90 gündür yaşadıklarını anlattı
Suriye'de esir tutulan gazeteci Cüneyt Ünal 90 gün sonra CHP heyeti sayesinde Türkiye'de...
CHP Hatay milletvekilleri Hasan Akgöl, Mevlüt Dudu, Refik Eryılmaz ve Ankara Milletvekili Levent Gök'ün de yer aldığı 9 kişilik heyetle Suriye tarafındaki Kesep Sınır Kapası'ndaki işlemlerin ardından Türkiye'ye girdi.
Yayladığı Gümrük Kapısı'ndan Türkiye'ye giren Ünal, daha sonra gerekli işlemlerin yapılması için gümrük binasına alındı. Bu arada, Nuray Ünal da eşiyle görüşmek üzere gümrük binasına geldi.
Haberin videoları için tıklayınız
İşlemlerin ardından CHP'li heyetle gazeteci Cüneyt Ünal kameraların karşısına geçti. Heyet adına açıklamayı CHP Hatay milletvekilli Refik Eryılmaz yaptı. Eryılmaz, yaptığı açıklamada, Ünal'ı sağlıklı bir şekilde getirmenin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.
Bu süreçte kendilerine destek veren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere herkese teşekkür eden Eryılmaz, şöyle devam etti:
''Biz aslında hem Cüneyt için hem de Bashar Kadumi için Suriye'ye gittik. Her ikisini getirme umuduyla gittik, Cüneyt'i getirebildik. Bashar Kadumi'yle ilgili Suriyeli yetkililer bize herhangi bir açıklama yapamadılar, ellerinde bir bilgi olmadığını söylediler. Yalnız Cüneyt kardeşimiz olaya birebir tanık olmuştu. Olay esnasında Bashar'ın yaralandığını söyledi, ondan sonra da kendisiyle bir bağlantı kuramadığını söyledi. Biz bunun üzerine Devlet Başkanı'yla görüştük ve Devlet Başkanı'ndan Bashar Kadumi'yle ilgili pozisyonu konusunda, ölü ya da sağ olup olmadığı konusunda mutlaka bilgi istediğimizi ve mutlaka bu konuda araştırma yapılmasını istedik. Kendisi de talimat verdi. Bu arkadaşımızla ilgili bir araştırma yapılmasını ve 24 saat içerisinde bize bilgi verilmesi konusunda bir talimat verdi. Şu anda biz Bashar Kadumi'yle ilgili Suriyeli yetkililerden bilgi bekliyoruz ama arkadaşımızın da yaralandığını da ifade etmek istiyoruz.''
Eryılmaz, bu çalışmanın içerisine girerken, hiçbir siyasi beklenti ve siyasi kaygı içinde olmadan, tamamen insani duygularla, milletvekili görev ve sorumluluk bilinci içerisinde hareket ettiklerini ifade etti.
''Bizler her zaman barışı savunduk''
Suriye halkı ile Türkiye halkının kardeşliğine vurgu yapmak istediğini belirten Eryılmaz, ''Biz CHP olarak Atatürk'ün 'Yurtta sulh, cihanda sulh' ilkesine bağlı ve bu inançla hareket eden bir siyasi anlayışın içinde olduğumuzu da paylaşmak istiyorum'' dedi.
Cüneyt Ünal'ın Türkiye'ye getirilmesinin ''aylardır, yıllardır Türkiye'de tutuklu bulunan gazetecilerin de serbest bırakılmasına ya da pozisyonlarının tekrar irdelenmesine katkı sunmasını temenni ettiklerini ve beklediklerini'' belirten Eryılmaz, şöyle devam etti:
''Bizler her zaman barışı savunduk, savaşa karşı olduğumuzu söyledik. Bugün de aynı şeyi söylüyoruz. Çünkü savaş insanlara, ülkelere ölüm, gözyaşı ve yıkımdan başka bir şey getirmemiştir. Türk halkıyla Suriye halkının ortak bir kültürü, ortak bir geçmişi ve ortak bir kaderi paylaştığını da ifade etmek istiyorum. Bundan sonraki süreçte hepimize Türkiye ile Suriye arasındaki bu çatışma ortamının sona erdirilmesi noktasında, barışı savunma noktasında bir görev düştüğünü de ifade etmek istiyorum.''
