"3 gün içinde belgeleri bize verin"
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, hakkında çıkan "rüşvet" iddialarıyla ilgili, "Böyle bir iddiayı ortaya atıyorsan derhal belgeleri ortaya koyacaksın. 3 gün içinde bu belgeleri bize verin dedik. Derhal o belgeleri biz istiyoruz. Sen vermiyorsan o belgeleri ben Emniyete, savcılığa, yargıya intikal ettireceğim ve hukuku süreci başlatacağım" dedi.
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, hakkında çıkan "rüşvet" iddialarıyla ilgili TBMM'de basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Basın mensuplarının, "WikiLeaks belgelerinde hakkınızda çıkan bazı iddialar var, rüşvet aldığınıza dair belgeler olduğu ifade ediliyor, ne diyorsunuz?" sorusuna Baykal, konuyla ilgili üç noktanın olduğunu belirterek, şöyle dedi:
"Bu telgraftan şunu öğreniyoruz. İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Türkiye'de Amerikan Büyükelçiliğine daha yeni başlamış büyük bir davayla ilgili olarak özel bir brifing vermiştir. Bağımsız bir devletin yargı organında ele alınmakta olan bir konuyla ilgili olarak daha o konu netleşmeden o konuyla ilgili somut bir gerçek ortaya çıkmadan Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Amerikan Büyükelçiliğine giderek o siyasi davayla ilgili suçlamalar yapması, iddialar sergilemesi gerçekten bağımsız bir ülke açısından da bağımsız bir yargı anlayışı açısından da vahim bir manzara oluşturmuştur. Emniyet Genel Müdürlüğü, Amerikan Büyükelçiliğine gidiyor ve kendi vatandaşlarını suçluyor. Birinci nokta budur. Bunun çok iyi sorgulanması gerekir."
"İkinci nokta iddiaların gerçek dışı olması"
İkinci noktanın bu brifinglerde iddiaların vahim şekilde gerçek dışı olması olduğunu ifade eden Baykal, "O zamanki bu brifingin verildiği andaki CHP Genel Başkanı, Anamuhalefet Partisi lideri hakkında rüşvet aldığına ilişkin kanıtlar elimizde denilmiştir. Diyen kimdir, Emniyet Genel Müdürlüğü yetkilileri. Kime demiştir, Amerikan Büyükelçiliği yetkililerine. Ne demiştir, anamuhalefet partisi liderinin rüşvet aldığı ile ilgili belgeler, kanıtlar elimizde demiştir. Çok vahim bir olay" dedi.
"Elinde belge varsa yapman gereken dedikodu değil"
"Gerçekten Emniyet Genel Müdürlüğünün elinde CHP Genel Başkanıyla ilgili yolsuzluk belgeleri varsa yapması gereken şey gidip bunun dedikodusunu Amerikan Büyükelçisi ile yapmak değil, doğrudan yargı organına bu konuyu intikal etmektir, bunun hesabını sormaktır" diyen Baykal, şöyle devam etti:
"Sormayacaksınız, elinizde kanıt olacak, böyle bir itham, iç hukuk mekanizması içerisinde dile getirilmeyecek ama siz gideceksiniz bu ithamı Amerikan Büyükelçiliğinde dedikodu gibi konuşacaksınız. Vahim bir olay. Emniyet Genel Müdürlüğü Türkiye'deki her vatandaşın hukukuna sahip çıkması gereken bir kuruluş."
"3 gün süre verdik"
Anamuhalefet lideri hakkında böyle bir iddia ortaya atılıyorsa belgelerin ortaya konulması gerektiğini ifade eden Baykal, "Nitekim biz bunu görünce avukatımız aracılığıyla bir açıklama yaptık. 3 gün içinde bu belgeleri bize verin dedik. Derhal o belgeleri biz istiyoruz. Ne varsa elinizde görelim. Sen vermiyorsan o belgeleri ben Emniyete, savcılığa, yargıya intikal ettireceğim ve hukuku süreci başlatacağım. Elinde belge yokken böyle konuşuyorsan, aaaa o vahim bir manzara. Türkiye'de anamuhalefet lideri hakkında böylesine uluorta iftiralar yapabilen bir Emniyet Genel Müdürlüğü Türkiye'de neyin güvencesidir. İkinci temel nokta bu" dedi.
