ABD resepsisyonunda Davutoğlu sürprizi

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye ve ABD hükümetlerinin "model ortaklık" kavramı etrafında bölgesel ve küresel barışa katkıda bulunmaya çalıştıklarını belirterek iki ülkenin tam anlamıyla ortak bir perspektife sahip olduğunu vurguladı. Davutoğlu, "Bundan sonra ortaya çıkabilecek görüş ayrılıklarını dahi aslında ortak hedefler doğrultusunda bir imkan olarak değerlendirme sorumluluğuyla karşı karşıyız. Görüş ayrılıkları olabilir, bunları iki müttefik ülke olarak en açık ve samimi şekilde ele alabilecek imkanlara sahibiz" şeklinde konuştu.

Bakan Davutoğlu, ABD'nin bağımsızlığının yıldönümü dolayısıyla Büyükelçilik konutunda düzenlenen resepsiyona katıldı. Devlet Bakanı Hayati Yazıcı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın da bulunduğu resepsiyonda iki ülkenin ulusal marşları çalındıktan sonra Davutoğlu ve ABD Büyükeçisi James Jeffrey günün anlamına ve ikili ilişkilerin önemine vurgu yapan birer konuşma yaptılar.
 

"Modern tarihin en köklü ve kapsamlı ilişkileri"

Ahmet Davutoğlu, konuşmaya başlarken Jeffrey için "Güzel Türkçesi dolayısıyla değerli Büyükelçi hep Türk dostu olarak kalacak" ifadesini kullandı. "Türk-Amerikan ilişkileri modern tarihin en köklü ve kapsamlı ilişkileri" de diyen Davutoğlu, Başkan Barack Obama'nın Türkiye ziyareti sırasında "model ortaklık" kavramını kullandığını anımsatarak, "Şimdi biz, her iki hükümet bu model ortaklık kavramı etrafında bölgesel ve küresel barışa katkıda bulunmaya çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

İki ülkenin Irak, Afganistan, Ortadoğu gibi çok sayıda ortak çalıştığı konunun bulunduğunu da vurgulayan Davutoğlu, "Bu nedenle ki Türk-Amerikan ilişkileri bu yeni kapsamında sadece ikili ilişki olma niteliğinden çıkmış ve çok boyutlu bir perspektifle, birçok unsur, birçok taraf içinde barındıran bir zemine oturmuştu" dedi. Davutoğlu şöyle devam etti:
"Özellikle Sayın Obama'nın geliştirdiği çok taraflılık, angajman politikaları, diplomaside çözüm buluşturucu diplomasi öne çıkması gibi ilkeler bizim de bugün Türk dış politikasında benimsediğimiz ilkelerdir. Dolayısıyla hem dayandığımız değerler zemininde, hem de dış politika yapımında, hem de dış politikadaki ortak hedefleri hayata geçirirken uyguladığımız yöntemlerde tam anlamıyla ortak bir perspektife sahibiz. Bundan sonra ortaya çıkabilecek görüş ayrılıklarını dahi aslında ortak hedefler doğrultusunda bir imkan olarak değerlendirme sorumluluğuyla karşı karşıyız. Görüş ayrılıkları olabilir, bunları iki müttefik ülke olarak en açık ve samimi şekilde ele alabilecek imkanlara sahibiz. Bu farklılıklardan bir sinerji de doğabilecek bir köklü ilişkiler ağına sahibiz. Bu bakımdan önümüzdeki dönemde küresel ve bölgesel barışa en fazla katkıda sağlayabilecek ilişki, Türkiye-Amerika ilişkileri dersek abartmış olmayız."

 

"Hepimiz Türkiye'nin başarılarına hayranız"

ABD Büyükelçisi Jeffrey ise, Türkçe ve İngilizçe olarak yaptığı konuşmada iki ülke arasındaki ilişkiler için "zaman zaman bu ilişkilerde inişler ve çıkışlar olabilir fakat ilişkilerimiz, bundan daha büyük, daha önemli ve daha derin" ifadesini de kullandı.

"Hepimiz Türkiye'nin başarılarına hayranız" da ifadesini kullanan Jeffrey, ataması Senato tarafından onaylanması halinde "maalesef" Türkiye'den ayrılacağını söyleyen Jeffrey, "Ancak hedefimiz aynı kalacaktır. Bölgedeki barış ve istikrara katkıda bulunmaktır" şeklinde konuştu.

Ahmet Davutoğlu, konuşmasının ardından resepsiyona da katılan CHP'li Şükrü Eledağ ve Onur Öymen ile de sohbet etti.