8 Sanatçı 8 Güncel

Gündelik yaşantıda, bizi meşgul eden soruların kendisine yönelttiğimiz cevaplar kendi gerçekliklerimizden kaynaklanır. Yalnız bu gerçekliğin, hayatın deyim yerindeyse politik tavrından ne kadar etkilenmediği gerçekliğin karşısındaki simgesiz olan ile vücud bulur. 

Temsili mümkün olmayan ve bu yüzden çeşitli teknik ve soyutlamalarla her türlü nesnenin önünü açan sanatçının anlam çabası, sanatçının seri halinde ve tek üretimlerinde,  tekrarcı ve kimi zaman farklı gösterimlerinde değişmeyen tek şeydir. Soruların geri döndüğü ve bu devinim sayesinde var olabilecek mutlak çaba, bir ad koymayı, üslupları kendi içlerinde yorumlamayı ve belli bir tema üzerinden gitmeyi kendi yapısı gereği zorlamaktadır. Çünkü getirilecek her hangi bir kalıp ve tanım, işleri çabanın dünyasından alıp gerçeklikler dünyasına sokmaktır.

Bu yüzden “8 Sanatçı ve 8 Güncel” sergisinde sanatçıların gerçekliği sorgulayan dillerine sadık kalınarak meşguliyet, sergide son ve ilk çalışmaların, seri çalışmaların, seriden kopup tek anlatımlara bürünmüş çalışmaların özgürce sunulabildiği bir alana dönüştürülmüştür.

Sergide Nancy Atakan’ın ilk ve son çalışmasını bir arada görmenin yanı sıra 98 yılında hazırladığı ve sonrasında noter huzurunda kitabın baskısında kullandığı bilgisayar disketi, pozitif filmleri ve aliminyum plakaları yok ederek, yalnızca kitabı elinde bulunduranlar ve sanatçı arasında diyoloğun var olmasını sağlayan “Diyalog Olarak Sanat” adlı çalışmaya ortak olabilirsiniz.

Sergiye katılım sağlayan Gül Ilgaz’ın gündelik deneyimler ve  Rönesans dönemi Flaman resmi, 19. yüzyıl Fransız resmi ve Osmanlı Minyatürleri gibi “kült klasik” üzerinden giden çalışmalarına, Raziye Kubat’ın Ahşap üzerine gerçekleştirdiği Masalsı anlatılarını, Can Maden’in kent yansımalarından ortaya çıkardığı rüya görünümlerine tanıklık edeceksiniz.

Diğer taraftan yağlı boya ve akrilikle gerçekleşen anlatılarda,  Neşe Çoğal'ın bilinç altı ve bilinç üstü arasında kalan düalist dünyasına, Özgül  Arslan’ın ikilemlerin üzerine yerleştirdiği anıtsal oyuncaklarla var edebildiği dünyasında yetişkinin ve çocuğunun  konumuna, Serhat Kiraz’ın “sayılar” ile sonluyu ve sonsuzu içinde barındıran zihin sürecini anlama yollarının diline eşlik edebilirsiniz.

Ayrıca sergide yer alan heykelleri ile Seçkin Pirim, son çalışması olan “Nükleer Mağduru” ile doğanın kendisinden çok kendi yaşantılarımıza müdahil nesnelerin oluşturduğu katmanlı “doğal” yapıya kağıdı da katarak samimi anlatısını gerçekleştirmektedir.

Sergiyi Mine Sanat Galerisi Nişantaşı mekanında 30 Haziran’a kadar ziyaret edebilirsiniz.