"Üçüncü nokta, brifing konusu"
Bu belgelerden öğrenilen üçüncü noktanın brifingin konusu olan Ergenekon davasıyla ilgili olarak savcıların her hafta Başbakan'a bilgi verdiğinin ifade edilmesi olduğunu kaydeden Baykal, "Bunu söyleyen Emniyet Genel Müdürlüğü. Bunlar çok vahim bir olay. Bu iddia doğruysa Ergenekon davasının niteliği ile ilgili önemli ipuçları ile çıkar. Başbakan'ın bu kadar yakından savcılarla işbirliği içinde takip ettiği bir davayla karşı karşıyayız demektir. Vahim bir olay. Sayın Başbakan ben Ergenekon davasının savcısıyım diye açıklama yapmıştı şimdi o bu ifadeyle yepyeni bir anlam kazanıyor. Metafor olmaktan çıktı bir gerçek haline dönüşmeye başladı. Ergenekon davasını da temellerini sarsabilecek bir durum ortaya koyuyor" dedi.
"Yalanlandı lafları var. Ne yalanlanmıştır" diyen Baykal, şöyle dedi:
"Şunu anlamamız lazım. Brifing verilmemiş midir? Böyle bir brifing yoktur mu deniyor? Brifing vardır da bu sözler söylenmemiştir, Baykal hakkında böyle bir itham yapılmamıştır mı denilmektedir. O zaman bunu bilelim, resmi olarak ortaya çıksın o zaman biz Amerikan Büyükelçiliği yetkililerine bunu soralım. Nitekim bazı arkadaşlarımız sormuşlar. Siz kendi polisine sorun bu soruları demiş Radikal gazetesinden öğrendiğimiz gerçek bu. O zamanın İçişleri Bakanı benim bu konuda bir bilgim yok demiş."
"Belgeleri istedim"
Avukatı aracılığıyla belgeleri istediğini vurgulayan Baykal, "Ben şahsen avukatım aracılığıyla belgeleri resmen talep ettim, 3 gün içinde bize bildirin. Ona göre davaları açalım dedik" diye konuştu.
Atalay'ın sözleri
Bir basın mensubunun, "Sayın Atalay'dan böyle bir brifingin olmadığına dair bir açıklama geldi, ne diyorsunuz?" sorusuna Baykal, "Önemli. O zaman böyle bir brifing olmamıştır, Emniyet Genel Müdürlüğünden kimse gitmemiştir ve Amerikan Büyükelçiliğinin Washington'a çektiği telgraf gerçek dışıdır anlamı mı çıkıyor yapılan açıklamalarda. Eğer böyleyse ayrı bir olay. Bu konuda Amerikan Büyükelçiliğinin de söyleyeceği bir şeyler olacaktır" dedi.
"Amerikan Büyükelçiliği açıklamanın yolunu bulacaktır"
Bir soru üzerine Baykal, "Herhalde Amerikan Büyükelçiliği bunu kimsenin sorgulamasına gerek kalmadan açıklamanın yolunu bulacaktır" dedi.
"Emniyet Genel Müdürlğü böyle bir brifingi kendi başına alabilir mi?" sorusuna da Baykal, şu yanıtı verdi:
"Bilemem. Bunun aydınlığa kavuşması lazım. Genel Müdür mü, İçişleri Bakanı mı bu kararı almıştır, Sayın Başbakan mı almıştır, bunların ortaya çıkması lazım.
Amerikan Büyükelçiğinin böyle bir brifing olmadan bize böyle bir brifing verildi içinde de şunlar şunlar söylendi diye tamamen bir uydurma senaryoyu Washington'a çekmiş olabileceğine en küçük bir ihtimal vermiyorum. Bu saçmalıktan kurtulmanın yolu inkar değildir. Olayı sorumlularıyla ortaya çıkarmakta yarar var."
Kurultay sorularına yanıt vermedi
Kurultay sorularına "O konular sonra" diyen Baykal, "Kurultaya katılacak mısınız?" sorusuna da yanıt vermedi.
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- 35 milyon TL değerinde altın sikke ele geçirildi
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!