Olaylar Ve Görüşler

‘Kanal İstanbul’ olamaz! - Adil İZCİ

02 Ekim 2021 Cumartesi

“Kanal İstanbul” aşağı, “Kanal İstanbul” yukarı...

Ta ilk günlerden beri has bilim insanları bu hayalin olası bütün sakınca ve tehlikelerini somut kanıt ve örneklerle uzun uzun anlatıyor, irdeliyor, uyarı görevini yerine getiriyor ya, gereğince kulak veren mi var? Hırs, bu son derece önemli konuda da bilim milim tanımıyor. 

Konunun o yönü bir yana, “Kanal İstanbul” olmaz, olamaz aslında. Neden olmaz, olamaz, anlatalım.

‘BOĞAZ İSTANBUL!’

Bilindiği üzere, anadilimizdeki tamlamaları önce ilkokul sıralarında öğretilir, ortaokul ve lise sıralarında da döne döne yinelenir. Hepsi hem de: ad tamlamaları, önad (sıfat) tamlamaları, adıl (zamir) tamlamaları... 

Bütün bu tamlama türlerinde birinci sırada “tamlayan”, ikinci sırada “tamlanan” bulunur. (Kimi dilbilimciler, bu terimler yerine “belirten” ve “belirtilen” terimlerini de yeğler.) Sözgelimi “İstanbul Boğazı” derken ilk sözcük tamlayan, ikincisi tamlanandır. Bunlar birbirinin yerine kullanılamaz, “Boğaz İstanbul” diyemeyiz kısacası, “İstanbul Boğazı” deriz. Örnekleri artıralım: Gazi Mustafa Kemal Bulvarı, Halaskârgazi Caddesi, İnönü Müzesi, Ankara Caddesi, Cumhuriyet Apartmanı yerine Bulvar Gazi Mustafa Kemal, Cadde Halaskârgazi, Müze İnönü, Cadde Ankara, Apartman Cumhuriyet gibi gülünesi sözler edebilir miyiz, ediyor muyuz? Peki neden “İstanbul Kanalı” yerine “Kanal İstanbul” diyoruz? Bu “ucube”yi kim ya da kimler icat etti? (Ah tek “ucube” bu olsa! Örneğin bir de “Borsa İstanbul” var. Kısaltması da bazı yerlerde “Bist” ya da “bist” olarak yazılıyor. Oysa ne “Borsa İstanbul” doğru ne de bu kısaltmalar!)

ANADİLİMİZİN KURALI

Devlet katında anadilimizin bu asal kuralını bilen birileri vardır mutlaka. O halde neden birisi olsun ses etmez, sözgelimi Panama Kanalı gibi bir örneği de mi anımsamaz?

Onlarla birlikte, televizyon kanallarında, gazete sütunlarında hemen her gün, ta “dekolte”ye kadar ilgili ilgisiz her konuda “ahkâm kesen” “allame-i cihan”lar, biraz da bu gibi önemli konularda kafa yorsalar, bu ve benzeri “ucube”leri kullananları mümkünse bir zahmet aydınlatsalar, uyarsalar, kötü mü olur? Hem bu bir ülke görevidir de...

ADİL İZCİ

YAZAR



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları