"Akan kandan ayaklarımız kayıyordu"

İskenderun Limanı A kapısından giriş yapan ve geniş güvenlik önlemlerinin alındığı bölümdeki ''Mavi Marmara'', ''Defne-Y'' ve ''Gazze'' adlı gemilerde bomba uzmanı ekiplerin inceleme çalışmalarının ardından Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) görevlileri de radyasyon ölçümü yapacak.

Bu arada, İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Başkan Vekili Hüseyin Oruç, başkan yardımcısı Ahmet Sarıkurt, Mavi Marmara Gemisi kaptanı Mahmut Tural, Defne-Y gemisi mühendisi Rıfat Lüleci, gemilerin teknik sorumlusu Can Ertuş ve avukat Ramazan Arıtürk ile diğer yetkililer de liman giriş kapısı önüne geldi. Yetkililerle görüşen heyetin limana girişine izin verilmedi.

Hüseyin Oruç, bir gazetecinin ''Neden bomba uzmanları araştırma yapıyor?'' sorusu üzerine, ''9 kişiyi öldürenlerden her şey beklenir. Bu nedenle tedbir amaçlı inceleme yapılıyor. Bunların gerçekleştirilmesinin ardından biz de gemilere gideceğiz'' dedi.

Savcıların incelemelerinin ardından gemilerin teknik durumlarının tespiti amacıyla araştırma yapılacağını beliren Oruç, gemilerin motorlarının çalışıp çalışmadığını, teknik donanımlarının yüzmeleri açısından uygun durumda olup olmadığının tespit edileceğini, gerekirse tersaneye çekileceğini bildirdi.

Bu durumların ekspertiz raporları sonuncunda ortaya çıkarılacağını ifade eden Oruç, ''Sonuçta bu gemileri yeniden faal hale getireceğiz'' diye konuştu.

Türkiye ve uluslararası mahkemelerde davaların sürdüğünü kaydeden Oruç, ''Soruşturma ve araştırma komisyonları, tüm bu raporları değerlendirecektir. Bu konuda her alanda çalışmaları yapacağız, mücadelemizi sürdüreceğiz'' dedi.

İnceleme sonuçları

İskenderun Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Ercan başkanlığındaki 3 savcı, Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme ekibi ve diğer bazı yetkililerin limanda bulunan ''Mavi Marmara'' gemisinde sabah saatlerinde başladığı incelemeye ara verildi. İnceleme sırasında İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı avukatları da bulundu.

Havanın kararmasıyla incelemeye ara veren ekibin, işlemleri yarın sürdüreceği bildirildi.
Bu arada baskın sırasında gemide bulunan gazeteciler Halil Bilek ve Mediha Olgun da olayların görgü tanığı ve mağduru olarak gemiye çıkarak yetkililerin bazı sorularını yanıtladı.
Gemiye çıkan avukatlardan Gülden Sönmez, inceleme sırasında yerde kırılan gözlükleri, Gazze'de çocuklara verilmek üzere götürülen bebekleri ve kurşun izlerini gördüğünü belirterek, ''Yaklaşık 70-80 tane kurşun izi ve kanlı koltukları gördüm. Saldırı sırasında ben de oradaydım. Akan kandan ayaklarımız kayıyordu. Kısacası kırılan kalpleri gördüm'' dedi.

Mavi Marmara gemisine çıkan avukatlardan olan ve ismini açıklamayan kişi ise saldırı sırasında yaşamını kaybeden yardım gönüllülerinden İskenderunlu Cengiz Akyüz'ün olay sırasında üzerinde olan yeleğini bulduklarını söyledi.

Kurşun izi bulunan yeleğe Cumhuriyet Savcılığı tarafından delil olarak el konduğunu belirten avukat, ''Yapılan otopsi ile yelekteki kurşun izi birbiriyle örtüşüyor. Yelekteki iz, Akyüz'e çok yakın mesafeden ateş edildiğini gösteriyor'' dedi. Gemiye çıkan diğer avukat Selçuk Kar da geminin ikinci katında bulduğu Kur'an-ı Kerim'i beraberinde getirdi.

Gemiye çıkan ve bilirkişi olarak görevlendirilen Deniz Ticaret Odası İskenderun Şubesi gemi mühendisi Farabi Cihan Bozcuk, makine dairesinde inceleme yaptığını söyledi. Bozcuk, görünüşte tahribat göremediğini belirterek, ''Ancak her şey geminin motorlarının çalışması sırasında belli olur'' dedi.

Gazeteciler Halil Bilek ve Mediha Olgun da gemide çok iyi bir temizlik yapıldığını gözlemlediklerini söyledi.