Yurttaşlardan gelen zamlara tepki: ‘Ne yapacağımızı şaşırdık’

Cumhuriyet esnaflarla konuştu. 

21 yıldır çay ocağı işleterek esnafa çay dağıtan Paşa Aytekin “Ben bir ay önce zam yaptım. Şimdi ben peş peşe zam yapıp nasıl esnafa yansıtayım? Alacağım malzeme 6 ayda yüzde 70 arttı. Ne yapacağımızı şaşırdık. Çay satacaklarım bu zammı kabul eder? Etmez. Onlar da haklı. Ben de bu şartlarda nasıl para kazanacağım? Zaten kazanamıyorduk tamamen dibe vurduk. Şu an 2 liraya çay satıyorum. Zam da yapamam yeni yaptım. Şimdi gidip ‘Zam yapacağım’ desem, kabul etmezler ki. ‘1-2 ay önce zam yaptın’ derler. Çaya zam geldi diyoruz ancak onlar da içmem yada benim sorunum değil diyor” dedi.  Aytekin, “Yeni yıldan önce 300 bardağa yakın satıyorduk. Şu an ise 150-200 civarında satabiliyoruz.  Nasıl yapacağız ben bile şaşırdım. Sağ olsun Cumhurbaşkanımız bizi ekmeğe muhtaç etti” diye konuştu. 

ÇAY İÇEN SAYISI AZALDI

Çay ocağında çalışan Habip Karabacak ise “Pahalılık bizi etkiliyor. Şu an 1 buçuk lira çay satıyoruz. Yakın zamanda zam yapmıştık. Yakın zamanda yaptığımız zamdan sonra da çay içen sayısında azalma vardı” dedi. 

EN TEMEL GEREKSİNİM

Zamlarla ilgili konuştuğumuz Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar da tepkisini dile getirdi. Çakar “Türkiye’de tüm tüketicilerin en temel içeceğidir. Dünyada en çok çay kullanan toplumlar arasında birinci sırada Türkiye var. Açlık sınırında yaşayan insanlar kahvaltısını çaylarını yapmak zorunda kalıyor. Dolayısıyla en temel besin maddesidir. En temel gereksinime yüzde 40’ın üzerinde zam gelmesi tüketicilere çok büyük bir sıkıntı yaşatacak. Türkiye’de tüketicilerin yüzde 30’dan fazlası açlık sınırının altında yaşıyor. 77 milyon insan yoksulluk sınırının altında.Yani nüfusun yüzde doksandan fazlası açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşıyor” diye konuştu. Devlet halkın devleti olmalıdır diyen Çakar, “Tüketicilere evrensel haklarından olan temel gereksinimlerinin karşılanması hakkına aykırıdır. Acilen hükümetin bu olaya müdahale etmesi lazım. Tüketici hakları ayaklar altında. Sosyal devlet anlayışı ayaklar altında. Dolayısıyla devlet yönetimi tamamen firmaların çıkarı doğrultusunda hareket ediyor. Onların talimatları doğrultusundan istekleri doğrultusunda hareket ediyorlar. Niçin çayı tüketen vatandaşın isteği doğrultusunda hareket etmiyorlar da firmaların kar edenlerin istekleri doğrultusunda hareket ediyor devlet? İşte devletin yapısı bu halde. Devlet bu hale gelmiş. bu gidişi son derece tehlikeli bir gidiş. Artık devlet kendine gelmeli. Devlet halkın devleti olmalı. Buradan çağrı yapıyorum. Artık yeter. Devlet halktan yana tavır almalıdır. Halk devleti olmalıdır” dedi.