"Akaryakıt dolum tesisi çevresel risk yaratacak"

Dereköy Belediye Meclisi’nin Akaryakıt Depolama ve Dolum Tesisi kurulmasına ilişkin meclis kararının iptali için yürütmeyi durdurma talebiyle Samsun 1. İdare Mahkemesi’ne açtığı davada mahkeme tarafından bilirkişi olarak görevlendirilen Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) öğretim üyelerince hazırlanan teknik bilirkişi raporu tamamlandı. Raporda imar planı değişikliğinin iptal isteminin kamu yararı, şehircilik ilkeleri ve planlama teknikleri açısından uygun olduğu görüş ve kanaatine varıldı.

Bilirkişi raporunda Dereköy Belediyesi’nin yaptığı imar planı değişikliğinin açıklama raporlarında; en çok Akaryakıt Depolama ve Dolum Tesisinin Dereköy’de yaratacağı 20 kişilik istihdamın üzerinde durduğuna işaret edilerek, “Ancak bu sorunun çözümü noktasal veya başka bir ifadeyle günübirlik taleplerin karşılanması şeklinde değil, bütüncül ve uzun vadeli politika ve stratejilerle olmalıdır” görüşüne yer verildi.Raporda en çok dikkat çeken konulardan birisi ise Bafra Doğa Koruma ve Milli Parklar Mühendisliği tarafından hazırlanan rapor oldu. Hazırlanan raporda Muşta deresinin akmadığı ve Karadeniz’e ulaşmadığını belirtildiği ancak, yerinde yapılan keşifte derenin aktığı ve Karadeniz’e ulaştığının görüldüğü vurgulandı. Bilirkişi heyeti, bu raporun yanıltıcı olduğunu ifade etti.

Raporda ayrıca, Çevre ve Orman Bakanlığı Çevre Düzeni Planı’nda; Samsun kent merkezinin kuzeybatısı kentsel yerleşik alan, gelişme alanının, üniversite, tarım alanı ve beldeler olarak planlanmış, güneydoğusunun ise organize sanayi bölgesi, depolama alanları, tersaneler ve resmi kurumlara ayrıldığı anımsatıldı.. Raporda Dereköy, Altınkum, Atakum bölgelerin ise doğal plajlar, ikincil konut ve turizm amacıyla kullanıldığı vurgulandı. Bilirkişi heyeti, Dereköy Petrol Depolama ve Dolum Tesisi’nin bölgede çevresel açıdan risk taşıyacağından imar mevzuatı ve planlama esaslarına aykırı olduğunu, nazım imar planı kararları, çevre düzeni planı ana kararlarına uygun olmadığını vurguladı.

Dava konusu bölgenin yazlıkların olduğu ve tarım alanı olarak planlanan bir bölge olduğuna işaret eden bilirkişi heyeti, raporda “Petrol depolama ve dolum tesisi kurulduğunda bu bölgenin günübirlik kullanılması mümkün değildir. Yapılan imar değişikliği petrol depolama ve dolum tesisine bireysel yarar sağlarken, çevrede yaşayan/yaşayacak olanların zararınadır” ifadesini kullandı.