Galatasaray, Moskova'da bir Türk oğlu, Kerem Aktürkoğlu!

Soğuktu hava.

Hele Türkiye ile mukayese ederseniz buz gibi.

Üstelik saat farkı, pazartesi günü de zorlu bir Beşiktaş derbisi.

Gel de tercih yap.

4 puanın varken, Lokomotif Moskova karşısında UEFA Avupa Ligi'nde zirve hesabı mı, yoksa Dolmabahçe'deki Beşiktaş tercihi mi?

Galiba Fatih Terim de ikilemde kalmış olacak ki, ufak çaplı bir rotasyona gitti.

Örneğin Kerem'i, Morutan'ı dinlenrdirmek akılcı bir tercihti. Son bölümde oyuna aldı ikisini de.

Keza Halil'i de yedeğe çekmek, benzeri bir fikrin ürünüydü.

70'lere doğru seri değişikliklere gitti, oyuncularını fiziken tüketmedi.

Sahaya dönersek soğuk ilk 45 dakikayı dondurmuş olsa gerek, iki takımdan 6 şut sıfır isabet izledik.

İki takım da birbirlerini ölçtüler, biçtiler, tarttılar.

Galatasaray'ın savunmasında Nelsson-Marcao güven veren bir ikili olmuş. Özellikle Danimarkalı, savruk arkadaşlarının arkasını topladı. Nelsson ayrı bir oyuncu. Kendi kalesi önünde kesici, ileride bitirici.

Berkan ön liberodan çok sağ iç gibi oynadı. Taylan daha bir merkezde ama geriye oynadı. Kerem'in yerine forma giyen Barış Alper ısınma evresinde, soğukta bu süreç daha da zordu onun için.

Ve sonra. Kerem, Morutan, Diagne girince sanki hava ısındı.

Sonuca yönelik değişikliklerdi.

Oyunu tutmaya değil, oynamaya yönelik!Kerem girer girmez pozisyon buldu. İlkinde kaleci Guilherme'ye takıldı, ikinci pozisyonda savunmadan çıkartılan müthiş topa koştu, kaleciye bu kez kurtarış şansı tanımadı.

Bir Türk oğlu, Kerem Aktürkoğlu ısıtıyordu Moskova'yı.

"Aferin evlat" dedirtti, taraflı, tarafsız herkese!

Gerçi attığından kolayını kaçırdı, ama olsun, 3 puana imzasını koyuyordu.

Evet 3 maç 7 puan.

Ligde eleştirebilirsiniz, ama bu takımı Avrupa'da, UEFA'da eleştiren bence vicdansızlık yapar.

Çünkü sıfır çeker dendiği grubun patronu oldu bizim Galatasaray!