5 çocuğum aç

CHP'li Ağbaba ve Özel, cezaevinde uğradıkları kötü muameleyi 'yıldırım telgrafla' Adalet Bakanı'na duyurdukları öğrencilerin de aralarında bulunduğu 9 kişi ile cezaevinde görüştü. "Halkı isyana teşvik" suçlamasıyla tutuklanan ve buna kanıt olarak da sattığı "Atatürk'lü Türk bayrakları" gösterilen Ali Sarıçiçek, Metris'ten "5 çocuğum aç!" diye isyan etti.

5 çocuğum aç
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 15.07.2013 - 08:17

Bayrak satıcısı Ali Sarıçiçek, Gezi olayları sırasında tutuklanıp, Metris Cezaevi’ne konulanlardan. “Halkı isyana teşvik” suçlamasıyla tutuklanan ve buna kanıt olarak da sattığı “Atatürk’lü Türk bayrakları” gösterilen Sarıçiçek, cezaevinden “5 çocuğum aç!” diye isyan etti.

CHP Cezaevi Komisyonu üyeleri Veli Ağbaba ve Özgür Özel, Adalet Bakanı Ergin’e “yıldırım telgrafla” cezaevinde uğradıkları kötü muameleyi duyurdukları, aralarında Çarşı grubu üyesi İbrahim Halilullah Turan’ın da bulunduğu 9 kişiyle cezaevinde görüştü. 12 Temmuz’da Metris Cezaevi’ne giden milletvekilleri hazırladıkları raporda, tüm tutukluların gözaltına alınırken “ağır hakaret, küfür ve şiddete maruz kaldıklarını, darp edildiklerini” anlattıkları belirtildi. Raporda, tutuklananların tamamının ayrı ayrı koğuşlarda ve hepsinin de “adli suçlularla” birlikte kaldığına işaret edilerek “Bazı gençler, diğer tutuklu ve hükümlülerin kendilerini koğuşta ortacılık görevini vererek hizmet ettirdiğini ve geceleri zorla nöbet tutturduklarını, hatta bunların kendilerini tehdit ettiklerini söylemişlerdir” görüşüne yer verildi. Raporda yer alan değerlendirme ve görüşler şöyle:

 

‘Palalı Fas’ta ben buradayım’

Ali Sarıçiçek (Bayrak satıcısı): Evli ve 5 çocuğu var. 2 yıldan bu yana maçlarda ve eylemlerde bayrak satışı yaparak geçimini sağlayan Sarıçiçek, en büyük çocuğunun haftada 150 TL ücretle kemercide çalıştığını, evin başka geçim kaynağı olmadığını, bu nedenle, kendisinin içerde olması yüzünden karısının ve 5 çocuğunun aç kaldığını söylüyor. Sarıçiçek, çok yorulduğu için eve gitmeye karar verdiğini ancak yolunun polis barikatı ile kesildiğini ifade ediyor. Geçmek için izin istediğini belirten Sarıçiçek, kendisine izin verilmediğini ancak pasaportlarını gösteren ABD’li iki kişinin barikattan geçmesine izin verildiğini ifade ediyor. Bunun üzerine tepki olarak ellerini havaya kaldırdığını söyleyen Sarıçiçek, o sırada TOMA’nın tazyikli su sıktığını ve tüm bayraklarının ıslandığını ve ıslanan bayraklar satılmayacağı için de sinirlendiğini anlatıyor. Bu nedenle polise sözlü olarak tepki gösterip bağıra çağıra oradan uzaklaştığını söyleyen Sarıçiçek, iki sokak ötede dinlenmek için oturduğu kaldırımdan gözaltına alındığını söyledi. Ayrıca Sarıçiçek, bayraklarının karakolda kaldığını ve ailesine teslim edilmediğini de belirtiyor. Sarıçiçek, kendisine yöneltilen suçlamanın “halkı isyana teşvik” olduğunu ve hakkındaki delillerin Atatürk ve Türk bayrağı olarak tutanaklara geçtiğini söylüyor. Kendisine karakolda sorgu sırasında gösterilen resimler ise TOMA’nın önünde sinirli bir şekilde bağırırkenki ve gençler slogan atarken elinde ıslak bayrakları ile olduğu resimleri. 10 kişilik koğuşta 12 kişi kaldıklarını söyleyen Sarıçiçek, neden içerde olduğunu bir türlü anlayamadığını ifade ediyor ve ekliyor: “Palalı Fas’ta, ben buradayım. Her işin bir riski var, burada bulunmamın sebebi ise iş kazası.”

 

Karakola sığındık, bırakmadılar

Ahmet Kaycı (İşçi): Bir arkadaşı ile gazdan kaçtıklarını, Beyoğlu Karakolu’na sığındıklarını beyan ediyor. Kaycı, tüm bunlara rağmen, “halkı isyana teşvik” suçlamasıyla tutuklandığını söylüyor. Kaycı, “Gazdan kaçıp, en güvenli yer olarak gördüğümüz karakola sığındık, bir daha bırakmadılar” diyerek mağduriyetini dile getirildi.

 

‘Kanıt fotoğraf’

Mehmet Yalçın (Tekstil işçisi): 4 kez eylemlere katıldım ancak faiz lobisi ya da Yahudi lobisi ile alakam yoktur. Üstüne üstlük “Seyyid” soyundan geliyorum. Eylemler sırasında polis barikatına yaklaştım ve “Şiddet uygulamayın, ayıptır” deyince, polis “alın bunu” diyerek gözaltına alındım. İstiklal’de dururken çekilen fotoğrafım kanıt olarak kullanıldı. Polis tarafından darp edildim, bunu kanıtlamak için de doktora gideceğim.

 

‘1 haftalık evliyim’

Ahmet Erol: 1980 doğumlu Erol 1 haftalık evli. Alevi olan Erol kendisini CHP’li olarak tanımlamakta. Gözaltına alınmasına anlam veremeyen Erol, alışveriş merkezi önünde yürürken gözaltına alındığını ve hakkında hiçbir delil veya kanıtın olmadığını söylüyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler