"Akıl tutulmasına uğradığını düşünüyoruz"

Kulübün internet sitesinde yer alan açıklamada, Atalay'ın, basın toplantısı düzenleme gerekçesini, ''Aziz Yıldırım ve Ali Koç'un, Bursaspor ve Ankaragücü taraftarları arasındaki kardeşlik bağına ilişkin açıklamaları'' olarak gösterdiği ifade edilerek, ''Başkanımız, bu konu hakkında hiçbir mecrada açıklama yapmamıştır. Asbaşkanımız Ali Koç'un açıklamasında ise Atalay'ın konuşmasına gerekçe yaptığı gibi olumsuz bir içerik bulunmamaktadır. Bu itibarla Atalay'ın kendi konuşmasına gerekçe olarak kamuoyuna sunduğu hususlar tamamen gerçek dışıdır'' denildi.

Fenerbahçe Kulübünün açıklamasında, şu görüşlere yer verildi:

''Ayhan Atalay'ın konuşmasının bir bölümünde değindiği gibi Türkiye bir hukuk devletidir, ancak söylediğinin aksine çarpıklık Türkiye'deki hukuk sistemi ile ilgili değil, bu sisteme dahil olanlarla ilgili bir durumdur. Hukuk sistemine dahil olduğu halde, hukuk tanımazlığın, yani çarpıklığın en tipik örneklerinden biri de Ayhan Atalay'ın bizzat kendisidir. Sayın Atalay, ezberlediği konuşmasında hukuktan bahsederken, kendisi hukuk bilmezliğin ve bu konudaki cehaletin en açık örneklerini de sergilemektedir.
15 gün sonra oynanacak bir maçın daha atanmamış hakeminin ismi üzerinde spekülasyon başlatan bu şahıs, bir televizyon kanalında kontrolünü de yitirerek, Ankaragücü Kulübünün, Bursaspor Kulübü ile kardeş olduğunu, Fenerbahçe'yi yenerek Bursaspor takımını şampiyon yapacaklarını saf dillikle söylemiştir. Atalay'ın gerek bu söylemi, gerekse 15 gün sonra oynanacak olan müsabakaya atanacak hakemi bugünden etkilemeye yönelik açıklamaları, futbola özgü hukuk kuralları uyarınca suçtur.''

"Savcılığa başvuruyoruz"

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Disiplin Talimatı'nın 55. maddesine göre, maçın sonucunu hukuka veya spor ahlakına aykırı şekilde etkilemenin veya buna teşebbüs etmenin yasak olduğu vurgulanan açıklamada, ''Bu hükmü ihlal eden kişiler, bir yıldan üç yıla kadar müsabakalardan men veya hak mahrumiyeti cezasıyla, kulüpler ise küme düşme cezasıyla cezalandırılır. Sayın Atalay, önce yaptığı açıklamaların kendisi ve görevlisi bulunduğu Ankaragücü Kulübü aleyhine ne gibi hukuki sonuçlar doğuracağını bilmeli ondan sonra hukuktan bahsetmelidir'' ifadeleri yer aldı.

''Federasyonu, derhal bu şahsın açıklamaları ile ilgili soruşturma başlatmaya davet ediyoruz'' denilen açıklamaya, şöyle devam edildi:

''TFF'nin bu davetimize sessiz kalması halinde, kendi kişisel reytinglerini arttırma düşüncesi ile Sayın Atalay gibi kimin emrinde memur olduğu malum şahısların bu tip açıklamalarını daha çok duyacağımızdan endişe ediyoruz. Kulüp olarak biz de Sarıyer Cumhuriyet Savcılığına başvurarak, konunun tüm yönleri ile aydınlatılması amacıyla bu şahıs hakkında hukuki işlem başlatıyoruz. Ankaragücü Kulübü ile yüz yıla dayanan dostluğumuzda bugüne kadar eşi benzeri görülmemiş bu denli iğrenç bir açıklamayı yapan ve akıl tutulmasına uğradığını düşündüğümüz Atalay'ı, şerefli, namuslu, hukuka ve adalete inan bir kişi ise kendisine istihbarat şeklinde isimlendirdiği bu bilgiyi veren şahsı ve adı geçen hakemleri adli mercilerden önce kamuoyuna açıklamaya davet ediyoruz. Keza kendisini başkanımızla ilgili olarak ortaya attığı iğrenç iddiaları da kamuoyu önünde ispata davet ediyoruz.''

"Atalay'ın dilediği hakemle maça çıkmaya hazırız"

Fenerbahçe Kulübü, yakın bir dönemde futbol ailesi içinde dillendirilmeye başlanan İstanbul-Anadolu ayrışmasının kimseye faydası olmayacağı, kitleleri bu şekilde ayrıştırmanın da bir nevi bölücülük olduğu şeklinde görüş açıkladı.

Açıklamada, şöyle denildi:

''Atalay'ın, Bizans ve Konstantinapolis kavramları üzerine yaptığı açıklaması, bu şahsın cehaletini ortaya koyduğu gibi, aynı zamanda suçtur. Atalay'ın üzerini kaşıdığı bu kavramların ne denli büyük toplumsal riskler taşıdığı herkesçe malumdur. Bu tehlikeyi sezemeyen bu şahsın kamuoyu tarafından dikkate ve ciddiye alınmaması en büyük temennimiz olacaktır. Futbol sahada oynanmakta ve en sonunda sahada kazanılmaktadır. Değişmez bu gerçeğin ötesinde, Atalay gibilerce ortaya atılan akıl ve izan dışı iddialar, kişisel reyting hırsının bir nevi dışa vurumudur. TFF tarafından kabul edilmesi halinde, bu akıl tutulmasının kahramanı Atalay'ın ismini vereceği, dilediği hakem ile Ankaragücü maçına çıkmaya hazırız. Yüz yıldır olduğu gibi bugün ve gelecekte de şartlar ne olursa olsun sporcularımız, formalarını ıslatan alın terleri ile güçlerinin sonuna kadar yarışacaklardır. Hak edilen sonuç, ancak formaya dökülen terle elde edilecektir. Bu formaya gönül verenler, formayı ıslatan teri sevecek ve ona ter dökenlere daima saygı duyacaktır. Zaten büyüklük de işte böyle bir şeydir.''