'12 Eylül'ün paletleri bizim üstümüzden geçti'

İkinci Ergenekon davasının tutuklu sanığı İbrahim Özcan, 12 Eylül döneminde cezaevinde bulunduğunu belirterek, ''12 Eylül'ün paletleri bizim üstümüzden geçti. Ben şimdi darbecilikle yargılanacağım, terörist olacağım. Böyle bir şey mümkün mü?'' dedi.

'12 Eylül'ün paletleri bizim üstümüzden geçti'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.03.2010 - 09:00

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen davanın bugünkü duruşmasına, gazeteci Tuncay Özkan, Cumhuriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay ile eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin'in de aralarında bulunduğu tutuklu 36 sanık katıldı.

Tutuklu yargılanan Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Hüseyin Keskin ve Oğuz Bulut ise duruşmaya gelmedi. Duruşmada, tutuksuz sanık Emin Şirin de hazır bulundu. Duruşma, tutuklu sanık İbrahim Özcan'ın savunmasını yapmasıyla devam ediyor.

 

'İddianame pimi çekilmiş bomba'

Duruşmada savunmasını yapan Özcan, 1977 yılında ''adam yaralamak'' suçuyla cezaevine girdiğini ve 15 yıl yattığını söyledi. Özcan, 12 Eylül döneminde cezaevindeyken işkence gördüğünü ileri sürerek, ''İşkence insanların hafızasında uzun süre izler bırakır. Anlatması bile zor. Anlatırken insan o süreci yeniden yaşıyor. Falaka, elektrik, manyeto, askı hafızamda tek tek canlandı. Darbe oldu, bunları yaşadık. Şimdi ikinci bir darbeyle mi karşı karşıyayız? Darbeler halka karşı yapılır, mağdur olan halktır'' diye konuştu. Türkiye'de kaldığı cezaevlerini anlatan Özcan, bu süreçte emniyet, MİT ve mafyadan olmak üzere çok sayıda insanla tanıştığını, Dündar Kılıç, Oflu İsmail, Hasan Heybetli ve Eşber Yağmurdereli'yi de cezaevinde tanıdığını dile getirdi.

Özcan, 12 Eylül'den sonra hiçbir işkencecinin yargılandığını duymadığını belirterek, ''Yıllar sonra Kenan Evren'in emir subayıyla karşılaştık. İşkenceleri ona sordum. 'Biz öyle olduğunu bilmiyorduk' dedi. Erbakan, Demirel, Evren çeke çeke ölecek. Elleri kanlı. Hiçbiri kolay ölmüyor, hala da çekiyor. Onbinlerce mazlumun ahını aldılar'' şeklinde konuştu. Cezaevinden çıktıktan hemen sonra askere gittiğini anlatan Özcan, ''Elit tabakadan kimse 12 Eylül'de sıkıntı çekmedi. Darbe paletleri halkın üzerinden geçer. 12 Eylül paletleri bizim üstümüzden geçti. Ben şimdi darbecilikle yargılanacağım, terörist olacağım. Böyle bir şey mümkün mü?'' dedi.

Kaldığı Silivri Cezaevi'nde duvarların döküldüğünü, muslukların bozuk olduğunu, bir yağmur yağdığında koridorların suyla dolduğunu ifade eden Özcan, ''Bunlarla ilgili dilekçe yazdım, en sonra yapan şirketleri mahkemeye verdim. Cezaevindeki tamiratı biz yapıyoruz. Suları çocuklar temizliyor. Hasta olmamak için musluğu, pencere camlarını biz değiştiriyoruz, silikonluyoruz. Elektrik parasını da ödeyeceğiz. Yakında kira da isterler bizden. 21. yüzyıla geldik yaşadığımız şartlara bakın. Plastik tabak, kaşık kullanılıyor. Kanser olacağız'' diye konuştu. Davanın iddianamesini heyete gösteren Özcan, ''Bu iddianame pimi çekilmiş el bombası. Bakalım kimin üzerinde patlayacak'' diye konuştu.

 

Davanın bir sonraki duruşması 11 Mart'ta yapılacak

İkinci Ergenekon davasının bir sonraki duruşması 11 Mart Perşembe günü yapılacak.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada savunmasına devam eden tutuklu sanık İbrahim Özcan, Toplumsal Dönüşüm Yayınları tarafından basılan, üzerinde Atatürk ve Türk bayrağının bulunduğu afişleri mahkeme heyetine göstererek, bunları emniyet müdürü, vali ve savcılara gönderdiğini anlattı.

Özcan, emniyete, terör örgütleriyle ilgili yeni çıkan kitapları da yolladıklarını ifade ederek, ''Bunlar terörist faaliyeti olarak sayılıyor. Bunlar darbeci faaliyet mi? Bizim kitaplarımızda darbe, rejim değişikliği yok. Atatürk var'' diye konuştu. Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, Özcan'ın savunmasına ara vererek, duruşmayı 11 Mart Perşembe günü saat 09.00'a erteledi.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler