaklaşım yasaya yansıdı. Ortaya sorun çözmekten uzak, göstermelik bir yasa çıktı. Cımbızla çekip çıkardığım tek olumlu nokta, el konulan yasaklı ırkların sahiplerine geri verilecek olması. Sahipsizler çok iyi huylu olsalar dahi müebbet hapse devam. İşte bu tartışmalı maddeler, kamuoyu henüz bilgilendirilmeden, bir gece yarısı apar topar oylamaya sunuldu. Oylama sırasında orada olan ve yanlışları ortaya koyan vekilleri tenzih ederim, fakat salon bomboştu. Hayvanlar yalnız bırakıldı.


BU YAZI CUMHURİYET GAZETESİ PAZAR EKİNİN 18 TEMMUZ 2021 TARİHLİ SAYISINDA YAYIMLANMIŞTIR.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler