COP26: Çin ve ABD iklim alanında iş birliğini artırmaya karar verdi
ABD ve Çin, önümüzdeki 10 yılda iklim konusundaki iş birliğini artırmak için bir anlaşmaya vardı. Glasgow’da devam eden COP26’da yapılan bu sürpriz açıklama, iki ülkenin son dönemde yaptığı nadir ortak açıklamalardan biri oldu. İki taraf da Paris Anlaşması’nda belirlenen, küresel ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefine ulaşmak için birlikte çalışma konusunda kararlı olduklarını duyurdu.
ABD ve Çin, önümüzdeki 10 yılda iklim konusundaki iş birliğini artırmak için bir anlaşmaya vardı.
Glasgow'da devam eden COP26'da yapılan bu sürpriz açıklama, iki ülkenin son dönemde yaptığı nadir ortak açıklamalardan biri oldu.
İki taraf da Paris Anlaşması'nda belirlenen, küresel ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefine ulaşmak için birlikte çalışma konusunda kararlı olduklarını duyurdu.
İki ülke, en fazla karbon salımı yapan ülkeler sıralamasında ilk iki sırada bulunuyor.
Çin ve ABD, bu hedefe ulaşmak için yapılması gerekenlerle mevcut politikalar arasında "ciddi bir uçurum" olduğunu da vurguladı.
Çin'in iklim müzakerecisi Şey Şenhua, iklim konusunda ABD ile Çin arasında fikir ayrılıklarından çok görüş birliği olduğunu söyledi.
ABD İklim Özel Temsilcisi John Kerry de Çarşamba akşamı yaptığı açıklamada "Çin ve ABD arasında görüş ayrılığı olan pek çok konu bulunsa da iklim alanında başarıya ulaşmamızın tek yolu işbirliğinden geçiyor" dedi ve ekledi:
"Şu an atılacak her adım çok önemli ve önümüzde uzun bir yol var."
Öte yandan Çin bu hafta 100'den fazla ülkenin imzaladığı, sera etkisi yaratan gazlardan metanın kısıtlanmasına dair anlaşmayı imzalamadı.
Çin bunun yerine metan sorununu çözmek için ulusal bir plan geliştireceklerini açıkladı.
ANALİZ: MATT MCGRATH, BBC ÇEVRE MUHABİRİ
İki ülkenin ortak açıklamasının başlığı, ne kadar önemli olduğunu gösteriyor: 2020'lerde iklim faaliyetlerini artırmak için ortak bildiri.
Küresel ısınmanın 1,5 derece ile sınırlandırılması istenmiyorsa önümüzdeki dokuz yılda karbon salımının sınırlandırılması hayati öneme sahip.
Çin ülke içinde kömür kaynaklı karbon salımını kısa vadede kısıtlama konusunda isteksiz davransa da, bu açıklama acilen eyleme geçme ihtiyacını kabullendiklerini gösteriyor.
İş birliğinin kararlaştırdığı alanlar arasında metan salımı, ormanların korunması ve teknoloji transferi de var ve bunlar hem karbon salımının kısıtlanması hem de sembolik açıdan önemli.
İki tarafın vardığı anlaşma, ülkelerin mevcut politikaları ile bilimin daha güvenli bir dünya için gerekli gördüğü politikalar arasında büyük bir uçurum olduğu gerçeğini de kabulleniyor.
Bu uçurumu kapatmak için Glasgow'dan güçlü bir anlaşma çıkması gerekiyor.
ABD ve Çin'in açıklaması, böyle bir anlaşmaya varılması için önemli bir itici güç görevi görüyor.
Greenpeace yöneticisi Jennifer Morgan da ABD ve Çin'in açıklamasını mutlulukla karşıladıklarını söyledi.
Morgan, iklim hedeflerine ulaşılması için iki ülkenin de daha fazla adım atmasının şart olduğunu vurguladı:
"Yine de bu açıklama, iklim krizinden en çok etkilenen ülkelerin talepleri arasında yer alan, mevcut politikalar küresel ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefiyle uyumlu hale gelene kadar her ülkenin her yıl hedeflerini büyütmesi talebini yerine getiren bir özelliğe sahip değil.
AB'nin iklim politikalarından sorumlu yöneticisi Frans Timmermans da iklim alanında ABD ve Çin'in birlikte çalıştığını görmenin cesaret verici olduğunu söyledi:
"Bu anlaşma ABD ve Çin'in, iklim konusunun diğer tüm konuların üzerinde olduğunu kabul ettiklerini gösteriyor. Bu COP26'da güçlü bir anlaşmaya varılmasına yardımcı olacak."
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de anlaşmanın "doğru yönde atılmış bir adım olduğunu" söyledi.
En Çok Okunan Haberler
- Op. Dr. Dericioğlu başında poşetle ölü bulundu
- 500 bin TL'nin aylık getirisi belli oldu
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- Suriye'de herkesin konuştuğu ölüm listesi
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Erdoğan'dan işgale 'isimsiz' tepki
- Suriye'nin yeni başbakanından ilk açıklama