Tutuklu gazeteciler
Bu çalışmaya siyasi kaygıyla değil, tamamen insani duygularla girdiklerini ifade eden Eryılmaz, Türkiye ve Suriye halkının kardeşliğine vurgu yaparak, "Cüneyt kardeşimizin Türkiye'ye getirilmesinin bundan sonraki süreçte, aylardır, yıllardır Türkiye'de tutuklu bulunan gazeteci kardeşlerimizin de serbest bırakılmasına ya da pozisyonlarının tekrar irdelenmesine katkı sunmasını temenni ediyoruz ve bekliyoruz" dedi.
Eryılmaz, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'in de ''Ben bu kardeşimi sizlerin kanalıyla Türk halkına teslim ediyorum'' şeklinde Türk halkına bir mesajı olduğunu belirtti.
Gözyaşlarını tutamadı
90 gün sonra yuvasına dönüp, eşine kavuştuğu için çok mutlu olduğunu anlatan Ünal, eşi Nuran Ünal'a sarılarak bir süre gözyaşı döktü.
Ailesine kavuşmasının çok mutluluk verici olduğun aktaran Ünal, tüm meslektaşlarına, çaba gösteren milletvekillerine ve tüm emek verenlere teşekkür etti.
''2 metrekarelik bir alandaydım''
Suriye'de yaşadıklarını gözyaşları içinde anlatan Ünal, şöyle konuştu:
''90 gün boyunca hapishanedeydim, 2 metrekarelik bir alandaydım. Gözümü her açtığımda karşımda soğuk bir duvar, gözümü her kapattığımda da soğuk bir duvarın hissi vardı yüzümde. Tek bir battaniyeyle yerde, betonda yattım, 90 gün boyunca. Ama şimdi evimdeyim ve dün ilk kez sıcak bir yatak gördüm. Ve eşime kavuştum, aileme kavuştum. Anlatacağım ama heyecanlıyım, mutluyum başka bir tarifi yok yani.''
Kendisine iyi davranıldığını, herhangi bir şiddet görmediğini anlatan Ünal, şöyle devam etti:
''Şiddet anı çatışma bittikten sonra Halep halkı beni muhalif askerlerden zannettikleri için, elimde herhangi bir şey olmadığı için, Suriyeli askerlere teslim edinceye kadar bir darp olayı yaşandı, orada güzel bir dayak atıldı. Onun dışında Suriyeli devlet askerlerine teslim edildikten sonra herhangi bir sıkıntı yaratmadı, aksine çay ve su ikram ettiler. Daha sonra da aynı günün akşamı askeri bir hapishaneye götürüldüm. O akşam da ifadem alındı.''
Öldürülen Japon gazeteci Yamamoto
Ünal, Halep'te öldürülen Japon kadın gazeteci Mika Yamamoto ile yaşadıklarını da anlatarak, eşi Kazutaka Sato ile bir süre konuştu.
Bulunduğu hapishaneye Yamamoto'nun fotoğraf makinesinin getirildiğini belirten Ünal, sadece fotoğraf makinesini gördüğünü başka bir şey hatırlamadığını söyledi.
Nuran Ünal da eşi geldiği için çok mutlu olduğunu belirterek, 90 günden beri çok şeyler yaşadığını söyledi.
Suriye'ye giden heyete teşekkür eden Ünal, ''Bizleri yalnız bırakmayan gazeteci arkadaşlara da çok teşekkür ediyorum. 90 gün boyunca bizi geceli gündüzlü yalnız bırakmayan Elif Ural ve Ahmet Algüvercin'e çok teşekkür ediyorum'' dedi.
Bashar'ın eşi: ''Çocuklarıma ne diyeceğim''
Basın toplantısında sonra Cüneyt Ünal'ın yanında olan ve haber alınamayan Bashar Fehmi Kadumi'nin eşi Arzu Kadumi ağlayarak gazetecilere açıklama yaptı.
Eşinin durumundan endişe etiğini belirten Arzu Kadumi, ''Bashar nerede, Cüneyt geldi ama Bashar'dan haber yok. Ben çocuklarıma cevap veremiyorum. Öldüyse ölüsünü getirsinler, 5 ve 10 yaşındaki çocuklarıma ben ne diyeceğim'' diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- DEM Partili vekillerle 'Suriye' atışması!